Guest DOĞRU YOL

Allah'a İman Eden Genç...

Önerilen İletiler

Guest DOĞRU YOL

Resulullah buyuruyor ki: "Sizden önce geçen kavimlerden birinin bir kralı vardı. 0 kralın bir de sihirbazı vardı. Sihirbaz yaşlanınca krala: ;"Ben yaşlandım bana bir genç ver de ona sihir öğreteyim." dedi.

Kral, sihiri öğretmesi için ona bir genç gönderdi. Genç, sihirbaza gidip gelirken yolunun üzerinde bir rahip bulunuyordu. Onun yanında oturuyor, konuştuklarını dinliyor ve onu beğeniyordu. Sihirbazın yanına her gittiğinde rahibe uğruyor ve onun yanında oturuyordu. Sihirbazın yanına varınca da (geç kaldığı için) sihirbaz onu dövüyordu.

Genç, durumu rahibe bildirdi. Rahip ona: "Sen sihirbazdan korktuğun zaman, "Beni ailem geç bıraktı," de. Ailenden korkunca da "Beni sihirbaz geç bıraktı." de diye tenbih etti.

Genç bu şekilde devam ederken bir gün büyük bir hayvanın, insanların önünü kestiğini ve onları korkudan evlerine hapsettiğini gördü. Genç, "Bugün sihirbazın mı yoksa rahibin mi daha üstün olduğunu bilmiş olacağım." dedi ve eline bir taş aldı ve "Ey Allahım, eğer sana rahibin hali sihirbazın halinden daha sevimli ise sen bu hayvanı öldür ki insanlar geçip gidebilsinler." dedi.

Hayvana taşı attı ve onu öldürdü. İnsanlar serbesttçe geçip gidebildiler. Genç gelip durumu rahibe bildirdi. Rahip ona:

Evladım bugün sen benden daha üstünsün. Senin durumun, gördüğüm bu seviyeye erişti. Sen mutlaka imtihan olacaksın. İmtihan edildiğinde beni kimseye söyleme." dedi. Çocuk anadan doğma körleri ve alaca hastalığına yakalanan ve insanların yakalanacağı diğer hastalıkları iyileştiriyordu. Çocuğun bu durumunu, kralın sonradan kör olan yakın adamlarından biri duydu. Ona büyük hediyelerle gitti ve ona: "Eğer sen beni iyileştirecek olursan bu hediyelerin hepsi senin olsun."" dedi.

Genç ona: "Ben kimseyi iyileştirmiyorum. İyileştiren ancak Allahtır. Eğer sen Allaha iman eder ve ona yalvanrsan o sana şifa verir." dedi. Bunun üzerine o kişi Allaha iman etti Allah da ona şifa verdi. Adam, kralın yanına vardı. Daha önce oturduğu yere oturdu. Kral ona: "Gözünü kim açtı?" diye sordu. Adam: "Rabbim açtı." dedi. Kral: "Senin benden başka rabbin var mı?" dedi. Adam: "Benim de senin de rabbin Allahtır." dedi. Bunun üzerine kral onu hapsedip durmadan işkence etti. Adam nihayet çocuğu ele verdi. Çocuk getirildi. Kral ona: "Evladım senin sihirin o dereceye ulaşmış ki anadan doğma körleri, alaca hastalığına yakalanmış olanları iyileştiriyor ve şöyle şöyle yapıyorsun." dedi.

Genç: "Ben kimseyi iyileştirmiyorum. İyileştiren ancak Allahtır." dedi. Bunun üzerine kral genci tutuklattı. Ona durmadan işkence etti. Nihayet o da rahibi ele verdi. Rahip getirildi ve ona: "Dininden dön" denildi. Rahip bunu kabul etmedi. Kral bir testere istedi onu rahibin başının üzerine koydu ve onu biçip iki parçaya ayırdı. Öyle ki her bir parçası bir yana düştü. Sonra kralın adamı getirildi, ona da "Dininden dön" denildi. O da kabul etmedi. Bunun üzerine kral onun da başının ortasına testereyi koydu ve ortadan ikiye ayırdı. Öyle ki her bir parçası bir yana düştü. Sonra çocuk getirildi. Ona da "Dininden dön" denildi. O da kabul etmedi. Kral onu adamlarına teslim etti ve onlara:"Bunu alıp şu dağın başına götürün. Tam tepesine ulaşınca bakın eğer dininden döndü ise bırakın. Yoksa oradan aşağı atın." dedi.

Kralın adamları çocuğu alıp götürdüler. Onu dağın başına çıkardılar. Çocuk: "Ey Allahım sen dilediğin bir şey ile bunların şerrini benden uzaklaşır." dedi. Dağ sallandı. Adamlar aşağı düştüler. Çocuk yürüyüp tekrar krala geldi.

Kral ona: "Arkadaşların ne yaptılar?" dedi. Genç: "Allah beni onların şerrinden kurtardı." dedi. Bunun üzerine kral, o genci, adamlarından başka bir gruba teslim etti ve onlara: "Bunu alın, küçük bir gemiye bindirin. Tam denizin ortasına vardığınızda, eğer dininden dönerse bırakın yoksa onu denize atın." dedi. Adamlar genci alıp götürdüler.

Genç orada da: "Ey Allahım, sen dilediğin bir şeyle bunların şerrini benden uzaklaştır." dedi. Gemi alabora oldu. Adamlar boğuldular.

Genç, kurtulup tekrar krala geldi. Kral ona: "Arkadaşların ne yaptılar?" dedi. Genç: "Allah beni onların şerrinden kurtardı." dedi.

Genç, krala: "Benim sana emrettiklerimi yapmadıkça beni öldüremezsin." dedi. Kral: "Nedir o?" diye sordu.

Genç dedi ki: "İnsanları bir alanda topla.. Beni bir ağacın dalından as. Sonra av yeleğimden bir ok al. Onu yaya tak. Sonra: "Gencin rabbi olan Allanın adıyla." de ve oku bana at. İşte bunu yapacak olursan beni .öldürebilirsin." Kral, insanları bir alanda topladı. Genci bir ağacın dalından astı. Onun av yeleğinden bir ok alarak yaya yerleştirdi. Sonra: "Gencin rabbi olan Allanın adıyla." dedi ve oku gence attı. Ok gencin şakağına saplandı.

Genç, elini okun saplandığı yere koyarak öldü. Bunun üzerine bütün insanlar: "Biz, gencin rabbine iman ettik. Biz, gencin rabbine iman ettik. Biz, gencin rabbine iman ettik." dediler. Kralın yanına gidildi ve ona: "Gördün mü vallahi senin korktuğun başına geldi, insanlar iman ettiler." denildi. Bunun üzerine kral, yol kavşaklarına çukurlar kazılmasını emretti.

Çukurlar kazıldı. Kral onların içine ateş yaktırdı. Dininden dönmeyenleri oraya atıp yakın." dedi. Yahut da onlara: "Haydi kendini hendeğe at." denildi. Onlar da bunu yaptılar. Nihayet bir kadın geldi. Kucağında çocuğu vardı. Kendisini ateşe atmaktan çekindi. Çocuk ona: "Anneciğim sabret çünkü sen, hak üzeresin." dedi.

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Hesap oluşturun veya yorum yazmak için oturum açın

Yorum yapmak için üye olmanız gerekiyor

Hesap oluştur

Hesap oluşturmak ve bize katılmak çok kolay.

Hesap Oluştur

Giriş yap

Zaten bir hesabınız var mı? Buradan giriş yapın.

Giriş Yap