Altın Madalya Yolundaki Tüm Engelleri Kaldırdılar...

[k@lpsizim_85 100]

Atletizmden kayağa pek çok dalda düzenlenen şampiyonalarda başarı elde eden zihinsel engelli gençler,

Atletizmden kayağa pek çok dalda düzenlenen şampiyonalarda başarı elde eden zihinsel engelli gençler, geçen hafta ise Portekiz’deki Avrupa Futbol Şampiyonası’ndan altın madalyayla döndüler. Madalyadan daha fazla şey kazandılar aslında; dostluk, özgüven, fair play

Futbol sahasında kıran kırana bir mücadele... Aralarında 16 yaşında olan da var, 50 yaşında olan da... Biri diğerine faul yaptığında gidip yanına özür diliyor, boynuna sarılıp ayağa kaldırmaya çalışıyor. Kimse diğerine bilerek tekme sallamıyor, faul ile durdurmuyor... Bu sahne pek çok takımın futbolcusunun aslında örnek alması gereken fair play görüntüsü... Sahadaki takımları merak mı ediyorsunuz: Türkiye-İspanya... Üstelik Türkiye, İspanya’yı tam dört gol atarak mağlup ediyor.

6-10 Mayıs günleri arasında Portekiz’in başkenti Lizbon’da düzenlenen Avrupa Futbol Şampiyonası’nda zihinsel engelli sporcular sahadaydı... Her biri göğsüne takılan altın madalyayla döndü ülkesine... 24 ülkenin katıldığı ve toplamda beş gruba bölünen turnuvada en güçlü takımların yer aldığı A grubunda Almanya’yı 3-2, Azerbaycan’ı 2-1 ve İspanya’yı 4-0 yenip, Rusya ile 0-0 berabere kalarak 10 puanla A grubunun birincisi oldu.

TAKIMIN GÜİZA’SI DA VAR

Madalyaya ülkelerine dönen bu gençlerin ta Portekiz’e gitmelerini sağlayan derneğin adı Türkiye Özel Sporcular Spor Eğitim ve Rehabilitasyon Derneği... Bu derneğin yurtdışına götürdüğü sporcuların birçoğu kayaktan atletizme ve futbola farklı branşlarda birçok madalya alarak ülkesine döndü. Geçen hafta Portekiz’e giden sporcular 16 ile 21 yaş arasındaydı. Kimi

Zonguldak’tan kimi Keşan’dan kimi ise İstanbul’dan gelmişti... Önce İstanbul Silivri’de toplandılar, birbirleriyle ilk kez tanıştılar, kamp yaptılar ve bir takım oldular. Öğrenme özürlülerin gittiği devlet okullarında okuyan bu gençler ilk kez uçağa bindi, ilk kez yurtdışında bir ülkeye gitti ve ilk kez farklı ülkelerden gençlerle tanışıp dostluk kurdular.

Örneğin Keşan’da yaşayan Hakan Geçim gol attıktan sonra Fenerbahçeli futbolcu Güiza gibi okçu hareketi yapıyor, Zonguldaklı Caner Biçan ‘Bana Arda diyorlar’ diyerek söze başlıyor ve ‘Ben de kendimi benzetiyorum’ diye devam ediyordu. Down Sendromlu Abdurrahim Aydın ise babasına telefonda müjde veriyordu: ‘Baba! Takımın kaptanı oldum. İspanya’ya dört gol attık. Ama annemi de çok özledim’ diyordu...

Bu gençler maçtan sonra altın madalya alacakları duyunca daha da sevindi ‘En büyük Türkiye’ diye bağırarak Portekiz’i de inletti adeta... Önemli olan onları bir nebze olsun mutlu etmek, özgüven kazanmalarını sağlamak ve dostluklarını pekiştirmekti. Bu şampiyonayla tüm bunlar hayata geçerken, madalya ise adeta bir hediyeydi...

Büyük kulüpler kapılarını açsın

ZİHİNSEL engelli gençlerin uluslararası turnuvalar katılmasını sağlayan, onları sporlar tanıştıran derneğin adı Özel Olimpiyatlar Türkiye. 2002’de şu an derneğin onursal başkanı olan Dilek Sabancı tarafından kuruldu ve o günden bugüne 800 engelli gencin uluslararası turnuvalara katılmasını sağladı... Yıllık bütçesi 800 bin lira olan dernek beş yıl önce P&G ve Migros ile işbirliği yaparak, bugüne dek 2 bin 500 sporcu yetiştirdi ve bu sayıyı 3 bine çıkarmayı hedefliyor.

Bugüne dek kayaktan atletizme, futbola farklı ülkelerde düzenlenen turnuvalarda pek çok branşta madalya alan zihinsel engelli gençler için büyük kulüplerin harekete geçmesini isteyen Gürel şöyle devam ediyor: ‘Şu an sadece Galatasaray Spor Kulübü’nde tekerlekli basketbol takımı var. Biz tüm kulüplerin bu gençlere destek olması gerektiğine inanıyoruz. Çünkü bu gençler spor yaparak özgüven kazanıyor, dış dünyaya açılıyor. Madalya aldıklarına o kadar seviniyorlar ki, kimi boynundan madalyayı çıkarmıyor, onunla uyuyor. Kısacası spor onların dünyasını değiştiriyor.’

Star