HAYAL KIRIKLIĞI

[Guest DOĞRU YOL]

Yaşadığımız hayat ne kadar sürprizlerle dolu değil mi?

Ummadığımız anlar da ummadığımız kişilerden neler neler görüyoruz duyuyoruz...

Bazen kanayan yaralarımızı saracak bir mendil bile bulamıyoruz dostlarımızdan...

İsteyemiyoruz belki de görmelerini bekliyoruz...

Hayal edilemeyecek kadar hayal kırıklıkları yaşıyoruz..

Hayal kırıklıkları evet..

Neden mi bu kadar çok hayal kırıklıkları yaşıyoruz peki..

Çünki biz insanlardan çok şey bekliyoruz insanları hayal dünyamız da çok büyütüyoruz da ondan...

Yani gene suçlu biziz...

Kendi hissiyatlarımıza sınır koymadıgımızdan insanları gözümüzde fazla büyüttüğümüzden adeta kalbimizin tek sahibi yaptığımızdan tamamıyla kusursuz gördüğümüzden ötürü hayal kırıklıkları yaşıyoruz...

Oysa ayet-i kerimede allah-u Teala teala ve tekaddes hazretleri buyuruyor:

"İnsanlar muhakkak cahil ve zalimdir."

Kendimizden pay biçmek, empati yapmak gerekirse biz bile bazen istek dışı davranışlar sergileyebiliyoruz sinirli anlarımızda..

Başkasından görsek o yapmış olduğumuz davranışı çok üzüleceğimizi tahmin etmek zor değil.

Sevdigimiz kişilerin yapması neden bu kadar imkansız geliyor bize.

Onlar da insan...

Onlar da hata yapabilir sonuçta...

Neden bu kadar abartıyoruz..

İmtihan sırrını kader'in hissesini neden hiç düşünmüyoruz...

Şahsen ben yaşadığımız tüm hayal kırıklıkların da başımıza gelen tüm üzücü hallerde kendimizin de suçu olduğu kanaatini taşıyorum...

Zaten Bediüzzaman hazretlerinin dedigi gibi: "İnsanlar zulmeder, kader adalet eder"... Mesela; birisi geçmiş de bir cinayet işlemiştir...

Fakat işlediği cinayeti kimse bilmediği için cezasını çekmemiş ve yıllar sonra işlemediği bir hırsızlık suçundan yargılanmıstır..

Görünüşte insanlar haksız yere onu yargılıcaklardır, fakat geçmişte yaptığı katilliğim cezasına kader adalet ederek karşılık vermiştir...

Yani insanlar geçmişte yaptıkları hatalarının telafisini öderler insanların bilmediği ama Allah-u Teala'nın gördüğü hatalarının cezalarını mutlaka başka şekillerde çekerler ve çekeriz...

Bu sebepten kimsenin kimseye kızmaya, darılmaya, küsmeye, öfkelenmeye, kinlenmeye hakkı yok gereği de yok sebebi de yok...

Müslümanlar bu yüzden birbirlerine üç günden fazla küsemezler ve küsmemeliler de...

Eğer imtihan sırrıyla olaylara bakarsak ne hayal kırıklıkları ne de sıkıntılardan gelen ümitsizlikler olur...

İnşaallah olaylardan ibret çıkarmayı başarabilir, ve bu şekilde de Allah-u Teala'nın rızasına mazhar olabiliriz...

ALINTI