Guest DOĞRU YOL

Engelsiz Yaşam Engelsiz Mutluluk...

Önerilen İletiler

Guest DOĞRU YOL

Hayatın atesböcekleri

Yaşamlarının bir döneminde engellilikle tanışan Yavuz Kocaömer, Hakan Dülger, Berna Belgin, tüm zorluklara göğüs gerdi. Ateşböcekleri gibi kendilerine ışık olan üç cesur yürek, hayata dört elle sarıldı

'Almanya'dan geldiğimde uzun süre lüks bir otelde kaldım. Burada görev yapan Alman müdürü, havuz şemsiyelerinin altına sağlam bir ağırlık koysun, kimse yaralanmasın diye defalarca uyardım. Bir gün havuz kenarında otururken, şemsiye uçtu, demiri kulağımın arkasına girdi. Geçici bir duyma kaybı geçirdim. Dava açtım. Aradan bir zaman geçince, müdür benimle anlaşmak istedi. Bir sene boyunca günlüğü 22 bin dolar olan kral dairesinde ücretsiz kalmamı teklif etti. Bunun yerine 750 kişilik balo salonunda engelliler yararına bir gece düzenlemesini istedim. Bu arada deprem oldu, gece 2000 senesine ertelendi.

O gece, herkesi ücretsiz davet ettim. Bütün iş ve siyaset dünyası bizimle beraber oldu. Amacım yalnızca oradaki insanların bir kez olsun engelliliği düşünmesiydi. Ertesi gün ilk arayan KVK Genel Müdürü Murat Vargı oldu. Bu geceden sonra Murat Vargı'nın talimatı ile KVK, bize 22 tane bilgisayar verdi. Şu anda 150 tane mezunumuz var. Turkcell'le ise yakında uygulamaya geçecek bir projemiz var. Bilgisayar kurslarından mezun olan 16 bedensel engelli genci Turkcell, işe alacak.'

Frankfurt'ta 25 senedir yaşayan bir savaşçı Yavuz Kocaömer. Spastik bir ağabeye sahip olmak, ona yaşadığı sürece engelliler için savaşma misyonunu yüklemiş. Ağabeyi ile olan ilişkilerini anlatırken, ölümün ardından konuşan insanlar yerine dostunu özleyen bir kardeş gibi başlıyor konuşmaya: 'Ben ağabeyimi hiçbir zaman sakat görmedim. Onunla hep hayatı paylaştık. Bir gün oturamadığı için tekerlekli bir araba ile onu gezdiriyordum. Gerek araba gerekse ağabeyim herkesin ilgisini çekiyordu. O gün bir sürü çocuğu, ağabeyime bakıyorlar diye dövdüm. Eve gelince benimle konuşmak istediğini söyledi. 'Sen yolda benim gibi birini görsen gidip bakmaz mısın? Yazık değil mi o çocuklara' dedi ve bir müddet bizimle sokağa çıkmadı.

'Cesur Yürek'

Yavuz Kocaömer, elinde tekerlekli sandalyeler, il il gezip, engellilere yardımcı oluyor. Engellilerle ilgili yazılar yazıyor ve yine engelliler için 'Cesur Yürek' adında bir program yapıyor. Yavuz Bey adanmışlığını;' Nasıl bir insan kendini futbola verir, kumarhaneye verir ben de engelli insanlara kendimi adadım. Devletle anlaşamadım diye de engelli insanlara ortada bırakamazdım. Sonunda da TESEV'i kurdum. TESEV, Türkiye'nin tam bir mozaiği. Bu vakıfla biz, engelli insanları evlerinden çıkarmaya çalışıyoruz' diye anlatıyor. Yavuz Bey, engelliler için çalışmaya başladığında Türkiye'de 18 tane bedensel engelliler için spor kulübü varmış, şimdi ise 56 tane.

'Almanya'da 8 milyon 3 yüz 75 bin engelli var. Bizdeki rakam tahmini 7,5 milyon. OİCD ülkelerinin yaptığı araştırmalara göre % 12 engelli var. Batıdaki engel tanımı ile bizdeki engelli tanımı farklı. Almanya'daki engelli tanımına göre kalp krizi geçiren bir insan 2 yıl süreyle ağır engelli sayılıyor. Dolayısıyla o da bu rakamın içine giriyor. Almanya, engelliler konusunda dünyanın sayılı gelişmiş ülkelerinden biri. Almanya anayasasında bir madde diyor ki: 'Hiçbir insan engelinden dolayı mağdur edilemez.' Bu madde Almanlar'a yetmedi çünkü eşitlik içermediğini düşündüler. Sivil Toplum örgütleri yedi senelik bir mücadele sonunda Eşitlik Yasasını çıkardılar. Önümüzdeki eylül ayında Almanya'daki genel seçimlerde ilk kez görme engelliler için bir yenilik yapılacak. Bugüne kadar gören biri eşliğinde oy kullanan körler, körler alfabesi ile basılan oy pusulaları sayesinde yalnız başlarına oy kullanabilecekler. Tekerlekli sandalyede yaşayan bir kişi eğer bir yerde çalışıyorsa, evi ve iş yeri arasında kendisinin rahatça gidebileceği bir ortam sağlanmamışsa Alman devleti, o kişinin evi ve işi arasındaki ulaşımını ücretsiz sağlamak mecburiyetinde.'

Eğitimin önemi

'Bizde engelsiz çocukların aileleri engelli çocukları, bulaşıcı hastalık gibi görüyor. Kendi çocuklarını onlarla görüştürmüyor. Almanya'da ise engellilerin engelsizlere yardım etmesi için bir program uygulanıyor. Engelli çocuklarla engelsiz çocuklar bir süre aynı sınıflarda eğitim görüyor. Daha sonra engelsiz çocuklar kendi sınıflarına döndüğü zaman oradaki tecrübelerini diğer arkadaşları ile paylaşıyorlar. Bu çocukların öğrendiği en önemli şey 'hayatın zorlukları karşısında pes etmemek.'

ALINTI

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Hesap oluşturun veya yorum yazmak için oturum açın

Yorum yapmak için üye olmanız gerekiyor

Hesap oluştur

Hesap oluşturmak ve bize katılmak çok kolay.

Hesap Oluştur

Giriş yap

Zaten bir hesabınız var mı? Buradan giriş yapın.

Giriş Yap