yarali kalp

Engelsiz Düşler: Düşmü Gerçek mi?

Önerilen İletiler

Son 3-4 yıldır kendimi metafiziğe vermiş durumdayım. insanı, doğayı, zamanı ve insana dair her şeyi anlamaya çalışıyorum. Bunu ne ölçüde yaptığım tartışılır. Metafiziğe kafayı takmakla kalmadım. Son zamanlarda Astral seyahat üzerinde yoğunlaşmış durumdayım. Aslında çok önceleri rüyalar üzerine çokca kafa yormuş düş le gerçek arasında ki farkı yada hangisinin gerçek olduğu olacağı üzerine kafa yormuşluğum vardır.

Projecao_astral_img_001.jpg

Doğuştan engelli bir insan olduğum için yürümenin nasıl bir şey olduğunu hep merak etmişimdir. Hep düşünürdüm insanlar yürürken zorluk çekerlermi acaba?

Bacaklarını hareket ettirmeleri benim el parmaklarımı hareket ettirmem kadar basit mi acaba?

Yada fütursuz ca koşmanın nasıl bir şey olduğu...

Bu ve benzer düşünceler bir ara bende saplantı derecesinde yoğunlaşmıştı. Hatta öyle bir hal almıştım ki odamın camından sokakta yürüyen insancıkları incelemeye bile almıştım. Bu insancıklar yürürken nasıl bir duygu içinde olurlar? Benim tekerlekli sandalyede otururken düşündüğüm hissettiğim duygular yürüyebilsem aynı olurmuydu? Yürüme eylemi düşünce ve duygu halinde yoğunlaşma yada aksi bi tesir yaparmı?

Hasılı yürüme eylemi ayakta dik durubilme hali ve bu durumun insan duygusunda düşüncesinde ki etkileri kafamı kurcalayıp dururken kendi kendime şunu düşündüm. Evet ben bir engelliyim bu durum yaşamım boyuncada değişmeyecek yani ne yürüme eylemini nede ayakta dik durabilme halini yapabilmem imkansız. Ama metafizikte "imkansız diye bir şey yoktur" smile.png

Belki reel de bu eylemleri yapamayabilirim ama ya rüyada???

Şimdi bu yazıyı okuyan herkes rüya gerçek gibi olmaz diyebilir. Bu soru benimde aklıma gelmedi değil. Bu sorunun aklıma gelmesiyle birlikte rüya ve rüyanın yoğunluğu hakkında düşünmeye başladım.

İnsanlar elle tutulan gözle görülen şeylere inanır biat eder. Fakat duyu organlarımız yada duyu organlarımızla hissettiğimiz hiç bir şeyi bilim açıklayamaz. Koku almayı hiç bir bilim dalı tam anlamıyla ifade edemez. Yada aşkı veya korkuyu. O halde insan bilimsel sınırlılık lar içerisinde tarif edilemez. Ve dahası insan bilimin fiziğin ötesine geçebildiği geçmeyi başardığı sürece yaşamdan aldığı hazzı artırır. Bende bunu yaptım. Reel hayatta yapamadığım ve sürekli merak ettiğim yürüme eylemini rüyada gerçekleştirme ve bunu iliklerime kadar hissetme sevdasına kapıldım.

Sevda diyorum çünkü "sevda"da bilimsel olarak açıklanamaz. smile.png

Kendime özel tekniklerle (bu tekniklerden bahsederek konuyu dağıtmak istemiyorum) gün içerisinde hazırlığımı yapıyor yatmadan önce yine kendime özel bazı teknikler uyguluyordum. İlk denemelerim başarısız oldu. Daha doğrusu hedeflediğim yoğunluğu yaşayamadım. Kendime öyle bir hedef koymuştum ki yürüme eylemini tam anlamıyla hissetmeliydim. Bunu nasıl yapaçaktım öyleya hayatı boyunca hiç yürüyemeyen bir insan rüyasında yürüse bile bunun gerçek bir yürüme olduğu nasıl anlayabilirdi ki?

Ama öyle olmadı...

Sayısız denemelerim den birinde uykunun en derin halini yaşadığım bir anda yürümeye başladım. Zannettiğim kadar zor bir eylem değilmiş. Tıpkı parmaklarımı hareket ettirmem kadar kolaymış. Yada konuşurken sarf ettiğimiz efor kadar adım atarken harcıyormuşuz. bacaklarım kollarım adeta bir boşlukta gibiydi. Uzun çok uzun bir vadideydim. etraf salt yeşile bürünmüştü. Bahar ayıydı. Etrafta yeni açmış çiğdemler vardı. Bembeyaz en az düş ler kadar güzellerdi. Yürüme halinden koşma haline geçtim. Çokkk hızlı koşuyordum. Rüzgarı saçlarımda hissetmeye başladım. Öylesine hızlı koşuyordum ki gökyüzünde uçan kuşları geçeceğimi hissettim bir an.

Koştum koştum koştum. O ara ayağım bir tümseğe takıldı. Tekerşendim ve düştüm. Dengesiz bir düşüştü. Sağ dirseğim düşme esnasında orada bulunan bir taşa çarptı. Canım yanmıştı. Dirseğim dayanılmaz bir şekilde ağrıyordu. O an tek hissettiğim şey çektiğim dayanılmaz ağrıydı.

Sokaktan geçen bir arabanın korna sesiyle uyandım. Bir anda sol elimi sağ dirseğime attım. Çok ağrıyordu hemde çok. O gün ve ertesi gün ve ertesi gün bu ağrı devam etmişti. Sanırım başarmıştım. smile.png

Rüyada düşmekle insan düşme esnasında yaşadığı yada yaşadığını sandığı ağrıyı uyanınca hissedebilirmiydi? Ben hissetmiştim.

Dirseğimde amansız bir ağrı vardı ama ruhen çok huzurluydum. Yüzümde hep bir gülümse vardı. saplantı halini alan merak son bulmuştu. Engelsiz Bir Düş görmüş ve iliklerime kadar yaşamıştım.

Kim bilir belkide uyanıklık halinin kendisi asıl düş tür???

alıntı...

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Hesap oluşturun veya yorum yazmak için oturum açın

Yorum yapmak için üye olmanız gerekiyor

Hesap oluştur

Hesap oluşturmak ve bize katılmak çok kolay.

Hesap Oluştur

Giriş yap

Zaten bir hesabınız var mı? Buradan giriş yapın.

Giriş Yap