Vatan...

Ağır Engelli Hastaya Heyet Raporu İşkencesi

Önerilen İletiler

4048.jpg

Ankara Üniversitesi Hastanesinden Sürekli Ağır Özürlü Hasta Raporu olmasına rağmen yasa gereği özürlü maaşı ve evde bakım parası bağlanabilmesi için bir hastadan tekrar heyet raporu isteniyor.

Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü ‘yasa gereği’ diyerek maaş bağlanması için sürekli ağır özürlü raporu olan hastanın ailesine Artvin Devlet Hastanesinden tekrar Heyet Raporu getirmesini istiyor. Aksi takdirde maaş bağlama işlemini gerçekleştirmiyor. Engelliler bürokrasiden dertli! Artvin’de engelli olup da hayattan şikayet etmeyen olur mu? Özellikle bedensel engelli yatalak engellilerimiz, hayatının büyük bir bölümünü evinde, dört duvar arasında aileleriyle geçirerek toplumdan kopuk yaşıyorlar. Artvin Ahlat Köyü’nde doğan Güngör Çelik, 36 yaşında engellilik olgusuyla tanıştı. Sara nöbetiyle başlan hastalık 5 yıl içinde Güngör Çelik’i yatağa mahkum etti. Evli, bir çocuk annesi olan ağır engelli Çelik, hastalığının ilerlemesi nedeniyle konuşma güçlüğü ve beslenmede sıkıntı çekmekte. Bakımını yaşlı anne babası ve 14 yaşındaki kızı Pınar’ın üstlenmesiyle yaşatılmaya çalışılıyor. Güngör Çelik ve ailesini ziyarette bulunan Artvin Zihinsel Özürlüler Derneği Başkanı Hatice Nur Ersöz, İl Müftüsü Turgut Açarı ve İl Dernekler Müdürü Kazım Demirci, Ramazan ayı içerisinde Ahlat Köyü’ne giderek hastayı evinde ziyaret ettiler, manevi destek sağlamaya çalıştılar. ‘Allah acil şifalar versin.” temennilerinde bulundular. Uzun zamandır yatağa mahkum olan ağır engelli hasta Güngör Çelik,konuşamadığından yakınları tarafından hastanın durumunu ve sorunları hakkında ziyaretçilere bilgi verildi. Yapılabilecek yardımlar konusunda fikir alışverişinde bulunuldu. Anne Hayriye Gültekin sağlığında Ankara’da yaşayan kızının 36 yaşında geçirdiği rahatsızlık sonucu ağırlaşması üzerine bakımını yapmak Artvin’deki baba evine getirdiklerini söyledi. Gültekin, “Artvin’e getirerek yanımıza aldık. Çünkü ona bakacak kimsesi yoktu. Şu an köy şartlarında en iyi şekilde bakmak için ailece uğraş veriyoruz. Zaman zaman hastalanmakta, yol olmadığından evimizin kapısına araba gelemiyor. Bu yüzden hastalanınca hastaneye götürmekteyiz. İnanınki çok zorlanıyoruz. Sırtımızla yola çıkartmaya çalışıyoruz. Devletimiz evde bakım parası vermekte, tabi bunun işlemleri için mutlaka heyete girmemiz lazım. Bizler bu köy yerinden bu kadar ağır hastayı oralara yormak istemiyoruz. Elimizde Ankara’dan aldığımız Sürekli Ağır Özürlü Raporu var. Bu konuda yardımcı olunmasını, durumun tanısı belli olduğunu söylememize rağmen ‘mutlaka heyete çıkması gerek, hastaneye gelmesi gerek.’diyorlar. Ben buna anlam veremiyorum. Bizim durumumuzda olan ailelere heyet raporu istendiğinde bürokratik engellerin kaldırılması gerek. Engellik durumu tespit olunan hastaları, heyete ağır şartlarda çıkarılması ne kadar gereklidir, bilemem. Bizler sağlık hizmetimizi alırken daha fazla eziyet çekmek istemiyoruz. Heyet raporlarında bizlere, devletimiz sıkıntı yaşatmasın. Durumları evlerinde tespit edilsin. Şuan Aile Hekimliği uygulaması var. Doktorumuz, ayın belli günlerinde ziyaretimize gelmekte, bu konuda memnuniyetimi ifade etmek istiyorum. Doktorun hastanın ayağına gelmesi çok önemli. Bizlerin moral ve motivasyonunu artırıyor. Hastalığın seyri, periyodik olarak takip edilmekte. Bir ayağımız her zaman doktorda, sosyal yaşantımız yok. Zaman zaman dernek temsilcileriniz evlerimize kadar gelmekte. Müftü Bey’le konuştuk;’bize sabrın bir gün mükafatını alacağımızı’ söyleyerek moral vermekte. Allah’tan kızımın iyileşip çocuğuyla sağlıklı yaşamasını istiyorum. Tek kızı var. Kızımın yaşam kaynağı olan torunum14 yaşındaki Pınar’dır. Yaşına göre annesinin her şeyiyle ilgilenmekte. Bunun yanı sıra okulunda da başarılı öğrenci, torunumun okumasını çok istiyorum. Ailemizin imkanı olduğu sürece okutmaya çalışacağım ve torunuma hayırseverlerden eğitim desteği istiyorum. Kızımın yaşamının geri kalanı düşünceliyiz. Bizler de yaşlanıyoruz. Allah bize güç versin ki biz de kızımın bakımını yapalım. Yaşlıyım, bakımını yaparken en çokta yemek yedirirken zorlanmaktayım. Artık sıvı gıdalarla beslemekteyim. Sıvı gıdayı bile içemediği zamanlar olmakta, bu bakımdan epey zayıfladı, ona çok üzülüyorum.” diyerek sıkıntılarına yardımcı olunmasını istedi. Çilekeş anne Hayriye Gültekin, “Bizi, köyümüze ve evimize kadar gelerek ziyaret eden başta dernek başkanımız, müftümüze ve dernekler müdürüne çok teşekkür ediyorum. Bizleri unutmayıp hal hatırımızı sorduğunuz için onlara minnettarız.” dedi.

08HABER

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

t.c devleti = bürokrasi ve kırtasiye devleti..

memurların umurunda olmuyor çoğu zaman beni ilgelendirmez evrakı yab getir ama bilmiyorki hastalar heleki ağır hastalar için ne kadar çok eziyet oluyor tabiki refakatçi de aynı eziyeti çekiyor tamam memur istemek zorunda en azından insayatif kullanabilirler ne biliyim doktoru eve yönledilerbilir yada hastayı almak için ambulans gönderebilirler ..

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Hesap oluşturun veya yorum yazmak için oturum açın

Yorum yapmak için üye olmanız gerekiyor

Hesap oluştur

Hesap oluşturmak ve bize katılmak çok kolay.

Hesap Oluştur

Giriş yap

Zaten bir hesabınız var mı? Buradan giriş yapın.

Giriş Yap