Hangi Taş Hangi Hastalığa İyi Geliyor ?

[Sumeye 55]

Hangi taş hangi hastalığa iyi geliyor? Baki Cihangiroğlu, 20 ülkeden topladığı taşları satıyor. Bazı taşların bazı rahatsızlıklara iyi geldiğini ifade ediyor. Peki taşlarla tedavi mümkün mü? Hangi taş hangi hastalığa iyi geliyor?31 Mayıs 2009

Taş deyip geçtiğimiz, deyimlere ve atasözlerine konu olan nesnenin ardında aslında büyük bir inanç gizli. Bu inancın bir yansıması olarak da taşlarla tedavi yöntemi eskiden beri uygulanıyor. Altı yıldır taşların içerisinde kendisine bir dünya kuran Baki Cihangiroğlu, adeta taşlarla ünsiyet kurarak onların dilini çözmeye çalışıyor dükkanında.

Eminönü Tahtakale'de açtığı Define isimli dükkanda doğal taşlar satan Cihangiroğlu altı yıl önce tekstil ile uğraşırken kafasına taş düşmüş! Dünyanın çeşitli yerlerini gezerken topladığı ilginç taşları evine taşımış, ancak eşinin şikâyetleri üzerine dükkanında kendine ait bir dünya kurmuş. İş bununla kalsa iyi! Daha sonra tekstili bırakarak bir taş avcısına dönüşmüş adeta. Şimdi doğal dekor arayan da, tedavi maksatlı kullanmak isteyen de, ödevi için taş soran da, koleksiyonuna nadide parçalar katmak isteyen de ona uğruyor. Alanında uzmanlaşmak için bir sürü araştırma yapan ve bir akademisyenden daha çok bilgiye sahip olan Cihangiroğlu, üç büyük dinde taşa verilen önemi ve kutsiyeti de araştırarak ilgi alanını genişletmiş ve aynı zamanda doğal taşlardan aksesuarlar sattığı bir dükkan açmış kendisine.

Kendisinden önce bu kadar koleksiyon yapan ve taşla ilgilenen kimsenin olmadığını söyleyen taş uzmanı, şimdi yüzlerce taştan oluşan bir koleksiyona sahip olduğunu belirtiyor. Koleksiyonunun en değerli parçası da 1.600 Euro vererek aldığı ve üzerinde altı yedi mineralin bulunduğu bir taş. "Şimdi 5 bin dolar verseler onu satmam" diyen Cihangiroğlu, mühendislik okumadığını ama birçok profesörün gelip kendisine sorduğunu söylüyor. 400'den fazla taşı tanıdığını belirten Cihangiroğlu şu an en çok aragonit taşına talep olduğuna dikkat çekerek, "İnsanlar bir konuyla ilgili bilgilenince o konuyla ilgili talep oluyor. Yıllardır aragonit satıyorum. Bununla ilgili bir kitap çıktı, TV'de bahsedildi ve fiyatlar hemen yükseldi. Piyasada hemen taklit ürünler çıktı, insanlar kandırılıyor." diyor.

"Taş şarlatanları çok"

Bazılarının taş üzerinden kendisine haksız kazanç sağladığını belirten Cihangiroğlu, doğada hiçbir şeyin boş yere yaratılmadığının altını çizerek "El verme diye bir şey yok. Bu işi ben yükleyebilirim diyemez kimse. 'Bu taş bana indirildi, taşın peygamberiyim' diyenler şarlatandır." diyor. Enerjinin yoğunlaşmış biçimi olan taşın odada bulundurmakla etkisine maruz kalmanın mümkün olduğunu kaydeden taş uzmanı, cep telefonu gibi cihazların mikrodalga enerjilerini paratoner gibi çekip absorbe etme özelliği olan radyoaktif taşlar da olduğunu kaydediyor. Hatta insanların nazarlarını bile yok edebiliyormuş bazı taşlar.

Dükkanını müze gibi gezmeye gelen birçok öğrenci olduğunu belirten Baki Cihangiroğlu, Güney Amerika'dan, Afrika'dan ve Uzakdoğu bölgelerinden olmak üzere toplam 20 ülkeden topladığı taşları satıyor. Türkiye'de de değerli taşların olduğunu ama bunların yeterince değerlendirilmediğini belirten Cihangiroğlu, Türkiye'nin minerallerinin konserve gibi beklediğine dikkat çekiyor. Müşterilerinden bazılarının yorgun, stresli ve tansiyonu yükselmiş olarak dükkana uğradıklarını ve ellerine birkaç taş vererek birkaç dakika içinde düzelmelerini sağladıklarını söyleyen taş uzmanı kehribarın kolye olarak taşınmasının guatr hastalığına iyi geldiğini ifade ediyor: "Tıp doktoru müşterim çok. Ben şifacı değilim. Taşların bizzat kendileri bir vesile ve araçtır. Bitki çayı içerek de sonuç alabilirsiniz, onun için ritüel yapmanıza gerek yok. İnanmıyorsanız ilacın da faydası olmaz. Taşlar için de bu geçerli. Kanser tedavisinde kullanılan taşlar bile var. Bunun için dumanlı kuvars taşı kullanılıyor. Kekemelere kalsiyo taşını öneriyoruz. Epilepsi hastalarına verilen taşlar bile var."

Dükkanında bir liradan başlayıp 3 bin dolara değin uzanan bir skalada taş satan Cihangiroğlu'nun amacı bir taş müzesi kurmak. Bugünlerde en gözde olan taş ise aytaşı ve kaplangözü imiş. Kilo sorunlarından kurtulmak için metabolizmayı hızlandıran ve sindirimi kolaylaştıran bu taşlar şu an revaçta.

Her derde deva taşlar

Akik: Stres üzerine oldukça etkilidir. Sinirleri yatıştırır. Hoşgörülü olmayı, iyimserliği ve kendine güveni sağlar. Bağırsak tembelliğini giderir. Göz yorgunluklarında, göz kapaklarına uygulanması tavsiye edilir.

Akuamarin: Kendine güveni sembolize eder. Tiroit bezi üzerinde etkilidir. Solunum yolu hastalıklarında kullanılır. Balgam ve tiroit salgısını düzenler. Hafızayı güçlendirir. Strese karşı korur.

Amazonit (Yeşil Feldispat): Yoğun enerjiye sahip taşlardandır. Özellikle kadın hastalıklarında kullanılır. Ağrıyı azaltıcı etkisi vardır. Uyku problemi olanlara tavsiye edilir.

Ametist: Mekândaki negatif enerjiyi pozitife çevirir. Hafıza gücünü harekete geçirir. Uykusuzluğa iyi gelir. Kişiyi takıntılarından kurtarır. Migren için özellikle tavsiye edilmektedir. Cildi sıkılaştırır; suyuyla yıkanan ciltteki bazı leke ve noktalar giderilebilir.

Ametrin: Auradaki negatifliği ve vücuttaki toksinleri dağıtan güçlü bir taştır. Müstesna bir kan temizleyicidir. Vücuda canlılık verir. Kronik yorgunluk sendromunu tedavi eder.

Aragonit: Fiziki enerjinin düşük olduğu durumlarda ve stresliyken kullanılması tavsiye edilir. Titremeye ve Reynaud hastalığına iyi gelir. Tiki olanlara önerilir.

Aventurin: Neşe taşı da denir. Stresi azaltır, kalbe sükunet verir.

Aytaşı: Duygusal denge taşıdır. Taşıyan kişiye sempati kazandırır. Egoizmden uzak durmayı sağlar. Aytaşı, kadın hastalıklarına karşı da etkilidir.

Dioptaz: Kalp için çok faydalı bir taştır. Yüksek tansiyonun tedavisinde kullanılır. Migren ve baş ağrısına iyi gelir. Mide bulantısını giderir.

Dumanlı kuvars: Doğal radyasyona maruz kalmış kristal türüdür. Karışık duyguların çözümlenmesine faydalıdır. Kabusları sona erdiren, halüsinasyonları ortadan kaldıran bir taştır.

Kalsedon: Huzur verici mavi rengiyle tanınan bir taştır. Tansiyon düzenleyici etkisi çok meşhurdur.

Kaplan gözü: Avuç içinde okşadıkça rahatlatıcı bir etki oluşturur. Başarma azmi ve sebat gücü verir. Duyguları harekete geçiren bir taştır. İnatçılığı azaltır, sahiplenme duygusunu artırır. Astım hastalarının kullanması tavsiye edilir.

Kedi Gözü: Zihni açar, sinirleri gevşetir. Sezgiyi artırır. Negatif enerjiyi engeller ve uzaklaştırır. Baş ağrısına da iyi gelir.

Kehribar: Ağır sorumluluk baskısından kurtarır. Yaşama sevinci verir. Tiroit bezi üzerindeki etkisi dolayısıyla, çok eski zamanlardan beri guatrın tedavisi amacıyla kullanılmıştır.

Rodonit: Geçmişe takıntılı olmaktan kurtarır. Kan dolaşımı üzerinde dengeleyici etkisi vardır. Paniği engeller, sükunet hissi verir. Yara iyileştirici olarak kullanılmıştır.

Trkuaz: İnsanların yaydığı negatif enerjiyi nötralize eder. Kederi giderir.

Yıldız taşı (Aventurin): Açık yürekliliği sembolize eder. Kalbini yeni bir sevgiye açmak isteyenler üzerinde yatıştırıcı etkisi olduğu kabul edilmektedir.

[Can Sengul 149]

Taşlar önemli etkileri buyuk uygun taşları secip denemek gerekir