ibrahim

Serzeniş

Önerilen İletiler

SERZENİŞ(tüm gönül dostlarına)

Ne çok kırdık birbirimizi Ne çok anlamadık, tanımaya bile çalışmadık Köklerimiz ve ruhumuz aslında farksızken birbirinden, neydi paylaşamadığımız?

Bunca gürültü patırtıda kaybettik şartsız tebessümü Selâmın özünü kavrayamadık

Anlatamadık birbirimize yüreğimizin dilini

Kendi kabuğumuza çekildik, vesveselerin sönük aydınlığında yorduk sevdalarımızı

Acı çektik biteviye, hem de boş yere

Kusurlarımızı unutmak için gıybet ateşlerine daldık

Uçlara talip olduk, hırslarımıza yenik düştük, dahasını istedik Doyumsuzluklarda doyacağımızı, seraplarla kanacağımızı sandık

Sloganlaştırdık sevdalarımızı bile Her birimiz farklı dünyalardayken aynı kalıplara sıkıştırdık duygularımızı

"On santimetrelik komşu duvarlara" sığdırdık dağlar kadar mesafeyi Aynı çatının altında yabancılaştık yüzlerimize

Çocuklara hikâyelerini vermedik Bırakıverdik patırtılı ve acımasız çizgi filmlerin kollarına Öldürmenin kolaylığını ve "ben" merkezli ferdiyetçiliği aşıladık

Hormonlarla çoğalttık sebzeyi ve meyveyi Çok renkli ama kof, bereketsiz mahsullerle doldurduk sofralarımızı Tek başına oturulan ziyafetlerden neden aç kalktığımızı anlayamadık

Yorulduk tatillerde, hüzünlendik bayramlarda, garipleştik yaşlılıkta, yalnızlaştık kalabalıklarda

Birkaç yüz kelimeyle konuştuk nasıl anlatabildiysek Bari becerebilseydik susmayı

Mücadeleye verdiğimiz enerjiyi tanışmaya sarf etmedik Keşfedeceğimiz değerler bizi çokça şaşırtabilirdi oysa Biraz cesur olabilseydik, -en azından birbirimizin gözleri içine bakacak kadar- abartılı korkularımızın yersizliğini de görebilirdik

Şafakta gün doğumlarını izlemedik Bereketi taşıyan taze sabahların sırrını kaybettik uykunun esaretli kollarında

Dikkatimizi çekmedi boyayla kapatmaya çalıştığımız beyaz tellerden çok siyah saçların varlığı

Havaî fişeklere sevindiğimiz kadar şaşırmadık yıldızların kaymasına Tepemize inecekken yüzlerce kaya, neden yanıp da kül oluverdiklerini düşünmedik

Sevmenin ve sevilmenin gölgesini tadabilmek için bir ömür vermeyi göze alabildik, ama fark edemedik şah damarımızdan daha yakında duran gerçek aşkı

Kaçan onca fırsat, giden onca gün Bari kendimize olsun itiraf edebilseydik Biraz olsun bulaşmadık mı en azından birkaçına? Biraz olsun saflığımızı yitirmedik mi? Böyle mi olmalıydık bizler; kilimlerde bile ilmek ilmek sevgi dokuyan erenlerin torunları Sabır ve duânın ümitleri suladığı iklimin insanları Gülistanlarına yetmişiki milleti çağıran evliyaların mirasçıları

Gün görmüş koca bir ömrün dile gelip dediği gibi,

Sahi; "biraz olsun yaşarken ölmedik mi?"

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Hesap oluşturun veya yorum yazmak için oturum açın

Yorum yapmak için üye olmanız gerekiyor

Hesap oluştur

Hesap oluşturmak ve bize katılmak çok kolay.

Hesap Oluştur

Giriş yap

Zaten bir hesabınız var mı? Buradan giriş yapın.

Giriş Yap