birisi

Soğan, Kemik Erimesini Engelliyor

Özellikle hanımlarda menopoz sonrası ortaya çıkan kemik erimesi (osteoporoz) hastalığına karşı en etkin ilacın soğan olduğu bildirildi.

Özellikle hanımlarda menopoz sonrası ortaya çıkan kemik erimesi (osteoporoz) hastalığına karşı en etkin ilacın soğan olduğu bildirildi.

The Journal of Agriculture and Food Chemistry (Tarım ve Gıda Kimyası) isimli Amerikan dergisinde yer alan bir araştırmanın sonuçlarına göre, fareler üzerinde yapılan deneyler, beyaz kuru soğanda bulunan bir bileşimin kemikleri güçlendirdiğini ve kemik erimesini önlemede faydalı olduğunu ortaya koydu.

Kemikleri sağlam ve sağlıklı tutmanın başlıca yolunun sağlıklı beslenme, içki ve sigaradan uzak durma ve şişmanlığı önleyecek ölçüde egzersiz yapmak olduğunu söyleyen araştırmacılar, kuru beyaz soğanda bulunan ve GPCS adını verdikleri bir bileşimin kemik erimesine karşı son derece etkin olduğunu kaydettiler.

Kadınlarda menopoz, erkeklerde ise özellikle 65 yaş sonrası ortaya çıkan kemik erimesine karşı beyaz kuru soğanın iyi geldiğini ifade eden araştırmacıların yaptıkları deneylerde, kuru beyaz soğanla beslenen farelerin kemiklerindeki zayıflamanın diğer farelere göre çok daha yavaş olduğunu gördükleri bildirildi. Araştırmacılar, kemik erimesine yol açan paratiroid hormonunu uyguladıkları fareleri beyaz kuru soğanla beslediklerinde de bu hormondan etkilenen hücrelerin bir kısmının tedavi olduğunu gözlemlediklerini ifade ettiler.

AİLE-SAĞLIK ZAMAN

Değer verip okuduğunuz için çok teşekkürler

Baylar henüz bayanları tanıyamamış. Bayanları hafife almamak gerekir

Engelliler Fırsat Eşitliği İstiyor

Uluslararası Engelliler Derneği (UED) Başkanı İsmail Türker, engellilerin de yaşamın içinde yer alabilmesi için öncelikle bir işe ihtiyacı olduğunu belirterek...

Uluslararası Engelliler Derneği (UED) Başkanı İsmail Türker, engellilerin de yaşamın içinde yer alabilmesi için öncelikle bir işe ihtiyacı olduğunu belirterek, ''Onlar yalnızca fırsat eşitliği istiyor. TBMM'de bile engelli kadrolarının yüzde 75'i boş'' dedi.

Merkezi Ankara'da bulunan Uluslararası Engelliler Derneği Başkanı İsmail Türker, şarkıcı Cem Adrian'ın ziyaretinde yaptığı konuşmada, amaçlarının engelli vatandaşların yaşamın içinde yer almasını sağlamak olduğunu söyledi.

Düzenledikleri 90 günlük meslek edindirme kurslarıyla engelli vatandaşları eğiterek, onları iş sahibi yapmak için çabaladıklarını belirten Türker, ''Ülke nüfusunun yüzde 12.7'sini kapsayan 8,5 milyon engelli nüfusumuza dikkat çekmek için yaptığımız bu toplantıda bize destek veren herkese ve sanatçı arkadaşımız Cem Adriyan'a teşekkür ediyorum'' dedi.

Engellilerin acıma değil, fırsat eşitliği istediklerini anlatan Türker, ''Onlara iş ve istihdam, fırsat eşitliği yarattığımızda onlar da bizim gibi sorumlu birer yurttaş olduklarını kamuoyuna gösteriyorlar. Unutmayalım, hepimiz birer engelli adayıyız. O nedenle herkesten daha fazla duyarlılık ve daha fazla destek bekliyoruz'' diye konuştu.

İnsanların başkalarının yaşamlarını çok fazla düşünmeden yaşadıklarını belirten şarkıcı Adriyan da ''Her insan aslında bir engelli adayı. Belki birlikte ve iç içe yaşandığında toplum bu konuya biraz daha duyarlı yaklaşacaktır. Benim gibi sanatçıların aslında örnek olup buralarda bulunmaları, dolayısıyla örnek olmaları gerekiyor'' dedi.

Toplantı, kursiyerlerin eğitim gördükleri galoş atölyesi ve bilgisayar eğitimi aldıkları alanın gezilmesinin ardından, engelli kursiyerlerin seslendirdiği türkülerle sona erdi.

Star Gazete

--Gelme Artık--

Ben bunları hak edecek ne yaptım

Sevmekten başka yoktu günahım

Sende kalsın bütün ahım

Gelme artık sana yer yok bu yürekte

Kar demedim kış demedim

Sen gel dedin ben hep geldim

Sana bu kadar değeri ben neden verdim

Gelme artık sana yer yok bu yürekte

Tek sana inandım sana güvendim

sonsuza kadar kaderimsin dedim

Bu haksızlığı ben hak etmedim

Gelme sana yer yok bu yürekte

06.12.2007

Dilerim beğenirsiniz zamanında karalamışım birşeyler

İlim İlim Bilmektir

İlim ilim bilmektir,

İlim kendin bilmektir

Sen kendini bilmezsin,

Ya nice okumaktır

Okumaktan mani ne,

Kişi Hakkı bilmektir

Çün okudun bilemedin,

Ha bir kuru emektir

Okudum bildim deme,

Çok taat kıldım deme

Eri hak bilmez isen,

Abes yere yelmektir

Dört kitabın manisi,

Bellidir bir elif te

Sen elif dersin hoca,

Manisi ne demektir

Yunus der ki Ey hoca

Gerekse var bin Hacca

Hepisinden iyice

Bir gönüle girmektir

YUNUS EMRE

Keder Sana Yakışmıyor

Ne kadar değişmişsin görmeyeli,

Ellerin güzelliğini kaybetmiş nasırdan,

Hüzün rengi almış saçlarının her teli

Gözlerine gölgeler düşmüş kahırdan,

Gözlerin ki, gördüğüm gözlerin en güzeli

Ne kadar değişmişsin ben görmeyeli..

Böyle mahzun kederli değildin eskiden,

Fıkır fıkır gülerdi gözlerinin içi

Dudakların nemliydi sevgiden, arzudan

Yapraklarına çiğ düşmüş karanfiller gibi

Baygın kokusuna anılarla beraber giden

Böyle mahzun kederli değildin eskiden..

Sevdiklerin vefasız mıydı bu kadar?

Ağlamaktan mı karardı gözlerin?

Bir zamanlar gözyaşını sevmezdin,

Şimdi nerden yaşardı gözlerin?

Hasta mısın, yorgun musun, nen var?

Sevdiklerin vefasız mıydı bu kadar

Arzular vardır bilirsin anlatılamaz,

Eskisi gibi kalsaydın ne olurdu,

Taptaze, ıpılık kar gibi bembeyaz

Keder sana yakışmıyor gül biraz

Arzular vardır bilirsin anlatılamaz...

VİCTOR HUGO

Teşekkürler paylaşımın için Can

Kayseri'de Engelli Ailelerine Kolaylık

Kayseri'de özürlü aidatları için müracaatların artık ilçe kaymakamlıklarına yapılabileceği bildirildi.

Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu yetkililerinden alınan bilgiye göre, özürlü yardımı için yapılan başvurularda yoğunluk yaşandığı öğrenildi.

Personel yetersizliği nedeniyle başvuruların sonuçlanmasının zaman aldığını kaydeden yetkililer, “Artık vatandaşlarımız, özürlü aidatları için başvurularını oturdukları ilçelerin kaymakamlıklarına yapabilecekler. Başvuruların sonuçlanması daha önce 3-4 ay kadar sürüyordu. Bu uygulama sonrasında vatandaşlarımızın dilekçeleri bir hafta içinde sonuçlanabilecek” dedi.

Yetkililer, vatandaşların başvurular için daha önce Sarız, Develi, Felahiye gibi ilçelerden geldiğinin altını çizerek, “Bu uygulama sonrasında vatandaşlar sıkıntı çekmeyecek” diye konuştu.

4 BİN KİŞİYE EVDE BAKIM HİZMETİ VERİLİYOR

Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu İl Müdürlüğü yetkilileri, Kayseri'de özürlü aylığı alanların sayısının 5 bini aştığını bildirdi. Yetkililer, yaklaşık 4 bin kişiye de evde bakım hizmeti verdiklerini belirterek, “Bu hizmetleri en iyi şekilde verebilmek için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz” ifadelerinde bulundu.

İnternet Haber

Felçli hasta canlıyken kurtlandı!

Avusturya'nın başkenti Viyana'da felçli hasta canlıyken kurtlandı!

61 yaşındaki erkek hasta sırtının büyük kurtlar bölümü yenmiş olarak salı günü hastaneye kaldırılırken ambulansta yaşamını yitirdi. Sağlık görevlileri hastanın bulunduğu koşulların son derece sağlıksız olduğunu polise bildirdi.

Adı açıklanmayan hastanın 34 yaşındaki eşi ise hastanın uzun zamandır yıkanmak istemediğini öne sürdü.

Çiftin yaklaşık 10 yıldır birlikte yaşadığı kaydedilirken, kadının korkunç olay yaşanırken adamla aynı yatakta uyuduğu belirtildi. Olayla ilgili soruşturma sürüyor.

Özürlü Personel Alım İlanı (2378 kişi)

Kamu kurum ve kuruluşlarının münhal memur kadrolarına, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun değişik 53 üncü

maddesi ile bu maddeye dayanılarak çıkarılan Yönetmeliğe göre özürlü personel alımı yapılacaktır

15 Temmuz 2010 08:28

İLKÖĞRETİM(ORTAOKUL) MEZUNLARININ BAŞVURU YAPABİLECEĞİ KADROLAR

ORTAÖĞRETİM MEZUNLARININ BAŞVURU YAPABİLECEĞİ KADROLAR

( Bu bölümde “En Az” ibaresinin geçtiği kadrolara Önlisans, Meslek Yüksekokulu ve Lisans mezunları da başvurabilecektir.)

ÖNLİSANS VEYA MESLEK YÜKSEKOKULU MEZUNLARININ BAŞVURU YAPABİLECEĞİ KADROLAR

( Bu bölümde “En Az” ibaresinin geçtiği kadrolara Lisans mezunları da başvurabilecektir.)

LİSANS MEZUNLARININ BAŞVURU YAPABİLECEĞİ KADROLAR

II-BAŞVURU VE SINAV YERLERİ

Başvuru ve Sınav Yerlerini Görmek için tıklayınız

Başbakanlık Devlet Personel Başkanlığından:

Kamu kurum ve kuruluşlarının münhal memur kadrolarına, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun değişik 53 üncü maddesi ile bu maddeye dayanılarak çıkarılan Yönetmeliğe göre özürlü personel alımı yapılacaktır.

Bu dönemde özürlü personel alımı amacıyla sınav yapacak kurum adları, özürlü personel alımı yapılacak kadro sayıları ve başvuru yeri ve tarihleri aşağıda adı belirtilmiş olup, özürlü alımı yapılacak kadrolara ilişkin ayrıntılı bilgiler ise Devlet Personel Başkanlığının www.dpb.gv.tr internet adresinde yayımlanmıştır.

II-BAŞVURU VE SINAV YERLERİ

Başvuru ve Sınav Yerlerini Görmek için tıklayınız.

III- KAMU KURUMLARINCA ÖZÜRLÜ MEMUR ALIM SÜRECİNDE ESAS ALINACAK ORTAK GENEL VE ÖZEL ŞARTLAR İLE BAŞVURULARDA İSTENİLECEK BELGELER

1) Genel Şartlar: 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun değişik 48 inci maddesinin (A) bendinin 7 nci fıkrası hariç bu maddede belirtilen şartları taşımak.

2) Özel Şartlar: Eğitim durumu İlköğretim (Ortaokul) olan kadrolar için bu eğitim düzeyinde yazılı sınava başvuran aday bulunmazsa İlkokul mezunlarından da başarı sırasına göre atama yapılacaktır.

3) Başvurularda İstenilecek Belgeler:

1- İş Talep Formu (başvuru yerinden veya www.dpb.gov.tr internet adresinden temin edilebilecektir.),

2- (1) Adet Vesikalık Fotoğraf,

3- Sağlık Kurulu Raporu Fotokopisi (Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelikle belirlenen sağlık kuruluşlarından alınacak.).

IV- DİKKAT EDİLECEK DİĞER HUSUSLAR

1) Kamu kurum ve kuruluşları, son başvuru tarihi mesai saati bitimine kadar posta ile yapılacak başvuruları da kabul edecektir.

2) Adaylar, özürlü memur alımına ilişkin olarak merak ettikleri diğer hususlarda, bu duyuruda adı geçen ilgili kamu kurum ve kuruluşlarına başvuracaktır.

KURUMUADEDİBAŞVURU YERİ VE TARİHİSağlık Bakanlığı200019/07/ 2010-09 /08/2010 tarihleri arasında mesai saati bitimine kadar İl Sağlık Müdürlüklerinden veya www. yenipbs . saglik .gov.tr. İnternet adresine yapılacaktır.Çevre ve Orman Bakanlığı8026/07/ 2010-09 /08/2010 tarihleri arasında mesai saati bitimine kadar İl Çevre ve Orman MüdürlükleriDenizcilik Müsteşarlığı502/08/ 2010-13 /08/2010 tarihleri arasında mesai saati bitimine kadar-Başbakanlık Denizcilik Müsteşarlığı Personel ve Eğitim Dairesi Başkanlığı Gazi Mustafa Kemal Bulvarı No:128/A Tandoğan/ANKARAOrman Genel Müdürlüğü231Mühendis unvanlı kadrolar için; 19/07/ 2010-02 /08/2010 tarihleri arasında mesai saati bitimine kadar- Orman Genel Müdürlüğü Personel Dairesi Başkanlığı Personel Şubesi Müdürlüğü Gazi Tesisleri 1 No’lu Bina Beştepe /ANKARA, Bilgisayar İşletmeni ve Memur unvanlı kadrolar için; 19/07/ 2010-02 /08/2010 tarihleri arasında mesai saati bitimine kadar- Adana, Adapazarı, Amasya, Ankara, Antalya, Artvin, Balıkesir, Bolu, Bursa, Çanakkale, Denizli, Elazığ, Erzurum, Eskişehir, Giresun, Isparta, İstanbul, İzmir, Kahramanmaraş, Kastamonu, Konya, Kütahya, Mersin, Muğla, Sinop, Trabzon, Zonguldak Orman Bölge Müdürlükleri.Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğü1219/07/ 2010-02 /08/2010 tarihleri arasında mesai saati bitimine kadar- Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğü Personel Dairesi Başkanlığı-Bebek-Beşiktaş/İSTANBULİstanbul Teknik Üniversitesi Rektörlüğü1819/07/ 2010-02 /08/2010 tarihleri arasında mesai saati bitimine kadar- İstanbul Teknik Üniversitesi Rektörlüğü Personel Dairesi Başkanlığı- Maslak/İSTANBULYıldız Teknik Üniversitesi Rektörlüğü119/07/ 2010-02 /08/2010 tarihleri arasında mesai saati bitimine kadar- Yıldız Teknik Üniversitesi Rektörlüğü Personel Dairesi Başkanlığı/ İSTANBULGalatasaray Üniversitesi Rektörlüğü202/08/ 2010-16 /08/2010 tarihleri arasında mesai saati bitimine kadar- Galatasaray Üniversitesi Rektörlüğü Çırağan Caddesi No:36 34357 Ortaköy-Beşiktaş/İSTANBULBitlis Eren Üniversitesi Rektörlüğü419/07/ 2010-02 /08/2010 tarihleri arasında mesai saati bitimine kadar- Bitlis Eren Üniversitesi Rektörlüğü Personel Dairesi Başkanlığı- Merkez /BİTLİSAğrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Rektörlüğü419/07/ 2010-02 /08/2010 tarihleri arasında mesai saati bitimine kadar- Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Rektörlüğü Personel Dairesi Başkanlığı- AĞRIŞırnak Üniversitesi Rektörlüğü419/07/ 2010-02 /08/2010 tarihleri arasında mesai saati bitimine kadar- Şırnak Üniversitesi Rektörlüğü Personel Dairesi Başkanlığı- ŞIRNAKKilis 7 Aralık Üniversitesi Rektörlüğü426/07/ 2010-06 /08/2010 tarihleri arasında mesai saati bitimine kadar- Kilis 7 Aralık Üniversitesi Rektörlüğü Personel Dairesi Başkanlığı- KİLİSBursa İli Osmangazi Belediye Başkanlığı726.07. 2010-09 /08/2010 tarihleri arasında mesai saati bitimine kadar- Osmangazi Belediye Başkanlığı İnsan Kaynakları ve Eğitim Müdürlüğü- S.Garaj Mah. Ulubatlı Hasan Bulvarı No:6 Osmangazi/BURSAKırşehir İli Çiçekdağı Belediye Başkanlığı119/07/ 2010-02 /08/2010 tarihleri arasında mesai saati bitimine kadar- Çiçekdağı Belediye Başkanlığı - KIRŞEHİRMalatya İli Yakınca Belediye Başkanlığı119/07/ 2010-02 /08/2010 tarihleri arasında mesai saati bitimine kadar- Yakınca Belediye Başkanlığı Yazı İşleri Müdürlüğü- Yeşilyurt/MALATYAHatay İli Hassa Belediye Başkanlığı123/07/ 2010-02 /08/2010 tarihleri arasında mesai saati bitimine kadar- Hassa Belediye Başkanlığı Yenimahalle Bahri Caddesi- Hassa/HATAYTokat İli Çevreli Belediye Başkanlığı106/08/ 2010-13 /08/2010 tarihleri arasında mesai saati bitimine kadar- Çevreli Belediye Başkanlığı-Almus/TOKATGaziantep İli Şahinbey Belediye Başkanlığı119/07/ 2010-02 /08/2010 tarihleri arasında mesai saati bitimine kadar- Şahinbey Belediye Başkanlığı İnsan Kaynakları Eğitim Müdürlüğü - GAZİANTEPSamsun İli Tekkeköy Belediye Başkanlığı127/07/ 2010-10 /08/2010 tarihleri arasında mesai saati bitimine kadar- Tekkeköy Belediye Başkanlığı Yazı İşleri Müdürlüğü - Tekkeköy/SAMSUNTOPLAM2378

Evet biraz isyankar ama güzel şiir teşekkürler can

Harika bir şiir bizlerle paylaştığın için teşekkürler İbrahim

Hımm meğerse derinlerde bi yerlerde bişiler varmış bizde de ciddi ciddi olmuş bee:oley:

Zeynebinde dediği gibi mutlaka devamı gelsin birlikten güç doğarmış

Emeğimize sağlık teşekkürelr duru

Her veda bir bitiş tükeniştir ama herşeye rağmen hayat devam ediyor ve yaşamak çoook güzel

Neyse ki bizim buralarda oldukça serin. Çok dikkat etmek gerkiyor bu sıcaklarda Allah hepimizin yardımcısı olsun.

Zülişim çok güzel bir şiirler tamamlamışsın çok mutlu oldum

Canlarım değer verip okuduğunuz için ben teşekkür ederim böyle giderse devamı gelir

H Sınıfı Ehliyet Almak İçin Gerekenler?

Çok güzel şiirler paylaşımın için çok teşekkürler canımcım

Ülke genelinde bunaltıcı hava sıcaklıkları devam ederken, özellikle nispi nem oranının yüksek olduğu Doğu Karadeniz'de yaşayanlar sıcak çarpmaları ve ısı rahatsızlıkları konusunda uyarılıyor.

Giresun Prof. Dr. İlhan Özdemir Devlet Hastanesi Başhekimi Dr. Ahmet Bal, sıcak havaların rahatsızlık verdiği yaz döneminde, nem oranının yüksekliğinin bu sorunu daha da artırdığını ifade etti. Bal, sıcak ve nemli ortamda kalarak ağır efor sarf eden kişilerde halsizlik, bitkinlik, baygınlık, aşırı terleme, bulantı ve baş ağrısı ile kol ve bacaklarda krampların görülebileceğini ifade ederek ''bu gibi durumlarda sıvı ve mineral kaybına bağlı olarak bitkinlik ve şok gelişebilir. Hava akımının olmadığı kapalı ortamlarda kalan kişiler sıcak çarpması riski altındadır. Bu durum, güneş ve sıcak çarpması denilen, acil ve yoğun tedavi gerektiren ölümcül duruma kadar götürebilir'' diye kaydetti.

Ruh sağlığına etkisi

Ahmet Bal, aşırı sıcak ve nemin, ruhsal hastalığı olmayanlarda bile tahammülsüzlük, sinirlilik, uyku bozukluğu ve öfke patlamaları gibi sorunlara yol açabildiğini söyledi. Bal, aşırı sıcak ve nemin beden sağlığı yanında ruh sağlığı üzerinde de olumsuz etkiler yaptığına işaret ederek, şöyle devam etti ''ruhsal hastalığı olan bireylerde zaten var olan bazı belirtiler, aşırı sıcak ve nemli havalarda artarak hastalıklarını daha çekilmez hale getirmektedir. Yaz aylarında depresyon vakalarının yüksek oranda görüldüğü bilimsel çalışmalarla da desteklenmektedir. Sıcak havalarda dikkat edilmemesi durumunda özellikle yaşlılar, kalp rahatsızlığı olanlar ve çocuklarda önemli sağlık sorunları yaşanabilir. Solunum zorluğu yaratan faktörlerden birisi de sıcak ve nemli havadır.

Bu nedenle yaşlılar, kalp rahatsızlığı olanlar ve çocukların böyle durumlarda daha fazla dikkat etmesi gerekmektedir. Kalp hastalarının solunum zorluğu çekmesi kalbin iş gücünün artması ve kalbi fazla yorması anlamına geliyor. Böylece hastaların risk oranı daha fazla artmaktadır. Aşırı nemli olan Karadeniz yöresinde yaşlılar, kalp rahatsızlığı olanlar ve çocuklar sıcaktan korunmaya daha çok dikkat etmeliler. Ülke genelinde olduğu gibi yörede de artan sıcaklardan korunma konusunda özellikle bu grup son derece önemsenmelidir''

Alınabilecek önlemler

Bal, alınacak bazı önlemlerle sıcak hava ve yüksek nemin insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerinin önlenebileceğine dikkati çekerek, öğle ve sıcaklığın çok yükseldiği saatlerde güneş altında kalınmaması, kapalı mekanların mutlaka havalandırılması, yeterli hava akımı olmayan mekanlarda klima veya vantilatör kullanılması, aşırı efor gerektiren işlerden, alkol, sigara ve ağır yiyeceklerden uzak durulması ve bol sıvı tüketilmesi gerektiğini vurguladı.

Sıcak çarpması fark edildiğinde, kişinin hemen serin ve olabildiğince soğuk bir ortama taşınması gerektiğine işaret eden Bal, şunları kaydetti ''kişinin üstü ıslak havlu veya çarşafla örtülüp, vantilatör karşısına konulmalı ve varsa klima maksimum soğuklukta ve hızda çalıştırılmalıdır. Hastaya buzlu su banyosu yapılabilir. Hasta acilen hastaneye kaldırılmalıdır. Aşırı sıcak nem etkisinde kalarak bulantı, kusma ve baş ağrısı gibi şikayetlerin ortaya çıktığı kişilerin hemen gölge, serin bir yere alınıp sırt üstü yatırılması ve bol su verilmesi gerekir.

Özellikle ruhsal hastalığı olanların bu aylarda ilaçlarını düzenli olarak kullanmaları ve doktor kontrollerini aksatmamaları gerekmektedir. Ruhsal hastalığı olmayan bireyler ise sıcak ve nemden en az etkilenecekleri şekilde yaşamaya çalışmalıdır. Aşırı sıcak ve nemli havalarda mecbur kalınmadıkça dışarı çıkılmamalıdır. Bol bol sıvı tüketmeli, alkolden uzak durulmalı, aşırı fiziksel egzersiz yapmamalı ve rahat giyecekler tercih edilmelidir. Dengeli ve hafif yiyecekler tüketilmelidir. Fazla güneşlenmekten kaçınılmalıdır''

(aa)

Aşk Bitti

Aşk nasıl biterse öyle bitti bu aşk da

Uzun bir hastalık gibi

Aralıksız dinlediğim alaturka bir fasıl gibi

Gökyüzüne bakmayı, dostlara mektup yazmayı

Çiçekleri sulamayı unutmuşluğum gibi

Bitti.

Bir aşk nasıl biterse öyle bitti bu aşk da

Yürümeyi yeniden öğrenen felçli bir çocuk gibi

Sokağa çıkmalıyım şimdi ve çoktandır

İhmal ettiğim dostlara yeni bir adres bırakmalıyım

Pencereleri açmalı, kitapları düzenlemeliyim

Belki bir yağmur yağar akşama doğru

Yarıda bıraktığım şiirleri tamamlarım

Aşk da bitti diyordu ya bir şair

Aşk bitti işte tam da öyle

AHMET TELLİ

Bugün Sus

Bugün sus ...

bugün konuşacak bir şey bulamazsın..

Dudakların mühürlensin ansızın müebbet bir ayrılığa ...

Teşekkür etme sakın yapamadıklarım için , veda cümlelerin senin olsun bana bir hoşçakal yeter .

Oysa tedirgin bir merhabayla başlamıştı herşey

Vebalı bir hoşçakalla bitsin

Vebali boynuma tüm günahlarının...

Bugün sus konuşacak bir şey bulamazsın.

Göz yaşlarıyla sulanmamalıydı bu sevda , çiçekler yeşermeliydi bir sabah

Bir sabah şükürler yükselmeliydi gökyüzüne

Hayır ! suçlayamam seni olamadıkların için , hayır böyle bitmemeli yapacak çok şey olmalı..

Aşk kaf dağının ardında kalmamalı, bir ütopya değil bu , bir tabu değil sevdam , bir sarhoş narası hiç değil

Tecritli yalnızlıklarla sınama beni...

Zamana bırakalımlar , yapamıyorumlar yok bugün .. Bu gün sus konuşacak bir şey bulamazsın...

Öyle kıyıma vurup durma dokunsalar ağlayacak gibiyim , iliklerime kadar SEN olmuşum hüzün yağmurları

getirirken kokunu bana...

Adın yankılanıp durdu bütün gün duvarlarda , duvarlar üstüme üstüme geliyor..

Çelikten zırhlar giyiyorum acıya dayanıksız , ruhumu sızlatırken korkular .

Bugün sus ! konuşacak bir şey bulamazsın..

Vebalı bir hoşçakal yeter bugün ...

Bu bir vazgeçiş değil , aldanmışlık hiç değil .

Bir muhtıra bu unutmamacasına adını haşre kadar ...

Bugün sus ! gönülden bir SENİ SEVİYORUM yeter bugün .....

HÜSEYİN SARIKAYA

"Ben sevdim eller aldı niye ben ölmüşmüyem" diyorum sanırım yeterli olmuştur

Anlar

Eğer, yeniden başlayabilseydim yaşamaya,

İkincisinde, daha çok hata yapardım.

Kusursuz olmaya çalışmaz, sırtüstü yatardım.

Neşeli olurdum, ilkinde olmadığım kadar,

Çok az şeyi

Ciddiyetle yapardım.

Temizlik sorun bile olmazdı asla.

Daha çok riske girerdim.

Seyahat ederdim daha fazla.

Daha çok güneş doğuşu izler,

Daha çok dağa tırmanır, daha çok nehirde yüzerdim.

Görmediğim birçok yere giderdim.

Dondurma yerdim doyasıya ve daha az bezelye.

Gerçek sorunlarım olurdu hayali olanların yerine.

Yaşamın her anını gerçek ve verimli kılan insanlardandım ben.

Yeniden başlayabilseydim eğer, yalnız mutlu anlarım olurdu.

Farkında mısınız bilmem. Yaşam budur zaten.

Anlar, sadece anlar. Siz de anı yaşayın.

Hiçbir yere yanında termometre, su, şemsiye ve paraşüt almadan,

Gitmeyen insanlardandım ben.

Yeniden başlayabilseydim eğer, hiçbir şey taşımazdım.

Eğer yeniden başlayabilseydim,

İlkbaharda pabuçlarımı fırlatır atardım.

Ve sonbahar bitene kadar yürürdüm çıplak ayaklarla.

Bilinmeyen yollar keşfeder, güneşin tadına varır,

Çocuklarla oynardım, bir şansım olsaydı eğer.

Ama işte 85′indeyim ve biliyorum…

ÖLÜYORUM…

Jorge Luis BORGES

SEN SEN SEN

Bir dağ başı yalnızlığı yaşıyorum yeniden

Dağ başı yalnızlığı ölümden beter.

Hiç kimse aramasa sormasa beni

Sen gelsen yeter

Huzur ellerinin güzelliğidir.

Gözlerin karşımda mutluluk denizi.

Her sabah soframızda ekmeğimizi

Sen bölsen yeter

Yüreğim seninle yaylalar kadar serin

Ne bir çizgi hasret, ne bir nokta gam

Yayla dumanı gibi gözlerime her akşam

Sen dolsan yeter

Bende çaresizlik sonsuz kördüğüm.

Bende sabır, sende naz.

Gündüzünden vazgeçtim, düşümde biraz

Bir yüz görümlüğü sen olsan yeter

Duymasa da hiç kimse

Şâir gönlümün, sende karar kıldığını.

Ve içimin şerha, şerha yarıldığını

Sen bilsen yeter.

Bir gün duysan bittiğimi, tükendiğimi.

Çıkıp gelsen uzaklardan korkulu ürkek.

Bir incecik dal gibi üzerime titreyerek,

Eğilsen yeter..

*Yavuz Bülent BAKİLER*