yarali kalp

Üye
  • İçerik sayısı

    1.293
  • Katılım

  • Son ziyaret

  • Days Won

    6

yarali kalp kullanıcısının paylaşımları

  1. Sağlık Bakanlığı'nın engelli personel alımı ile ilgili tüm detaylar burada Bütün detaylar bu linkte var açıklanmış hayırlı olsun. T.C. Sağlık Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğü Sınav İlanı - İlan İçin Tıklayınız Atama Klavuzu - Atama Klavuzu İçin Tıklayınız İlan Edilen Kadrolar İçin İstihdam Yerleri - Yerler İçin Tıklayınız ( Excel programınız yoksa buradan da görebilirsiniz) Genelge - Genelge İçin Tıklayınız Bölge Sınav Merkezleri - Bölge Sınav Merkezleri için tıklayın
  2. MEB Özürlü Personel Alım Sınavı Sınav Sonuçları

    Sonuçlar için bu linke TIKLAYIN Açılan sayfada sağ üst başta 4.07.2010 tarihli sınav sonuçları sekmesinden TC numaranızı girerek sınavda kaç puan aldığınızı görebilirsiniz. Not:Yerleştirme sonuçları halen belli değil. Bir iki gün içinde açıklanmasını bekliyoruz.
  3. Trabzon Kök Hücrede Devrim Yaptı...

    Kök hücre tedavilerindeki başarılar, henüz tedavisi olmayan hastalıklar için de umut oluyor. Trabzon'da bulunan Türkiye'nin ilk ve tek kök hücre üretim merkezi ise profesyonellikte dünyadaki örnek merkezlerle yarışıyor. Dünyada büyük yankı uyandıran kök hücre uygulamaları, herkesi en fazla heyecanlandıran konulardan biri. Bilim insanları kök hücrenin önümüzdeki 10 yılda şu an tedavisi olmayan hastalıklara çözüm olacağını öngörüyor. Kök hücre, insan vücudunda bulunan ve her türlü vücut hücresine dönüşebilen ana hücre. Bu ana hücre, çeşitli hastalıkların tedavisi için kandan, kordon kanından, kemik iliğinden veya embriyodan elde ediliyor. Türkiye'de de bu işi Trabzon'daki ATİ Teknoloji Laboratuvarı yapıyor. ATİ Teknoloji Laboratuvarı, hücre ve gen tedavileri alanında Ar-Ge ve üretim faaliyetlerinde bulunmak üzere kuruldu. Tüm dünyada geçerli GMP (İyi Üretim Uygulamaları) standardına sahip ve Sağlık Bakanlığı tarafından faaliyetleri kapsamında ruhsatlandırılmış ilk ve tek biyoteknoloji şirketi. Kurulduğu günden bu yana üniversitelerin, hastanelerin ihtiyacı olan kök hücreleri üreten tesis, dünya çapında bir üretim merkezi olmak amacıyla geçtiğimiz yıl yeniden yapılandı. Hurriyet.com.tr olarak tesisi gezdik ve kök hücrenin nasıl üretilip çoğaltıldığına bizzat tanık olduk. Sorularımızı da Genel Müdür Doç. Dr. Ender Altıok'a sorduk: - Kök hücre üretiminde dikkat edilmesi gereken en önemli husus nedir? Çoğunluğu Avusturya'dan ithal çözeltiler kullanılıyor Sterilizasyon. Çalışanlar bir kontrollü alandan diğer kontrolü alana geçerken kıyafet değiştirmek zorunda. Giydikleri tulumlarla vücudun tamamen kapanması gerekiyor ki enfeksiyon riski oluşmasın. Bölümler arasında hava duşları var. Bu duşlar iki farklı ortamın istendiği şekilde steril olmasını sağlıyor. Üretilen hücreye kemik içine girebileceği şartları sağlamak lazım. Bunu da burada sağlıyorsunuz. Hücreler kendilerini mutlu hissettikleri zaman çoğalır. O yüzden çok dikkatli olmak zorundayız. Çiğdem İŞLER yazıyor hurriyet.com.tr- Üretim ne kadar sürüyor? Hücreler sonsuza kadar çoğalmaz. Altı haftadan sonra yaşlanıyor ve çoğalamıyorlar. Biz oldukça hızlı üretimini yapıyoruz. Bir kısmını da ilk haftalarda dondurup saklıyoruz. İlk hafta saklamamızın nedeni, taze hücreleri saklamak. Çünkü son haftalara artık yaşlanmış hücreler kalıyor. Üretim de yaklaşık 4-6 hafta sürüyor. Saklanan hücreler de eksi 196 derecede tutuluyor. - Hücre tedavisi için Sağlık Bakanlığı'ndan izin almak gerekiyor mu? Bakanlıkta kök hücre komisyonu var, o komisyondan izin almak gerekiyor. - Peki sistem nasıl işliyor? Bize örnek geliyor. Örnek dediğimiz de kemik iliği. Bu ilikten erişkin hücreler ayrıştırılıyor. Örnekten kök hücre üretiliyor. Kök hücre üretildikten sonra çoğaltılıyor. Yalnız bu çoğaltma işlemi hiç kolay değildir. Aynı koşullarda olan her hücre farklı davranıyor. Yani bir hastanın iliğinden çok fazla kök hücre elde edebiliyorken diğer hastanın iliğinden aynı sayıda hücre elde edemeyebiliyorsunuz. Üretimi devam eden kök hücreler - Neden? Bu hastanın yaşına, kilosuna, bağışıklık sistemine ve aldığı ilaçlara göre değişiyor. - Kemik iliğinden başka örnek geliyor mu? - Kıkırdak geliyor. Kıkırdak için de şöyle bir işlem yapıyoruz: Kıkırdak eritiliyor, hücreleri ayrıştırılıyor. 4-6 hafta sonra çeşitli aralıklarda bir membrana ekiliyor. Membran, yumuşak kolojen (jel) yapısında bir madde. Hücreler o membrana yapışıyor. Membran olarak hekime gönderiliyor. - Üretim bittikten sonra süreci takip ediyor musunuz? Gönderdiğimiz hücrenin, membranın istenen tedaviyi sağlayıp sağlamadığını öğrenmek için kontrol ediyoruz. - Şu an kaç hasta için hücre üretiliyor? Bu sabah yeni gelenlerle birlikte 20 hasta için kök hücre üretiliyor. Tabii hepsinin haftaları farklı. Kimi hücreler 3'ünce haftasında, kimi hücreler de ilk haftasında. - Neden ATİ olarak yeniden yapılanma ihtiyacı duydunuz? Hücreler 4 ila 6 haftada hazır hale geliyorTürkiye'de ve dünyada kök hücre uygulamaları henüz çok yeni. Kök hücre uygulamaları ile ilgili yasal düzenlemelerin hayata geçirilmesi, kuralların uygulaması gibi konularda Türkiye prosedürlerini tamamladı. Şu an dünyadaki diğer merkezlerle eşit konumda. Biz uzun bir kuruluş süresinden sonra uygulama sürecine başladık. Zaten bu merkez Trabzon halkının desteğiyle kuruldu. Bu kadar profesyonelleşen bir merkez olarak daha iyi olmak zorundayız. - Başka şubeleriniz var mı? Önümüzdeki ay İstanbul Kozyatağı'nda bir şubemiz açılacak. - ATİ başka ne gibi çalışmalar yapacak? Önümüzdeki birkaç yıl içinde, dünyadaki sayılı kök hücre merkezlerinden biri olmayı amaçlıyoruz. Başka ülkelere de hizmetlerimizi götürmeyi istiyoruz. Ar-ge ürünleriyle orjinal ürünler geliştiriyoruz ve hedefimiz bunları dünyanın kullanımına sunmak. ATİ, bütün araştırmacıların kök hücre alanında yaptığı çalışmalara ve yeni ürün geliştirme taleplerine de açık. Karaciğer hastalıkları, felç hastalıkları gibi hastalıkların tedavisinde yeni ürünlere ihtiyaç var.
  4. Böbrek Dostu Meyve...

    Böbrek dostu meyve Yurtdışından gelen taleplerle üretimi giderek artan kiraz, çok sayıda hastalığa “şifa kaynağı” olduğu için bol bol tüketilmeli. Yurt dışından gelen taleplerle üretimi giderek artan kirazın, çok sayıda hastalığa “şifa kaynağı” olduğu belirtilerek, mevsimi olması nedeniyle bol bol tüketilmesi istendi. Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Doç. Dr. Yeşim Okay, hasadı devam eden kirazın, bu yıl bol ve ucuz olduğunu söyledi. Kirazdaki üretimin yurt dışından gelen talepler nedeniyle her yıl biraz daha arttığını ifade eden Okay, bu yıl toplam üretimde yüzde 30 bir artış beklediklerini kaydetti. Kirazın çok sayıda hastalığa iyi geldiğinin bilimsel olarak ispatlandığını anlatan Okay, mevsimi olması nedeniyle bol bol tüketilmesini önerdi. Kirazda antosiyaninin ağrı kesici özelliği olduğunu ifade eden Okay, “Bu özelliğinin yanı sıra antosiyaninler vücuttaki toksik maddeleri temizleyen antioksidan özelliğe de sahiptir” dedi. Kirazın kolesterolü düşürdüğünü, bünyesindeki fosforun sinirleri güçlendirerek sakinlik sağladığını belirten Okay, şöyle konuştu: “Kirazın idrar sökücü özelliği vardır. Böbrek ve safra kesesi taşlarının düşürülmesine yardımcı olur. Vücuttaki fazla suyun atılımına da yardımcı olur. Bunun yanı sıra vücuttaki nikotinin vücuttan atılmasına yardımcı olur, ağır ilaçlar gibi nedenlerle yorulan karaciğerin iyileşmesini sağlar. İçerdiği A vitamini sayesinde de gözlere iyi gelir. Ayrıca, vücut direncini de artırır.” Kiraz ağacı kabuğunun kaynatılarak içilmesinin ateş düşürücü etki yapacağını bildiren Okay, kiraz çiçeklerinin göğsü yumuşatıp, balgam söktüreceğini söyledi. Okay, kiraz saplarının kaynatılıp içilmesi ile de kilo verdirici özelliğinden faydalanılabileceğini bildirdi. Alırken nelere dikkat etmeli? Okay, kiraz alırken temiz, parlak ve zarar görmemiş olmasına dikkat etmek gerektiğini anlattı. Koyu renkli kirazların açık renklilere göre daha tatlı olacağını belirten Okay, “Satın alınan kirazlar saplı bir şekilde buzdolabında bekletilirse saklama süresi daha uzun olur” dedi. Okay, bilinenin aksine, kiraz meyvesinin sapının kısa veya uzun olmasının, meyvenin kalitesini etkileyen bir faktör olmadığını söyledi. Hürriyet
  5. Yapmak İstediğin Bir YürekLe Oynamaksa Eğer, B a ş a r d ı n .

    çok güzeldi canım paylaşım için teşekkürler:aj:
  6. Türkiye Süper ligine Şanlıurfa Engellilerı Giresun'daki turnuvaya katılıyor...Kulüp Binasından basına bilgi veren Şanlıurfa Engelliler Spor kulübü başkanı Veysi FIRAT sözlerine şöyle dedi. Giresun Gençlik Spor il müdürlüğünün her yıl yaptığı engelliler Spor Turnuvasına Basketbol takımı olarak katılacağız diyen başkan Veysi bu turnuvaya bizimle beraber Bursa Osman gazi, samsun engelliler, samsun engelli gücü, mersin Silifke, adana martı, İzmir Bornova, Hatay Dörtyol, Giresun engelliler gibi toplam 10 takıma yakn basketbol takımı katılacaktır. Bizlerde ligimizin başlamasına az bir süre kala bu turnuvaya katılıp kendimizi takm olarak nasıl hazırladığımızı göreceğiz hemde transfer edecek olan sporcularımızı bu turnuvada denemiş olacağız diyen başkan Veysi. Şanlıurfamıza yakışan bir kadro oluşturmaya çalışmaktayız bu uğurda bu Turnova bizim için çok önemli ve katılmak zorundaydık ama bunlara ragmen bu turnuvaya maalesef borç ederek gidiyoruz. Ama il Özel idaresinin Turnuvaya Gidiş gelişlerimiz için sağlamış olduğu araç desteği içinde Sayın Valimiz Nuri OKUTANA Vali yardımcımız Sayın GELGEÇ e ve Meclis Başkanımız Sayın Uğur BEYAZGÜLE v teşekkür ederken Şanlıurfamızın tek süper lig takımı olmamız hiçbir şey değiştirmedi hala maddi sıkıntılar içindeyiz ve hala bir sponsor bulamadık Turnova dönüşünde inşallah urfamıza bir kupa daha getirirz diyen başkan Veysi Turnova boyunca Şanlıurfa’nın bizlere dualarıyla desteklerini beklediğini ve Giresun ilinde Şanlıurfa’ya yakışanı yapacaklarını belirtti Turnuvanın 21–25 Temmuz arasında başlayacağını da belirti. Engellilersitesi.com
  7. Özürlülerin evde bakım hizmetiÖzürlü Vatandaşların Evde Bakım Hizmeti ile ilgili basın açıklaması. 30.06.2006 Tarih ve 26244 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren ‘‘Bakıma Muhtaç Özürlülerin Tespiti ve Bakım Hizmeti Esaslarının Belirlenmesine İlişkin Yönetmelik’’ gereği İl Sosyal Hizmetler Müdürlüğümüz tarafından her ay net bir asgari ücret tutarındaki para miktarı özürlünün bakımını üslenen bakıcısına verilmektedir. Bu para sürekli ödenen maaş olmayıp, engelli bireyin öz bakımının bakıcı tarafından yerine getirilmesi karşılığında verilir. Bakım değerlendirme heyeti tarafından yılda en az bir kez özürlünün ikametgâhında denetleme yapılıp, özürlünün öz bakım ihtiyaçlarının bakıcısı tarafından yerine getirilip getirilmediğine bakılır. Aşağıda belirtilen şartların yerine getirilmemesi durumunda ücret ödemesi durdurulmaktadır. 1. Yönetmeliğin 9. Maddesinde belirtilen ve bakıcının imzaladığı ve uymak zorunda olduğu ‘Bireysel Bakım Planındaki’ hususlardan ‘‘Banyo ve tuvalet ihtiyacının giderilmesi, tırnak, saç, diş, el, yüz, ayak, burun ve kulak vb temizliği ile yatak, çamaşır, oda temizliklerinin yapılması ile psiko- sosyal desteğin sağlanamaması durumunda ücret ödemesi durdurulur. 2. Yönetmeliğin 11. Maddesinin 3.fıkrası gereği adreste bir değişiklik olması halinde ücret ödemesi durdurulur. 3.Yönetmeliğin 11.Maddesinin 2. fıkrası gereği özürlünün kendisi veya bakıcısının vefatı halinde ücret ödemesi durdurulur. 4.Yönetmeliğin 7. Maddesinin 5. fıkrası gereği aynı evde yaşayan bütün bireylerin mal durumunda artı anlamda bir değişiklik olması durumunda ücret ödemesi durdurulur. 5. Özürlü bakım heyeti tarafından ikametgâhta yapılan değerlendirmede özürlünün bakımını yapabilme kanaatine varılması sonucunda ücret kesintisi yapılır. Memleket Haber
  8. Havuz ve denize balıklama atlama sonucu meydana gelen boyun travmasında yanlış ilk yardım, geri dönüşü olmayan sorunlara yol açıyor. Yaz aylarında görülen kazaların başında boyun travmalarının geldiğini belirten Memorial Ataşehir Hastanesi Nöroşirurji Bölümü’nden Op. Dr. Cem Dinç, alınacak birkaç basit önlemle korkulacak sonuçlardan kaçınmanın mümkün olduğunu söyledi. Dr. Dinç, "Yaz aylarında hastanelerin acil servis ve beyin cerrahi bölümlerine boyun travması sebebi ile getirilen hasta sayısında artış oluyor. Boyun travmalarının en sık nedenleri arasında trafik kazaları, yüksekten düşme ve havuz veya denizde özellikle sığ sulara yapılan balıklama atlayış hareketleri sayılabilir. Boyun travması geçiren hastaların nispeten genç yaşta olmaları ise dikkat çekiyor" diye konuştu. SIĞ SUYA ATLAMAK BOYUN TRAVMASINA DAVETİYE ÇIKARIYOR İnsan vücudunda omurganın en önemli görevleri, vücut ağırlığının taşınmasına yardım etmek, vücut hareketlerine katkı sağlamak ve omurga kanalı içinden geçen omuriliği ve sinirleri korumak. Omurga sisteminin en hareketli bölgesinin boyun olduğunu hatırlatan Dinç, "Baş ağırlığını taşıyan ve her yöne hareketi destekleyen bu bölge aynı zamanda omuriliğe de koruma sağlar" dedi. Boyun travmalarında yanlış ilk yardım uygulamalarının geri dönüşü olmayan sorunlara yol açabileceğine dikkat çeken Dinç, ilk yardım ve tedavi hakkında şu önerilerde bulundu: "Yapılacak yanlış bir hareket boyun omurlarından bir veya birkaçında kırıklara, omurların birbiri üzerinde kaymasına (listezis) ya da omurların bir arada durmasını ve kafatasına tutunmasını sağlayan bağlarda hasara neden olarak omurilik yaralanmasına yol açabilir. YANLIŞ İLK YARDIM DAHA KÖTÜ SONUÇLAR DOĞURUR Boyun travması geçirdiği bilinen ya da şüphe edilen kişiler, boyun bölgesi sabit hale getirilerek, mümkün olduğunca kısa sürede tam donanımlı bir sağlık merkezine ulaştırılmalıdır. Hızlı hareket etme endişesi ile hastalara daha çok zarar verebilecek transfer şekillerinden kaçınılmalı, hastanın mevcut olan pozisyonu uzman bir hekim tarafından görülene kadar korunmaya çalışılmalıdır. DOĞRU TANI VE TEDAVİ YAKLAŞIMI ÇOK ÖNEMLİ Boyun travmalı hastaya, yeterli donanıma sahip bir merkezde uzman hekim tarafından muayene edildikten sonra birtakım tetkikler uygulanır. Bu tetkikler; radyografi, fonksiyonel grafi, tomografi ve manyetik rezonans görüntülemeyi kapsar. Tetkiklerin neticesinde cerrahi girişim gerektirecek bir durum saptanacak olursa, gerekli donanımı olan bir merkezde, yeterli tecrübeye sahip bir cerrahi ekip tarafından girişim uygulanmalıdır." Ntvmsnbc
  9. Sevimli Hayvanlar...

    Sevimli Hayvanlar...
  10. SODES Engellilere Umut Oldu...

    Engelllilere yönelik bu tarz yerlerin açıldığını duymak güzel oldu paylaşım için teşekkürler canımcım
  11. Görme Engelli Müezzinin Azmi...

    Kesinlikle azmin zaferi işte bu hemde çok doğru bir zafer
  12. Engellilerde Beden ve Ruh Sağlığı...

    Kesinlikle engelliler için çok doğru bir haberdi Zeynepcim biz engelliler için hem hastane zorluğunu aşmak hem gidebilsek bile fizyoterapist boşluğundan yeterli tedavi görememek çok zor bir durum ve şuda bir gerçekçi bizler için rehabilitasyon çok önemli topluma kendimizi kazandırabilmemiz için bunun içinde hem bizim hem ailemizin hemde toplumun yükü ağır Çok doğru bir paylaşımdı teşekkürler:aj:
  13. Mutlu Olmak İçin Neyiniz Var?

    "Hikayeleri güzel yapan onların gerçeklikleri değil insanlara vermek istedikleri mesajlardır... Onlarda "aşk" vardır,"estetik" vardır,"hüzün" vardır,"hasret" vardır,"ayrılıklar ve kavuşmalar" vardır... Ve tabii onları asıl güzel kılan ve gönül antenlerimizi kendisine çeviren "mutluluğun anahtarı" vardır... " Hikaye bu ya... Memleketin anlı şanlı padişahı bir hastalığa yakalanır, hekimler bir türlü deva bulamazlar...Nihayet uzak diyarlardan gelen bilge bir hekim Padişahı gördükten sonra Saray'dakilere; "eğer Padişah'ınızı sıhhatte görmek istiyorsanız memleketteki en mutlu insanı bulup onun gömleğini Padişah'a giydireceksiniz",der... Bunu bir emir olarak telakki eden saray ahalisi ve askerler memleketin dört bir yanına dağılarak bu "en mutlu insan"ı aramaya koyulurlar...Ama nafile!..Kime gitseler yüzünden düşen bin parça ve herkesin bir derdi var...Memlekette neredeyse taramadıkları,gitmedikleri köşe kalmamıştır...Tam umutları tükenmek üzereyken küçük bir köydeki yaşlı bir adam askerlere; "sizin aradığınız o adamı biliyorum...Dünyanın en mesut adamı olduğunu hem ben gözlerimle gördüm hem kendisi söyledi...Biraz zahmetli olacak ama şu dağa çıkarsanız orada küçük bir kulübede kendi halinde yaşadığını görürsünüz...Ona derdinizi söyler,çaresini öğrenirsiniz" der... Askerler bu sevinçli haberden sonra zor ve zahmetli de olda dağa tırmanırlar ve adamın küçük kulübesine gelirler...Sevinçle adama konuşmaya ve dertlerini anlatmaya başlarlar...En sonunda adamdan çok küçük bir ricaları olduğunu ve bunun karşılında kendisine büyük hazineler sunacaklarını söyler ve heyecanla ve sevinçle adamın kendilerine vereceği o gömleği beklerler... Bütün bu olanları ve konuşulanları şaşkınlık içinde dinleyen memleketin "en mutlu adamı" başını sağa ve sola hafifçe sallayarak; "...AMA BENİM BİR GÖMLEĞİM YOK Kİ!.." DER... Peki mutlu olmak için sizin neyiniz var?... VEYA NEYİNİZ YOK?....
  14. Ormanda 4 Gün Geçirdi

    Ormanda 4 Gün Geçirdi17 Temmuz 2010 Cumartesi Saat 19:00Zihinsel engelli Emir Şahin Avcı, köylüler tarafından ormanlık alanda dere yatağına düşmüş olarak bulundu Mersin'in Silifke ilçesine bağlı Yenisu köyünde dört gündür kayıp olan zihinsel engelli Emir Şahin Avcı (9) köylüler tarafından ormanlık alanda dere yatağına düşmüş olarak bulundu. Arkadaşları ile köy merkezinde oynarken 14 Temmuz Çarşamba günü saat 11:30 sularında kaybolduğu tespit edilen ve o günden beri Jandarma, Orman İşletme Müdürlüğü ve köylüler tarafından aranan küçük Emir, köyün yaklaşık 7 kilometre uzağında orman arazisi içerisindeki bir dere yatağına düşmüş olarak bulundu. KÜÇÜK EMİR'İ KÖYLÜLER BULDU Bu gün sabahın erken saatlerinde küçük Emir'i bulmak için 40 kişilik bir grup Mut ilçesinin Sarıkavak köylünden Yenisu köyüne doğru yola çıktı. Arama çalışması yaparak yaya olarak Yenisu köyüne doğru gelen grup, küçük Emir'i orman arazisi içerisinde bulunan bir dere yatağında buldu. Önce kucaklarda, daha sonrada traktörle köy merkezine getirilen küçük Emir, buradan da Ambulansla Silifke Devlet Hastanesi Acil servisine getirildi. Yapılan müdahalelerin ardından Emir Şahin Avcı'nın genel sağlık durumunun iyi olduğu bildirildi. İLK BULUNDUĞUNDA ÖLÜ OLDUĞU SANILDI Umutların tükendiği anda Emir Şahin Avcı'yı bulduğumuz için çok mutluyuz diyen Sarıkavak köylüleri, "Dört gündür yapılan arama çalışmalarına bizde Sarıkavak köylüleri olarak aralıksız katıldık. Ümitlerimiz tükenmeye başlamıştı. Küçük Emir'in artık kaçırılmış olduğunu düşünüyorduk. Ama bu gün öğleden sonra kayıp çocuğumuzu bulduk. Yenisu köyüne yaklaşık 7 kilometre uzaklıkta bulunan Yağlar mevkiinde arama çalışmalarımıza devam ediyorduk. Bir dere yatağının içerisinde sessiz bir şekilde yatan bir çocuk gördük. İlk yanına vardığımızda gözleri kapalı ve sessiz duruyordu. Bizim seslerimizi duymuş olacak ki gözlerini açtı. Bitkin, aç ve susuz olduğu görünüşünden anlaşılıyordu. Hemen orada birazcık su içirdik. Sarp ve ormanlık bir arazide yaya olduğumuz için önce kucağımızda daha sonrada traktörle köye taşıdık. Sonrasında da Ambulans ile Silifke Devlet Hastanesine getirdik" şeklinde konuştular. Küçük Emir'in hastanedeki ilk isteği ise dondurma oldu. Bunun üzerine yakınları hastaneye onlarca dondurma getirdi. Yakınları ise bir birine sarılarak sevinç gözyaşı döktüler. IHA
  15. Gaziantep Sağlık Müdürlüğü'nün 30 engelli personel alımı yapacağı, başvuruların, 20 Temmuz 10 Ağustos tarihleri arasında İl Sağlık Müdürlüğü Personel Şubesi'ne yapılacağı bildirildi. Sağlık Bakanlığı ilk defa devlet memurluğu yapacak adaylar için 2 bin özürlü personel alacak. Bu kapsamda Gaziantep İl Sağlık Müdürlüğü bünyesinde çalıştırılmak üzere 30 özürlü personel alımı yapılacağı belirtildi. İl Sağlık Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada, başvuruların, 20 Temmuz ve 10 Ağustos tarihleri arasında İl Sağlık Müdürlüğü Personel Şubesi'ne yapılacağı kaydedildi. Başvuru yapacak adayların yüzde 40 oranında özürlü olması gerektiği ifade edilerek, adaylardan sağlık kurul raporu isteneceği vurgulanan açıklamaya göre; başvuru yapacak adaylardan, 657 Sayılı Devlet Memurları Kanun'un değişik 48. maddesinin (a) bendinin 7. fıkrası hariç bu maddede belirtilen şartları taşıması gerekiyor. Kadrolar için istihdam yerlerinden sadece bir ile başvuru yapılacak. Yapılacak sınav neticesinde başarı puan sıralamasına göre ile ayrılan kadro sayısı kadar atama yapılacak. Gaziantep Güncel Gazetesi - Güncel Haberin Adresi
  16. Engelli Vatandaşlara Yeni Umut

    ALANYA Engelsiz Yaşam Gönüllüleri Derneği Başkanı Levent Benal, önceki gece Kanal D'de yayınlanan Okan Bayülgen'in sunduğu, "Disko Kralı" adlı programa katıldı. Gece saat 00.30'da başlayan programda konuşan Benal, "Biz Alanya'ya Pediatrik Lokomat cihazı (Bazı nörolojik hastalıklar, kafa travması, inme ve omurilik yaralanmalarında kaybolan yürüme yeteneğini, robotik yürüme sistemi ile tekrar kazandırabilen cihaz) alınması için o programa katıldık. İsviçre'den Hemşireler Derneği'nden Gönül Dağ adlı bir bayan, programa telefonla katıldı. Kendi çalıştığı hastanedeki o cihazın yenileneceğini söyleyerek eski cihazın ise Alanya'ya verilmesi konusunda çalışma yapma sözü verdi. Tabi ki İsviçre'den cihazın gelip gelmeyeceği kesinleşmedi. Ancak bu yönde kendisinin çalışma yapacağı ve gelmesi konusunda hastane yönetimiyle irtibat kuracağını bildirdi. Programın ardından yüzlerce destek telefonu da aldık. Bu konuda mutluyum. Biz amacımıza kısmen de olsa ulaştık. Derneğimizin tanıtımını ve çalışmalarını anlatma imkanı bulduk. Bu programa çıkmamızı sağlayan Okan Bayülgen'e teşekkür ediyorum" dedi. Engelli vatandaşlara yeni umut - Yeni Alanya Gazetesi
  17. Mutlu Olmak İçin Neyiniz Var?

    Duymammı kuşum duydummmmmmmmm canım gel bi kucaklıyım seni zamanın ayırıp okuduğun için ben teşekkür ederim tatlım
  18. Felçlileri Sevindiren Buluş

    Felçlileri Sevindiren Buluş17 Temmuz 2010 Cumartesi Saat 13:03'Rex' adındaki alet iki bacak yerine geçiyor, merdiven, yokuş çıkıyor, yol yürüyor Rex’ adıyla geliştirilen mekanizma felçlileri yürütüyor. Alet iki bacak yerine geçiyor, merdiven, yokuş çıkıyor, yol yürüyor. Küçük bir elektrik motoruyla çalışıyor. Kullanımı son derece basitİki İngiliz bilim adamı, felçlileri yeniden ayağa kaldıracak bir buluşa imza attı. Richard Little ve Robert Irving tarafından geliştirilen “Rex” isimli cihaz görünüşüyle ünlü film Robocop’u hatırlatıyor. 38 kilogram ağırlığındaki cihazın içinde pille çalışan küçük bir elektrik motoru var. Bacakları tutmayan kişi katlanarak, sandalye benzeri bir şekil alan cihazın üzerine oturuyor. Ardından Rex’in bacakları dikleşiyor ve hastayı ayakta tutuyor. Kol üzerindeki tuşlar ve kumanda kollarıyla cihaz hareket ediyor. Hastayı yormayan ve kullanımı gayet basit olan Rex, merdiven çıkıp inmekte ve yokuşlarda da herhangi bir sorun yaratmıyor. Little ve Irving’in yedi yıl önce birlikte bira içerken tasarladıkları ve ilk planını bir bardak altlığına çizdikleri Rex’in seri üretimine yıl sonunda başlanacak. Cihazın satış fiyatının ise 97 bin 200 sterlin (yaklaşık 230 bin TL) olması bekleniyor. Irving, bu cihazla ilgili olarak “Little’ın da benim de annelerimiz tekerlekli sandalye kullanıyor. Bu sayede tekerlekli sandalyedekei insanların karşılaştıkları zorlukları çok yakından gördük ve yaşadık. Rex’i tasarlarken de bu zorluklara çözüm bulmayı amaçladık” dedi. Cihazı ilk deneyen ise beş yıl önce bir trafik kazası geçiren ve doktorların “bir daha yürüyemeyecek” dediği Yeni Zelandalı Hayden Allen oldu. Allen, Rex’i kullandıktan sonra “Attığım ilk adımı ve tekrar yürüdüğümü gördüğüm anı hiç unutmayacağım. İnsanlar bana ‘önüne bak’ diye bağırıyordu ama ben gözlerimi yeniden yürüyebilen ayaklarımdan alamadım” diye konuştu. Felçlileri sevindiren buluş Sağlık Haber7 haber7.com - Güncel Haberler, Son dakika haberleri - Bu noktada haber var
  19. Ben Yaşadıklarımın Hiç Birini Unutmam...

    Paylaşım için teşekkürler canımcım güzel bir şiirdi
  20. Doğum Gününüze Göre Hangi Renksiniz ? ..

    Tam olarak anlatmasada yarı yarıya,,,,, Buarada dikkatimi çeken erkeklerin genelide beyazmış bizim sitenin erkekleri beyaz rengi gibi asildirde ondanmı acaba....
  21. Voleybolda İşitme Engelli Milli Takımı...

    engelliler gerçektende son yıllarda spor aktifitelerinde çok güzel yerlere geldiler ve başarması güç olan başarılara imzalar attılar buda insanlara engellilerin neleri başarabileceklerinin en güzel kanıtıdır bence voleybol dalında kurulacak bu takıma şimdiden gönülden başarılar diliyorum..... paylaşım için teşekkürler Zeynep...
  22. Limon suyu ve Sarımsak mucizesi

    Sarımsağın faydaları tartışılmaz bile bencede doğal antibiyotik fakat omurilik felçlileri genel problemi düşük tansiyon olunca bize uygun değil sanırım:ofya: ancak güzel bir paylaşımdı teşekkürler Can..... Zeynebim kuzum hele sen bunu denemeyi aklının ucundan bile geçirme biz sana 1 gram kilo aldıralım diye uğraşırken sen elindende olma kuzum
  23. Engelleri Kaldıran Robot Bacak...

    gerçekten süper bir cihaz ama şimdilik çok uçuk bir fiyat bu ilerde fiyatı düşerse neden kullanmayalım
  24. İnanıyor musun?

    biri her zaman yaptigi gibi sac ve sakal trasi olmak için berbere gitti. Onunla ilgilenen berberle güzel bir sohbete basladilar. Degisik konular üzerinde konustular. Birden ...Allah ile ilgili konu acildi…Berber: ” Bak adamin, ben senin söyledigin gibi Allah’in varligina inanmiyorum.” Adam: ” Peki neden böyle diyorsun?” Berber: ” Bunu açiklamak çok kolay. Bunu görmek için disariya çikmalisin. Lütfen bana söyler misin, eger Allah var olsaydi, bu kadar çok sorunlu, SIKINTILI;, hasta insan olur muydu, terkedilmis çocuklar olur muydu? Allah olsaydi, kimse aci çektirmez, birbirini üzmezdi. Allah olsaydi, bunlarin olmasina izin verecegini sanmiyorum…” Adam bir an durdu ve düsündü, ama gereksiz bir tartismaya girmek istemedigi için cevap vermedi. Berber isini bitirdikten sonra adam disariya çikti. Tam o anda caddede uzun saçli ve sakalli bir adam gördü. Adam bu kadar daginik göründügüne göre belli ki tras olmayali uzun süre geçmisti. Adam berberin dükkanina geri döndü. Adam: ” Biliyor musun ne var, bence berber diye birsey yok” Berber: ” Bu nasil olabilir ki? Ben buradayim ve bir berberim.” Adam: ” Hayir, yok. çünkü olsaydi, caddede yürüyen uzun saçli ve sakalli adamlar olmazdi.” Berber: ” Himmm… Berber diye birsey var ama o insanlar bana gelmiyorsa, ben ne yapabilirim ki?” Adam: ” Kesinlikle dogru! Püf noktasi bu! Allah var, ve insanlar ona gitmiyorsa, bu gitmeyenlerin tercihi. Iste dünyada bu kadar çok aci ve keder olmasinin nedeni! Alıntı...
  25. İnanıyor musun?

    ben teşekkür ederim:)