Dogru_Yol

Üye
  • İçerik sayısı

    1.928
  • Katılım

  • Son ziyaret

  • Days Won

    20

İletiler bölümüne Dogru_Yol kullanıcısının eklediği dosyalar


  1. <iframe src=http://egonomik.com/player/?id=44&w=507&h=440&bg=FFFFFF width="507" height="440" scrolling="no" border="0" frameborder="0"></iframe>

    Sabahları uyanırken zorlanıyormusunuz?.İşinizin çok zor olduğundan,yorulduğunuzdan şikayet mi ediyorsunuz .? ´Belim ağrıyor,kollarım yoruldu bıktım...´diyenler bu videoyu izledikten sonra bir kez daha düşünsünler.!

    İki Kolu olmayan bu kadının,ayakları ile sağlam bir insanın bile zorlanacağı işlerin üstesinden gelmesi; azmin elinden hiç bir şeyin kurtulamayacağının bir örneğinden öte, ispatıdır...

    İzlerken kendi adıma:her yeni bir güne daha iyimser bakacağıma,daha güçlü ve daha başarılı olacağıma dair söz verdim.

    Elleri ve ayakları olmayan Nick Vujicic´i unutmamız mümkün değil.Kolları ve bacakları olmadan doğan ve yaşama azmi ile tüm dünyaya örnek olan Nick´in bir seminerdeki videosunda söylediği sözlerini hiç unutmadım.Seminerde yüzü koyun yere düştü ve şu sözleri ile milyonları ağlattı:

    ´Yolda giderken düşersem şu şekilde.Siz ne yapardınız ?Ayağa kalkardınız.Herkes biliyor ayağa kalkmasını.Çünkü bu iş yürümekle alakalı başka yolu yok.Ama bazı zamanlar hayatta yere düştüğünüzde ayağa kalkmanın çok zor olduğunu hissedersiniz. Umutsuz olduğunuzu düşünürmüsünüz.?Ben burada yüzü koyun düştüm ve benim ne bacağım nede kollarım var.Benim için ayağa kalkmak imkansız olmalı,ama değil.Görüyorsunuz ki ayağa kalkmayı 100 kez deneyeceğim ve her defasında başarısız da olsam,ayağa kalkmayı başaramasam da ayağa kalkmayı denemekten vazgeçecekmiyim.Hayır.! Tekrar,tekrar ve tekrar deneyeceğim.Bu benim için son olmayacak.Önemli olan nasıl bitirecek olduğunuzdur.Zorluğa yenik mi düşeceksiniz,ayağa kalkmanın kesin bir yolunu bulacaksınız....´

    İşte bu sözler ile azmin ve başarının en güzel örneğini bize gösteren Nick Vujicic ve beraberinde hayata tutunmamızı sağlayacak iki kolu olmayan kadının azmi hepimizin ders çıkarmasını sağlayacak.

    Hayatımızda önümüze engeller çıksa bile o engelleri aşacak gücü içinizde her zaman hissetmeniz dileğimle....

    Yazı :Semra

    Kaynak Kişisel Başarı


  2. 3390.jpg

    Kocaeli'nde engelli istihdamı için birkaç kuruluşla ortaklaşa kurulan Bizimköy Engelli Üretim Merkezi, kaliteli ürünleriyle Avrupa pazarlarına girmeyi başardı.

    Engellilerin diktiği elbiseler artık Avrupa ülkelerine ihraç ediliyor.

    Engelli vatandaşlara istihdam sağlamak amacıyla Kocaeli Büyükşehir Belediyesi'nin Kocaeli Valiliği, Kocaeli Sanayi Odası, Kocaeli Üniversitesi, Türk Anneler Derneği, İstanbul Milletlerarası Lions Kulübü Derneği işbirliği ile 2005 yılında kurduğu Bizimköy Engelli Üretim Merkezi, 2006 yılından bu yana aktif olarak üretim yapıyor.

    Sanayide istihdamı mümkün olmayan engellilerin üretime katkıda bulunması için kurulan Bizimköy Üretim Merkezi, İzmit Akmeşe yolu Karaabdulbaki Köyü'ndeki 72 dönüm alan üzerinde yer alıyor. Merkezde çalışan 56 engelli vatandaş üretmenin, başarmanın ve kazanmanın mutluluğunu yaşıyor.

    80 TON MANTAR

    Altı aylık eğitimden geçen engelliler başarılı oldukları bölümlerde üretim yapıyor. Tesiste konfeksiyon, mantar, seracılık, tavşan yetiştirme, fason iş bölümü, mozaik, açık arazi meyve ve sebze yetiştiriciliği ve arıcılık gibi bölümlerde üretim yapılıyor. Yıllık 80 ton mantar üretiminin gerçekleştiği tesiste çiçek yetiştiriciliği ve organik tarım da yapılıyor. 20 dönüm arazide ceviz, 5 dönüm arazide de elma üretimi gerçekleştiriliyor.

    Yedi ayrı dalda ürün ortaya koyan merkez, kaliteli üretimiyle yurtdışı pazarında da yerini almaya başladı. İş elbisesi üretimi ile başlayan konfeksiyon bölümü şimdilerde özel bir firmaya fason iş yapıyor. Engellilerin diktikleri kaliteli elbiseler yurtdışına ihraç ediliyor. Yılda 200 bin elbise Avrupa'dan dağıtılarak tüm dünyada satışa sunuluyor.

    Bizimköy Üretim Merkezi Genel Müdürü Hüsnü Bayraktar, yurt dışından aldıkları teklifleri değerlendirerek ihracata başladıklarını söyledi.

    Konfeksiyon ürünlerinin kaliteli olduğunu dile getiren Bayraktar, "Ürünlerimiz kaliteli olmasının yanında cazip fiyatlara satılıyor. Bu yüzden ihracat için talepler geldi. Engellilerimizin ürettiği elbiseleri tüm dünya giyiyor." dedi

    Kaynak.haberler.com


  3. Geçtiğimiz hafta köşemizde Türk Hava Yolları’nın Halkla İlişkiler Müdür Vekili S.Ekrem Şirin isimli şahsın Türkiye Hentbol Federasyon Başkanı‘na resmi bir yazı yazarak kendilerini eleştiren mektubunun, Türk Hava Yolları tarafından “SEVİYESİZ” bulunduğundan dolayı cevap verilmeye değer olmadığını sizlerle paylaşmıştık. Ve maalesef paylaşacaklarımızın bu kadar olmadığı mesajı ile satırlarımıza son vermiştik.

    Kaldığımız yerden devam edecek olur isek;

    2009 yılında Türk Hava Yolları, Türkiye Milli Paralimpik Komitesi’ne bir yıl için 25 bin TL tutarında ücretsiz bilet vererek sponsor oldu. Bunun karşılığında da TMPK ve yönetim kurulu üyeleri, THY’nın ilgili bölümünün hazırladığı ilanı bir yıl boyunca muhtelif tarihlerde; gazetelerde, Tenis ve Golf dergilerinde tam sayfa “ücretsiz ilan” olarak yayınlanmasını sağladı. TMPK yalnız gazete ve dergilerde değil, web sitesinde ve organize ettiği uluslararası turnuvalarda da Türk Hava Yollarını spor salonlarında, basın toplantısı ve bültenlerinde “Ulaşım Sponsoru” olarak öne çıkardı.

    Sadaka gibi yanıt!

    Daha sonra TMPK Başkanı Eylül 2009‘da THY Genel Müdürü; kendini Atatürk ve Turgut Özal’dan sonra ülkemizde üçüncü devrimci olarak ilan eden Doç. Dr. Temel Kotil’e bir mektup yazarak, kendilerinin verdiği 25 bin TL desteğin çok üzerinde yapılan reklamları belgeleri ile kendisine sundu ve 2010 yılı için bu sponsorluğun devam etmesi konusunu dile getirdi.

    Aradan 4 ay geçti, Türk Hava Yolları’nın Halkla İlişkiler Bölümü’nden bir bayan Türkiye Milli Paralimpik Komitesi’ni arayarak desteklerinin 2010 yılında devam edeceğini ancak 25 bin TL yerine 12.500 TL‘lık ücretsiz bilet verebileceğini söyledi. Bunun üzerine Türkiye Milli Paralimpik Komitesi başkanı, aynen Hentbol Federasyonu Başkanı’nın kullandığı deyimle sadakaya ihtiyaçları olmadığını belirterek bu sponsorluğu geri çevirdi.

    Türk Hava Yolları’nın üst kademe yöneticileri belki de sadece bugünü düşündükleri için, belki de Paralimpik Oyunları’nın ne anlama geldiğini bilmedikleri için böyle bir yol seçtiler. Ancak “SAYGISIZLIK” bu konuda da kendini gösterdi. Bir kurumun Genel Müdürüne, diğer bir kurumun başkanı tarafından yazılan yazıya Halkla İlişkilerde görevli bir memur telefonla cevap verdi. Allah’tan şu eleştirilerimizi bir mektupla THY‘na bildirmedik. Yoksa bizde S.Ekrem Şirin denen bu şahıs tarafından “SEVİYESİZ” damgasını yiyecektik.

    Son günlerde elimden düşürmediğim bir kitaptan küçük bir alıntı ile satırlarımı noktalamak istiyorum:

    “Önlerine sözün özünü koyun ki okusunlar, anlaşılır biçimde koyun ki takdir etsinler, canlı biçimde koyun ki hatırlayabilsinler ve hepsinden önemlisi doğru olarak koyun ki ışığını takip edebilsinler."

    Yavuz Kocaömer

    Kaynak