k@lpsizim_85

Ayyy gıcıkkkk allahım biran önce sıfa versinki 8 seneyi unutur ve ondan sonra yeni hayatının yeni saniyelerini dakikalarini saatlerini gunlerini aylarını senelerini saymaya başlarsın... Ne kadar zorda olsa bu hayatı yaşamak ama bilki herseyin bir ödülü vardır her zorluğun kolayı her kötünün iyisi gibi.. Biliyorum bu hayatındaki en kötü beni tanıdın gün... he he tabe bunu sen diyan ama ben kendimi bu hayatının ödülü olarak görüyom obur x benim gibi gıcıkı bulamazsın çünküm... :) Sana takılmadan yapamıyorum ya canım arkadaşım butun güzellikelr seninle olsun..

Bence öncelikle bu federesyonlardaki yönetim derneklerdeki yönetimler sıkılassın bu tarz yazılar vs olmıcak gereken yardım gereken yere ulasmıs olcak yardımlar çok yardımsever bir ulkede yasıyoruz ama derneklerdeki federesyonlardaki yönetimler sıkı olmadığı için kendini bilmez kişiler ceplerini dolduruyorlar.. Öncelikle kurumların yönetimleri sıkılastırılsın.

Hastalımın ilk yıllarında psikologla görüşmedim ama ilaç vermişlerdi gecirdiğim ameliyatların depresyonundan kurtulmam için yada şöyle söleyeyim 6 ay ömür verdikleri için uyusupta ölsün diye ama zamanla bende farklılık gösterdi için ilaçlar ailem tarafından kesildi ve ben normal hayatıma dönüm. 2.kez fizik tedavi görürken Can ve Ahmet arkadaşım gibi 5 dk. görüşmüştüm Can arkadaşımıza denilen şey denilmişti Senin psikolojin benimkinden bile iyi diye. 3.sü de Ameliyat sonu yoğum bakımda yatacağımı doktorum kendisi söyleyemediği için bir psikolog doktoruyla beraber söylemişlerdi... En buyuk psikolog doktorlarım ailem ve etrafımdaki dostlarım..

Annemle konusur hoşlandığım seyleri beni eğlendircek seyleri yaparım buda genellikle kardeşlerimle dısarı çıkmak olur...

Benim 12 sene oldu ilk zamanlar boynumu oynatamıyor oturmayı bırakın oturma dengem dahi yoktu zamanla bu hareketlerimi geri kazandım suanda rahatca oturabiliyor , transferlerimi yapabiliyor wolkırda yuruyebiliyorum. Seviyem t- t-3... Konu için tşkler..

Çok sağolun arkadaşlar evet kıdam tazmınatımı alıp işten ayrılmam çok doğru ama tekerlekli sandalyede olan kişi çalışmıcakmı bu bu demek oluyor.. Aklım çok karışık .. Zaten hiç bir şekilde geri iade istemiyorum.. suanda gelişmeleri bekliyorum..

İşkur İstanbul genel ve ilçelerine ait adres ve telefon bilgileri İstanbul İl Müdürlüğü Hacı Mimi Mah. Lüleciler Cad. No: 4 Beyoğlu/İSTANBUL Tel. Kodu:212 Santral : 249 29 87 / 3 hat Faks: 249 08 61 Bahçelievler Şube Müdürlüğü Şirinevler Mithatpaşa Cad. 1. Sok. No:37 Bahçelievler/İSTANBUL Tel. Kodu:212 Santral : 551 41 75 - 503 45 49 - 551 33 38 - 503 12 38 İşsizlik Sigortası: 503 12 54 Faks: 503 45 49 Yetkili Olduğu İlçeler : BAHÇELİEVLER-AVCILAR-KÜÇÜKÇEKMECE-GÜNGÖREN Bayrampaşa Şube Müdürlüğü Abdi İpekçi Cad. Özel İdare İş Merkezi No:150/1 Bayrampaşa/İSTANBUL Tel. Kodu:212 Santral : 480 05 19 - 480 05 20 Faks: 612 44 38 Yetkili Olduğu İlçeler : BAYRAMPAŞA-EYÜP-GAZİOSMANPAŞA-BAĞCILAR-ESENLER Eminönü Şube Müdürlüğü Hacı Mimi Mah. Lüleciler Cad. No: 4 Beyoğlu/İSTANBUL Tel. Kodu:212 Santral : 243 76 12-13 Faks: 243 76 93 Yetkili Olduğu İlçeler : EMİNÖNÜ-FATİH-BEYOĞLU-ZEYTİNBURNU-BAKIRKÖY Kadıköy Şube Müdürlüğü Fahrettin Kerim Gökay Cad. No:7 Kadıköy/İSTANBUL Tel. Kodu:216 Santral : 418 34 55 - 418 34 57 Faks: 418 34 35 Yetkili Olduğu İlçeler : KADIKÖY-ÜSKÜDAR-BEYKOZ-ADALAR Pendik Şube Müdürlüğü Adnan Menderes Bulvarı No:11 Pendik/İSTANBUL Tel. Kodu:216 Santral : 354 22 91-92 Faks: 390 84 76 Yetkili Olduğu İlçeler : PENDİK-KARTAL-MALTEPE-TUZLA Şişli Şube Müdürlüğü Abidei-hürriyet Cad. Palazoğlu Sok. No:10 Şişli/İSTANBUL Tel. Kodu: 212 Santral : 291 09 25 - 234 68 04 - 234 68 05 - 234 68 06 Faks: 291 09 24 Yetkili Olduğu İlçeler : ŞİŞLİ-BEŞİKTAŞ-SARIYER-KAĞITHANE Ümraniye Şube Müdürlüğü Atatürk Mah. Alemdağ Cad. Muhtar Sok. No : 9 Ümraniye/İSTANBUL Tel. Kodu:216 Santral : 523 90 26 (Pbx) Faks: 523 90 25 Yetkili Olduğu İlçeler : ÜMRANİYE-SULTANBEYLİ-ŞİLE Büyükçekmece Şube Müdürlüğü Fatih Mah. Kalyon Sok. No:5 Büyükçekmece/İSTANBUL Tel. Kodu:212 Santral : 883 80 44 - 883 80 45 - 883 80 47 Faks: 883 80 43 Yetkili Olduğu İlçeler : BÜYÜKÇEKMECE-ÇATALCA-SİLİVRİ

Özel bir şirkette 2007 senesinden beri çalışıyorum. Şirket farklı bir yere taşındığı için taşınılan yerde 2. katta olduğundan dolayı beni işten çıkartıyorlar. Yasaya göre işveren işçisine uygun yer temin etmeli ama benim şirketim kolayı kaçıp beni işten çıkartıyor.Hukuken neler yapabilirim. Engelli kadrosunda çalışyordum , Araaştırmalarıma göre şikeyette bulunursam %100 iş iadem olacağını söylüyorlar. Ve tazminatımı vercekleri için bu süreçte tazmınat farklımı işlenmeli işe girerken özel sigorta evraklarını doldurmuşlardı ama 2 sene boyunca özel sigortamla ilgili bir bilgi vermediler tazminatta bunun bir farkı olacakmı. İşten çıkartığı için bana iş bulmasıda gerektiği doğrumu beni bilgilendirirseniz sevinirim. Teşekkürler...

Bu bilgi güzel oldu ya bu sene kpss gircektim ama bu tarz soruların olduğunu bilmiyordum... Alemlik bir ülkede yasadığımızı yine kanıtlamışta olduk..

Bence aküler bitebilir.. sandalye beton bir zemindemiydi.. Bana da olmustu çünkü uzun zaman kullanmamıştım aküllü sandalyemi sıfır aldığımız aküler bitmiş durduğu yerde ama yinede bir tamirciye sor illaki aküllü sandalye tamircisi olması gerek değil araba tamirciside olabilir benim aküllü sandalyeme hep araba tamircileri bakmıştır birşey olduğunda..

Burası Türkiye deyince benim aklıma kanunları es gecen , Kanunsuz çalışan Sahtekarlık arsızlık adilik bunlar geliyor aklıma.. Bazen üzülüyorum şu ülke için kanlarını canlarını veren büyüklerimize atalarımıza nasılda sızlardır kemikleri.. Can'a da katılıyorum.. Maç olayına.. Birde gerçekten tekerlekli sandalyede olupta bu tarz işleri yapanlar var onlara ne demeli ya.. Artık ülkemdeki hiç bir olaya şaşırmıyorum..

Paylaşım için tşkler Ahmet bende sadece fragramını izledim ve hikayesini biliyorum çok etkiliyici bir filme benziyor ama bir fırsat bulup izleyemedim.. Daha Önce http://www.omurilikfelclileri.com/forum/Sinema-f137/Kiz-Kardesimin-Hikayesi-My-Sisters-t5596.html paylaşmıştım.. Bu film mi?

Bende hatırlamıyorum küçüklüğümde bu tarz seyleri .. bize hep tabağındakini bitirmesen peşin sıra gelir yada ağlar derlerdi. Türk kahvesi içme yoksa kararırsın.. Ağlama çirkinleşirsin vs derler dururlardı...

Bu başlığı duyunca hiç şaşırmadım..

Güzel anket olmuş ellerine sağlık ama bazılarında hepsi seçeneğide olsaydı keşke mesela benim aile bireylerimin hepsi bana çok destekci..

Alper suanda bu konuyla ilgili yeni bir gelişme var mı bir avukata vs danıstınmı eğer danışmadıysanız size bir öenrim olcak..

Bazı engelliler ya da yakınları, sakatlığı gizleme eğilimindeler. Örneğin, engelli evladını dışarıya çıkartmama gibi... Dizaltı protezi kullananların sürekli pantolon giymesi gibi... Elinde spastisite olan elini cebine sokması gibi... 1. Neden engelilik gizlenmeye ihtiyaç duyulur? Engelli gizlenirse, engelli olmayanlar bize yabancılaşmazlar mı? Bu yolla, "sağlam görünme gereksinimi tatmin edilir?

Hep sölüyorum bu tarz haberleri okudukca ne kadar geride kaldımızı halen engelliler için yerlerin açıldını duymak bana acı veriyor.. Bunlar çoktan yapılmalı ve şuanda şu engelli şu merkezde aldığı eğitim tedavi sayesinde çok iyi durumda haberleri duymamız lazım.. Paylaşım için tşkler..

Vatan arkadaşımızın dediklerine katılıyorum azim kararlılık sabır ve en başta sevgi olduğu sürece herşeyin üstesinden gelinebilir... İnş Abubekirdeki azim yaşama sevinci tüm hasta engelli olanlara örnek olur az da olsa azim gücü versin..

Eski başkanlarımızdan Özhan Canaydın'ın vefat haberi bizleri derin bir üzüntü içerisine sokmuştur.Yüreği her daim Galatasaray sevgisiyle çarpan ve her koşulda Galatasaray için elinden geleni yapmaya çalışan Merhum Özhan Canaydın'a Allah'tan rahmet,kederli ailesine,sevenlerine,yakınlarına ve camiamıza sabır ve baş sağlığı diliyoruz. Cenazesi 24.03.2010 Çarşamba günü Mudanya'da Organize Sanayi Bölgesi Camii'nde öğle namazına müteakip kılınacak cenaze namazından sonra Mudanya'da aile kabristanına defnedilecektir.Vasiyeti gereği büyük bir cenaze töreni istememesinden dolayı sade bir törenle toprağa verilecektir.

Engelsiz Hayat Sistemi, engelli yakınlarının en büyük kaygısı olan 'ben vefat ettikten sonra engelli yakınım ne olacak' ve engellilerin en büyük kaygısı olan 'bana bakan yakınım vefat ettikten sonra ben ne olacağım' sorularını ortadan kaldıran bir sistemdir. İnternet sayfasından merak ettiniz bilgiye ulaşabilirsiniz.. http://www.engelsizhayatsistemi.com/ www.engelsizhayatsistemi.com

Türkiye de ilk ve tek olarak çalışmalara başlayan, 4 yıllık bir araştırma ve sistemleştirme çalışmasının ardından hayata geçirilen ve fikri ve sistemin işleyiş hakları Adem KUYUMCU ya ait olan ENGELSİZ HAYAT SİSTEMİ merkezinde çalıştırılmak üzere elemanlar alınacaktır. Öncelikle Engellilere iş imkanı sağlanacaktır ancak bu konuda çalışmak isteyen ve kariyer yapmayı hedefleyen her adayın başvurusu kabul edilmektedir. *En Az Lise mezunu *Ofis araç gereçlerini iyi kullanabilen (Bilgisayar, Faks,Telefon,İnternet, e-posta) *İletişim ve ikna yeteneğine sahip *Düzgün ve akıcı konuşabilen *Tercihen Engellilerle ilgili sosyal bir projede çalışmış *Tercihen sigortacılık konusunda çalışmış ve seminer, kurs ve eğitim almış *Pozisyona göre maaşlar farklıdır, Ortak haklar; Maaş + Sigorta + Yemek + Mavi akbil -Sekreter ( Ref; Skr) -Yönetici asistanı (Ref; YA) Seyahat engeli olmayan -Call Center elemanları ( Ref; CE) -Müşteri hizmetleri elemanı ( Ref ; MHE) İstanbul Merkez adresi ; Eski koşuyolu Caddesi No:125 (İbrahimağa Mevkii, Tepe Nautilus AVM yakınında) Kadıköy - İstanbul Anadolu yakasında oturanların başvurmasını rica ederiz. Başvurduğunuz pozisyonla ilgili referans rumuzunu belirterek resimli CV lerinizi yollamanız için ; e-posta ; info@engelsizhayatsistemi.com Faks ; 0216 428 30 98 www.engelsizhayatsistemi.com

Bence bu durum o kadar çok karışıkki benim düşüncelerim sunlar.. Öncelikle kendimi söyleyeyim Babamında elinde engelli olduğu için utanmakmış saklamakmış bunları doğustan bilmiyorum diyeyim.. Babam hep girdiği ortamda şöyle bahsedilirdi adama bak eli yok ama 2 eli olunanın işini yapıyor diye ev ortamındada babamın parmaklarının olmadığını hiç hisetmedik. Okul yıllarımda aa babanın eline ne olmus deyince önce babamın eline bakıyor ve ne olmuş ki derdim.Onlar söleyince fark ederdim babamın parmaklarının olmadığını.. Bundan dolayı sanırım çok sorun etmedim gizlemedimde... Bunda öncelikle ailemin ve etrafımın faydası var onlar beni aa bu sakat millet buna bakarsa ben utanırım düşüncesi tasımadıkları için her ortama götürdüler bensiz bir ortama girmediler tabiki bende aa ben sakatım ne işim var demedim gittim... Hatta kendimle sakatım diye dalga geçmeye başladım... Başımıza sokakta olumsuz birşey geldiğinde başlarım saaktım işte ben sakat işlere bulasırım böyle yaklaşmayın yakar yıkarım der gülmeye başlarız.. Bu gizleme gizlenme geneline bakınca bende 2-3 gruba ayrılıyor. 1.Etraf 2.Aile 3.Kişinin Kendisi 1.Etraf: kendi içinde gruba ayrılıyor. Aslında üzüldüğü için acıyıp hüzünlü gözlerle bakıp engelli dısarı çıktığında ah vah deyip engelli olan kişiye aciz birisin izlemi yaratarak engelliyi ve ailesine gizleme yoluna iten... Bir kısmıda ne işi var evinde otursun deyip engelliyi ve ailesine gizlemeye iten.. Bu tarz davranışlar aileyi ve engelliyi çok etkiliyor engelli engelli akrabasını saklamaya itiyor... Engellisini bir ayıp bir utangac duygusu olarak görüyorlar.Engellide kendini aynı şekilde görüyor.. Karadenizli olarak söylüyorum halen karedenizin bazı kısımlarında etrafdan etkilendikleri için engelli akrabasını dısarıya çıkartmayan çok yer var.. 2: Aile: Engellisinden utanan onları eksik işe yaramaz bir varlık olarak gören aile tipleri.. Yukarıdada bahsettim gibi engellisinden etrafı yüzündne utanıp saklayan gizleyen... Birde tamamen engellisini düşünüp aman sokağa çıkarsa hasta olur aman bir yerine bişi olur deyipte evden cıkartmayıp saklayan tip aileler.. 3: Kişinin kendisi yani engelli : Kişi engelli olunca hayata küsmüş , kendini bir işe yaramaz eskiden yürüdüğüne o gideceği yada yapacağı işi yürüyerek yaptığını şimdi bu şekilde yapmak yada birilerin yardımıyla yapmak zorunda kaldığına içlenip isyan eden ve kendini bir eksik olarak gören dısarı çıktığında ona bakacaklarını onunla dalga geçileceğini sanıp kendini engelini kullandığı cihazı vs saklayıp gizleme ihtiyacı duyan.. Ailesinin görüşleri yüzünden etrafının düşünleri yüzünden olumsuz etkilenip kendini saklayan... Ve mimarı sorunları dert edip ne işim var diyip istemeyerekte olsa kendini eve hapis edip saklayan utanan... Allah'a şükür bu tarz düşünleri ne taşıdım ne taşıttım nede etrafımda gördüm.. Evet olumsuz yönler var ama bu yönlere isyan edip kendimi saklamadım gizlemedim hep bende burdayım dedim... Halende demekteyim bu sandalyede oturdum sürecede diyeceğim..

Yine geç kalınmıs bir uygulama ... İnş bu denilenlerde uygulanılırda bizlede görür ve yasarız. Hep sölerler önerge sunulur kapul edilir yasada geçerli olur ama bu yasayı yapan devletin belediyesi kaymakamlı milli eğitim bakanlığı uygulamaz uğraşmaya değmez deyip es geçer... Yine bu haberler sadece söylemekle kalır...

Ben hayatın önündeyim hayat beni takip etsin ben onu değil... İstediğim hayatı yaşıyorum ne bundan fazlasını isterim hayatımın nede bundan eksiğini.... Yeri gelince acısını yeri gelince mutluluğunu yaşıyorum... Nedendir bilmiyorum kendimi güçlü hisediyorum, Bu hastalı engelli yendiğim için ya etrafım böyle hissetirdiği için... Hayatta hep hayallerim umutlarım vardır gerçekleştire bileceğim hayaller umutlar bunlarıda zamanı geldikce gerçekleştirdiğim için faliyete geçirdiğim için hayatım hep üst statüdedir.Onun için hayatın benim önüme gececiğini beni sürükleyeceğini düşünmüyorum izinde vermiyorum.. Hayattaki hayallerimiz hedeflerimiz ne kadar büyük olursa gerçekleşme oranı yüksek olursa hayatımız o kadar yaşanır ve o kadar tadı olur... Hayattımızdaki hedeflerimiz hep gerçekçi ve büyük olsunki hayat bizi sürüklemesin... Kader deriz ya evet kaderimizi yaşarız ama kaderimize yön vermekte bizim elimizdedir... Eski M.S. 85 ve 165 yıllarında yaşayan bir matemetikçi astronom coğrafyacı olan bir yazarın dediği Dünya evrenin Merkezidir... Bende bunu kendim için derim ki dünyanın merkezi Benim... Hayat hadi yakalasana beni yakalayamaz ki yakalayamaz ki... :) .