k@lpsizim_85

İsomda tanıdığım biri var bu konuyla ilgili daha çok bilgi alabilirim.

iyide dışardan gelenleri kabul etmiyorlarmı ki.

bildiğim kadarıyla ediyoRlar sen katılmak istiyorsan muammer kaydını yaptır.

Emre Aşık’tan örnek davranış

Türkiye’de bir ilke imza atarak Zihinsel Engelliler Spor Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi olan Emre Aşık görevini başarıyla yapıyor.

Herkese örnek olacak davranışa imza atan milli yıldız dün sabah İzmir’de zihinsel engelli sporcuların voleyboldaki Türkiye Şampiyonası finallerini izledi.Federasyon yöneticisi Emre Aşık, daha sonra şampiyon olan takıma İzmir Valisi Cahit Kıraç ile birlikte plaketlerini verdi.

Emre Aşık’ı gören sporcular ise milli oyuncuyla bol bol fotoğraf çektirirken mutlu anlar yaşadılar. Zihinsel Engelli Sporcular Federasyonu yöneticisi Emre Aşık’ın, önümüzdeki ay içinde Kütahya’da düzenlenecek olan Türkiye Şampiyonası futbol finallerine de katılarak sporculara destek vereceği öğrenildi. Emre Aşık’ın misyonunu İngiltere’de Peter Crouch, İtalya’da ise Kaka üstleniyor.

Arda ve Emre'den engellilere destek

Galatasaraylı futbolcular Arda Turan ve Emre Aşık, zihinsel engelli çocuklar için düzenlenen etkinliğe katıldı..

Zihinsel Engelli Çocuklar Derneği ile Fun City Eğlence Merkezi'nin 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı çerçevesinde Ataköy Airpot Alışveriş Merkezi'nde düzenlediği etkinliğe katılan Arda ve Emre, zihinsel engelli çocuklarla ayrı ayrı ilgilenerek, onlarla fotoğraf çektirdi.

Çocukların ve aileleri yoğun ilgi gösterdiği sarı-kırmızılı futbolculara, Zihinsel Engelli Çocuklar Derneği Başkanı Sevda Seyrek, birer plaket verdi.

Etkinlikte kısa birer konuşma yapan futbolculardan Arda, her zaman zihinsel engelli çocukların yanında olduklarını belirterek, ''Onlar bizim için çok özeller. Onlar hayatımızın en önemli parçalarıdır. Bizce onların hiçbir engeli yok. Onlarla birlikte olmaktan dolayı çok mutluyuz. Hem maddi, hem manevi onlar için elimizden geleni yapmaya hazırız'' diye konuştu.

Emre de engelli çocukların spor ve benzeri etkinliklerle toplumla kaynaşmalarının sağlanabileceğini anlatarak, ''Onlar bizim için çok önemli ve çok özel çocuklar'' dedi

Devlet Desteğiyle Özel Eğitim Merkezlerinde Eğitim Gören Özürlülerden Yeni Sağlık Raporu İstendi. Raporların Sınırlı Sayıda Hastanede Veriliyor Olması Özürlü Yakınlarını Zor Durumda Bıraktı.

İzmir'de vatandaşlar özel eğitim raporu almak için hastanelerde gece yarısı uzun kuyruklar oluşturmaya başladı. Sıra kapmak için geceleyin hastanelerde gelen vatandaşlar sabah mesai saatine kadar sıra bekliyor. Doktor sayısının yetersiz olması yüzünden az sayıda sıra numarası verildiğini belirten vatandaşlar, 25 -30 kişi arasında yer alabilmek için gecenin ayazında battaniyelere sarılarak uykusuz bir şekilde saatlerce kuyrukta beklediklerini söyledi.

Behçet Uz Çocuk Hastanesi Psikiyatri Bölümü'nde muayene olmak ve Özel Eğitim Raporu almak için saatlerdir sırada beklediğini belirten Muammer Kara (33), diz kapağından rahatsız olduğu halde sıra numarası alabilmek için gece 02.00'de kuyruğa girdiğini söyledi.

Kara, "Yeğenimin muayene olup ilaç alabilmesi için saatlerdir sırada bekliyorum. Benim için işkence oluyor. Bir an önce bu soruna çare bulunsun istiyoruz." dedi.

Birinci sırayı kapmak için işini erken halledip gitmek için saatler öncesinden gelerek sıraya giren vatandaşlar ise özel eğitim raporu almak için geceyi uykusuz bir şekilde hastane önünde geçiriyor.

Özel Eğitimler Kurumları Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Saniye Fıçı, 5378 Sayılı Engelliler Yasası çıktıktan sonra 25. maddeye ek olarak 3 madde daha eklendiğini ve özürlülük ölçüsünün buna göre yüzde 20 olarak belirlendiğini söyledi.

Yüzde 20 tanımı çerçevesinde hastanelerden çocukların tıbbi tanımlarının yeniden yapılmasının istendiğini, özel rehabilitasyon merkezlerinde destek eğitim hizmeti almakta olan çocukların ise hastanelere akın ettiğini anlatan Fıçı, İzmir'de 20 bin çocuğun rapor almak için Karşıyaka Devlet Hastanesinde 1, Behçet Uz Çocuk Hastanesi'nde 2, Ege ve Dokuz Eylül Üniversitesi hastanelerindeki sınırlı sayıdaki psikiyatristlerden rapor almak için velilerinin gece yarısı sıraya girmek zorunda kaldığını söyledi.

Bu durumun düzeltilmesi için Sağlık ve Milli Eğitim bakanlıklarına resmi yazı gönderdiklerini aktaran Fıçı, "İl Sağlık Müdürlüğü ellerinde psikiyatri olmadığı için yapabilecek fazla bir şeylerinin olmadığını belirtti. Bunun yanında ilaç yazdırılamıyor, psikiyatristler yoğunluktan dolayı diğer işlerini yapamıyor. İlaç alımı zorlaştı, olan engelli vatandaşa oldu." şeklinde konuştu.

Türkiye genelinde özel eğitim imkânından yararlanan 190, İzmir'de ise 20 bin özürlü vatandaş bulunuyor.

CİHAN

Türkiye İş Kurumu Nevşehir İl Müdürlüğü tarafından açılan Hasta ve Yaşlı Bakım Kursuna 20 kursiyer katılıyor.

Türkiye İş Kurumu Nevşehir İl Müdürü İlhan Temel yaptığı açıklamada, son yıllarda gelişen teknoloji ile birlikte istihdamda hizmet sektörünün ağırlığının arttığını ve bu nedenle kurumlarının meslek edindirme kurslarına ağırlık verdiğini kaydetti. Bu kapsamda daha önce çeşitli alanlarda kurslar açtıklarını hatırlatan Temel, son olarak Nevşehir Ticaret ve Sanayi Odası ile işbirliğinde Hasta ve Yaşlı Bakım Kursu açtıklarını belirtti.

90 kişinin müracaatta bulunduğu kursa 20 kişinin kabul edildiğini ve 60 gün süre ile devam edecek olan kursa katılanlara günlük 15 TL harçlık verilerek meslek hastalığı ve iş kazalarına karşı sigortalanacaklarını kaydeden Türkiye İş Kurumu Nevşehir İl Müdürü İlhan Temel, kurs sonunda kursiyerlerin aldıkları Milli Eğitim Bakanlığı onaylı sertifikalar ile Özel hastanelerin yanında, hasta ve yaşlı bakım merkezleri ile rehabilitasyon merkezlerinde çalışabileceklerini sözlerine ekledi.

Kaynak: net habercilik

SGK yoğun baskılar sonucunda iki odyolog zorunluluğunu geçici olarak kaldırdı, biyonik kulak ameliyatlarının önü açıldı. Nazlıcan da Bedriye de artık duyabilecek.

İKİ odyolog zorunluluğu getirerek biyonik kulak ameliyatlarını durduran, hastaları sağırlığa mahkum eden Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK), baskılar sonucu geri adım attı, soruna “tek odyolog”la geçici çözüm getirdi. İzmir Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne geçici görevle verilen bir odyologla SGK’nın şekil şartını yerine getirdiklerini belirten KBB Uzmanı Opr. Dr. Levent Olgun, “Koklear implant (biyonik kulak) için sırada bekleyen 40 hastamıza, yeni düzenlemeyle ameliyat şansı doğdu. 30 Nisan’da heyete girecekler, ertesi günü ameliyatlara başlayacağız” dedi. Değişen kararla Nazlıcan Polat (3) da hamileliğinde geçirdiği menenjit nedeniyle işitme engelli olan Bedriye Başak (28) da ameliyat olabilecek.

2009’da ameliyat yok

SGK’nın yayınladığı Sağlıkta Uygulama Tebliği’nde yapılan ve 1 Ocak 2009 itibariyle geçerli olan değişikliklerle; koklear implant sağlık kurulu raporu verenler arasında iki uzman odyoloğun (kişilerin işitme kayıplarını saptayan, işitme kaybının miktar ve cinsini tayin eden ve gerektiği durumlarda rehabilitasyonunu yapanlar) bulunması şart koşuldu. Ancak pek çok merkez “iki odyolog” koşulunu yerine getiremedi, ameliyatlar durdu, hastalar mağdur oldu. SGK’nın şartlarının Türkiye gerçeğine uymadığını savunan hekimler sonunda galip gelen taraf oldu. Baskılar sonucu SGK, 2010 yılına kadar tek odyoloğu yeterli gördü. İki odyolog şartını sağlayamayan merkezlerden biri de Türkiye’de bu ameliyatların en çok yapıldığı İzmir Eğitim ve Araştırma Hastanesi oldu. 2009’da tek hasta bile ameliyat edilemedi, hastalar bekleme listesine yazıldı.

Zorunluluk getirildi

Koklear implant yapılacak hastalarla ilgili olarak getirilen odyolog zorunluluğunun Sağlık Bakanlığı’nın kararı olmadığına dikkat çeken Opr. Dr. Olgun şunları söyledi: “SGK, ikinci odyoloğun 2010 yılına kadar temini şartıyla tek odyoloğa izin verdi. Bu SGK kararı, Sağlık Bakanlığı’nın değil. Yine SGK, Sağlık Bakanlığı’nın yetkisine müdahale ediyor. Yapacak bir şey yok. İl Sağlık Müdürlüğü, geçici görevle Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde çalışan bayan odyoloğu haftada bir gün bizim hastanemize de görevlendirdi. Böylece SGK’nın şekil şartları yerine getirildi.”

SGK’da değişim kararı

SGK’nın değişen kararıyla 2.5 yaşındaki Nazlıcan Polat da hamileliğinde geçirdiği menenjit nedeniyle işitme engelli olan Bedriye Başak da ameliyat olabilecek. 6 yaşındaki ablası Sena koklear implant operasyonuyla işitip konuşmaya başlayan 2.5 yaşındaki Nazlıcan Polat, geçen ocak ayında Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde biyonik kulak ameliyatı geçirecekti. Ancak SUT’taki değişiklik nedeniyle ameliyatı yapılamadı.

SORUNUN ÇOZÜMÜ VAR

Opr. Dr. Levent Olgun, Türkiye’de her yıl 2 bin işitme kayıplı çocuk beklendiğini, implant yapılabilenlerin sayısının ise 800 civarında olduğunu söyledi. Merkezlerinde 1998’den bu yana 250 yetişkin, 630 çocuğa koklear implant ameliyatı yapıldığını, Türkiye’de en yüksek vaka sayısına sahip olduklarını belirten Olgun, odyolog sorununa şu çözümleri önerdi:

“Haftada 5 biyonik kulak ameliyatı yapıyoruz. Yaz aylarında sıcak nedeniyle bazı ameliyatlar yapılmıyor, ya da daza az sayıda yapılıyor. O zaman devamında haftada yaptığımız vaka sayısı 9’a çıkıyor. Odyolog sorunu 2010 yılına kadar çözüldü. Ancak 8 ay sonra yine karşımıza aynı sorun çıkacak. Sağlık Bakanlığı’nda odyolog kadrosu olmasına karşın lisans eğitimi şartı aranıyor. Bunlara uzman diye diploma veriyorlar” diye konuştu.

Hürriyet

Hayrünnisa Gül'ün öncülüğündeki "Eğitim Her Engeli Aşar" kampanyası için ünlü sanatçılar destek verdi

Çocuklar 'Düş Bahçeleri'ni söyledi. Hedef sorunları aşmanın yanı sıra toplumdaki ön yargı engelini de aşmak..

Engellilere duyarlılığı ile bilinen Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün eşi Hayrünnisa Gül'ün himaye ettiği, "Eğitim Her Engeli Aşar" kampanyası dün Çankaya Köşkü'nde düzenlenen programla başladı. Kimi bedensel, kimi de zihinsel engelli 8.5 milyonluk nüfusun öyküleri Çankaya Köşkü'nde, ünlü şovmen Beyazıt Öztürk'ün sunumuyla renklendi. TBMM'nin tek engelli milletvekili olan Lokman Ayva'nın öncülüğüyle başlatılan ve 3 yıl sürecek projenin tanıtımına Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Devlet Bakanı Nimet Çubukçu da katıldı. İki bakan, projeye destek verenlere plaketlerini verdi. SABAH'ın medya ana sponsoru olduğu projeye katılan futbolcu Hakan Şükür, engelli ikizler Fatih ve Burak ile kameralara poz verirken, sanatçı Metin Şentürk, Yıldırım Öcek, Doğa Rutkay ve Fatih Yüksek'in yanı sıra çok sayıda engelli ailesi de Köşk'teydi.

'SÜPERMEN DE BİLİYORDU' Bayan Gül, konuşmasında herkesi empati yapmaya çağırdı ve Süpermen karakteriyle tanınan ünlü aktör Christopher Reeve'in kaza sonucu felç olduğunu anımsattı. Gül, "Eminim kahramanlığın simgesi bir karakteri oynayan Reeve hayatının geri kalanını tekerlekli sandalyede geçireceğini bilmiyordu" dedi. Beyaz, sunumunda yıllarca Ankara Yenimahalle'de yaşadığını belirtip, "Önünden dolaşarak geçtiğim bu mekânın içinde olmak benim için çok değerli. Bu projenin takipçisi olacağım ve bunu Beyaz Şov'a da taşıyacağız" dedi. Beyaz'ın "Ben neden buradayım, çünkü R'leri söyleyemiyorum, Ama söyleyebildiğim 28 harfle ne yaptığın önemli" sözleri de davetlileri güldürdü. Beyaz Ay Derneği'nin de başkanı olan Ayva konuşmasına Öztürk'e yanıt vererek başladı: "Beyaz bile eğitim görmüş, bizler rahat olalım. Sizi kendimize örnek aldık." Ayva daha sonra hayat hikâyesini anlattı: "Komşular annemle babama 'fitre ve zekatımızı siz olmasanız da Lokman'a veririz. Bir kadın bulup evlendirelim' demişlerdi. Ah o günler ne rahattı, sınav derdi yoktu, seçmen derdi yoktu." Beyaz, Ayva'ya, "Hiç keşke o günlere dönsem dediniz mi" sorusunu yöneltti. Ayva, masterin ardından doktora da yapacağını anlattı ve "Ben hep muhtaç olsam bu hayat ne kadar benim olabilirdi ki" dedi.

ŞARKIDA BULUŞTULAR Engelliler Korosu'ndan 5 çocuk, sanatçı Eda Resureccion ile birlikte Sezen Aksu'nun Onno Tunç ile birlikte yazıp bestelediği Düş Bahçeleri'ni seslendirdi. Engelli çocuklar kısa bir çalışmanın ardından kameralar karşısına çıkarken, şarkının dizeleri dinleyenleri ağlattı. İşte o sözler: Yürüyorum düş bahçelerinde / Gördüm düşümden büyük bahçe yok / Yüreğimin kuşları konmuş / Telgrafın tellerine / Neşesi gurbet selamlarından çok / A benim dilsiz dillerim / A benim sessiz ellerim / Yakala saçından tut hayatı / Çevir yüzüne öp öp/ Duruyorum vaktin seherinde / Değiştirdim takvimleri gece yok/ Yüreğimin kuşları konmuş / Telgrafın tellerine / Neşesi gurbet selamlarından çok,

İKİ GÜZEL ÇOCUK Hayrünnisa Gül'ün 'Eğitim Her Engeli Aşar' kampanyasına destek vermesinde 2 çocuk önemli rol oynadı. Bunlardan biri 2 ay önce Moskova ziyareti sırasında tanıştığı Sümeyye Boyacı'ydı. Kolları olmayan Sümeyye, ayak parmaklarıyla yaptığı resmi armağan ettiği Hayrünnisa Gül'ün, Ankara'da Dışişleri konutunda konuğu oldu: Gül, konuşmasında Sümeyye'yi şöyle anlattı: "Güzel kızımızın doğuştan kolları yok ama o ihtiyaçlarının büyük bölümünü kendisi karşılayabiliyor. Ayaklarıyla çok güzel resim yapıyor, tahta boyuyor, hamur açıyor. Sümeyye, 23 Nisan'da yurtdışında sergi açacak. Aynı zamanda başarılı bir yüzücü." Bayan Gül'ü etkileyen diğer çocuk ise Enes Deniz'di. Enes, 2 ay önce Gül'e babası Aziz Deniz'in yardımıyla mail attı ve yardım istedi. Gül, Enes'i şöyle anlattı: "6 yaşında Braille alfabesini öğrenmiş. 4 yıl üst üste sınıf birincisi olmuş. Konservatuvarın piyano bölümünü birincilikle kazanmış. Yüzde 100 absolute, yani her sesi duyabilen bir kulağa sahip." Etkinliğe Cumhurbaşkanı Gül katılmadı ama makam odasından programı izledi.

Projenin başarısı ünlü isimlerin katkısıyla olur

Beyazıt Öztürk çok sayıda dernek ve vakfın, sosyal sorumluluk projesi düzenlediğini ancak çoğunun başlamadan bittiğini bu nedenle insanlardaki yardım duygusunun öldüğünü vurgulayıp, "Hanımefendinin önderlik ettiği bu projenin başarısı, bundan sonraki projeler için de örnek olacaktır" dedi. Cumhurbaşkanı Gül Beyaz'a hak vererek, "Bu tür projeler, sadece devlet tarafından yapılmamalı. O zaman çok resmi bir havası oluyor. Projelerin başarısı, topluma mal edilmesi sizin gibi değerli sanatçıların, sporcuların toplumda tanınmış isimlerin katkılarıyla sağlanabiliyor" cevabını verdi. Gül, üç sene önce Dışişleri Bakanlığı dönemindeki bir anısını şöyle anlattı: "Maillere geç saatlerde bakabiliyordum. Biri, 'Size bu yazıyı ellerimle değil ayaklarımla yazıyorum' diyordu. Böyle bir vurguyu geçmek olmazdı. Valiyi arattım. Çocuğu buldular. Gerçekten de ayaklarını harika biçimde kullanıp yazı yazıyor. Dünyanın her yeriyle haberleşiyor. Hızlı internet bağlantısı istiyordu onu sağladık. Şimdi sizce bu insan engelli mi? Aslında değil. Asıl engelli bir bilgisayarın tuşuna bile basmayı bilemeyen, etrafıyla iletişim kuramayanlar."

'Her şeye göğüs germek zor ben yoruldum'

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün eşi Hayrünnisa Gül'ün himayesine aldığı "Eğitim Her Engeli Aşar" kampanyası Çankaya Köşkü'nde düzenlenen törenle başlatıldı. Cumhurbaşkanı Gül ve eşi, tören sonrası konuklarını, ABD Başkanı Obama onuruna yemek verilen yeni salonda ağırladı. First Lady Gül, konukları ile sohbet ederken "Köşk'e ne zaman taşınacaksınız?" sorusu üzerine adeta içini döktü. Bayan Gül, Köşk'te yapmak istedikleri ve karşılaştığı güçlükleri şöyle anlattı: "Bırakın Köşk'e taşınmayı aslında yapılacak çok iş var. Örneğin Pembe Köşk çökmek üzere. Avusturyalı mimar Holzmeister'ın öğrencilerini davet ettim. Katkı sağlayabileceklerini söylediler. Hatta Avusturya hükümeti de yardımcı olacağını söyledi. Ama şimdilik bekliyor. Ben yoruldum. Her şeye göğüs germek zor. Bir şeyler yapıyorsunuz yanlış yere çekiliyor. Toplumun ikna edilmesi gerekiyor."

'HER ŞEY FARKLI' Bayan Gül, "Çankaya'daki yemeklerin hâlâ Dışişleri Konutu'ndan geldiğini" anımsattı ve şöyle devam etti: "Tüm detaylarla tek tek ilgileniyorum. Her şey dışarıdan görüldüğü gibi değil. Sanılıyor ki biz, (Yapılsın) dediğimizde her şey anında oluyor. Tabii öyle değil. İşin başında durmak gerekiyor. İşte bu oda (yeni düzenlenen salon), ABD Başkanı Obama için yemek burada verildi. Akıllarda bu oda kaldı. Tabii ben duvarına kadar sabah 01.30'a varıncaya dek ilgilendim. Neticede burası benim kendi evim değil. Alıp götürecek de değilim. Buraları temsil makamları. Bakın tören salonu klimaları çalışmıyor. Ve maalesef bu yaz orayı kullanamayacağız."

'İŞLEYEN DEMİR IŞILDAR' Hayrünnisa Gül, sohbet sırasında terlediğini fark ettiği, Cumhurbaşkanı Gül'e masanın altından bir kâğıt mendil uzattı. Ancak Cumhurbaşkanı, ceketinin iç cebinden çıkardığı mendili ile terini silmeyi tercih etti. Cumhurbaşkanı Gül, kampanyanın hedefine ulaşması için şu değerlendirmeyi yaptı: "Sabah törenden önce Hayrünnisa Hanım'a da söyledim. Bu bir görsel şovdan ibaret olmamalı. Üç yıl boyunca takibi yapılmalı. Ölçülebilir bir başarı elde edilmeli. Yeni okullar açılmalı. Okula gitmeyen engelliler evden çıkarılıp eğitimle buluşturulmalı." Metin Şentürk, Cumhurbaşkanı Gül ile tokalaşırken, "Efendim, çok yakışıklı görünüyorsunuz" deyince salon kahkahaya boğuldu. Beyazıt Öztürk ise Gül'e "Nasılsınız..." sorusunu yöneltti. Gül, "Allah'a şükür sağlığımız iyi. İşleyen demir ışıldar. Bazen Cumartesi Pazar evde kalınca kendi kendime iş çıkarıyorum" diyen Gül şöyle devam etti: "Hangi sayfaya baktığınıza bağlı. Bir sayfada çok iyi şeyler oluyor. Öbür sayfada zorluklar var. Ama ben her şeyin daha iyi olacağına inanıyorum." Engellilerin çiçekleri... Kolları olmayan Aleyna, ayak parmaklarıyla, 5 kıtayı temsilen engelli çocukların çiçeklerini, Bayan Gül'e verdi. Aleyna, "Bu çiçekler dünyadaki engellileri temsil ediyor. Sizden isteğim buna iyi bakın" dedi. Müthiş bir yaşama sevinci Eğitim Her Engeli Aşar kampanyasının Çankaya'daki tanıtım toplantısını izlerken zaman zaman boğazım düğümlendi. Özellikle çocuklardan oluşan korodan Sezen Aksu'nun o muhteşem sözlerini, Onno Tunç'un müziğini dinlerken. Törende tam önümde Enes oturuyordu. Enes göremiyor ama okulunda 4 yıl üst üste sınıf birincisi olmuş. Konservatuvarın piyano bölümünü de birincilikle kazanmış. Sonra Sümeyye'yi gördüm, kolları yok ama çocukluğunun bütün renkleri onunlaydı. Koşturup durdu salonda. Yıllardır tanıdığım Metin Şentürk'te gördüğüm özgüveni ve yaşama sevincini hepsinde gördüm. Şimdi bir kampanya başlıyor. Ne yapabiliriz diye düşünürken, sorumun yanıtını Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'in sözlerinde buldum; Bir kişi her şeyi yapamaz ama herkes bir şey yapabilir. O zaman hepimiz çok şey yapmış oluruz. Duyarlı olmaya 8.5 milyon neden Söz ve müziği Sezen Aksu'ya ait 'Düş Bahçeleri' seslendirildiğinde içimi her şeyden, herkesten, tüm konuşulanlardan daha çok titretti. Sahneye çıkıp konuşan herkes, hayatı saçlarından tutup yakalamaktan bahsetti, aynı mesajı verdi çünkü. Ama o şarkı herkesi aştı, bütün söylenenlerin üzerine çıktı bence. Hangi birini anlatmalı bilmiyorumKendini onların yerine koyuyor, hayatı saçlarından tutup nasıl yakaladıklarını öğrenmeye, anlamaya çalışıyorsun. Beyaz da kendini onların yerine koymaya çalıştı belli ki, kampanyada bulunma sebebini 'r'leri söyleyememek olarak açıkladı; spontane, doğal esprileriyle salondaki hüzünlü havayı dağıtmaya çalıştı. İşin gerçeği şu, Türkiye'de 8.5 milyon engelli insanın eğitime ihtiyacı var! Dolayısıyla yardım etmek, duyarlı olmak, engelleri kaldırmak için 8.5 milyon nedenimiz var!Yakala saçından tut hayatı...Dün Çankara'da Cumhurbaşkanlığı Köşkü'nde bugüne kadar susan çocukların sesleri yükseldi. Beş çocuk ince, çılız ama anlamlı sesleriyle "yakala saçından tut hayatı" diye avaz avaz şarkı söylediler. Gözler doldu... Sezen Aksu'nun 'Düş Bahçeleri' adlı şarkısı onların sesiyle anlamını buldu. Bu şarkı "Eğitim Her Engeli Aşar" kampanyasının sesi olacak... Eda Resureccion ile haytalarında ilk kez stüdyoya giren çocuklar ilk tekrardan itibaren kelimelere anlamlarını vererek bu şarkıyı söylemeye başlamışlar. Şarkı aslında onların hayatlarını anlatıyor. Bu kampanyanın sesi olacak çocukların çoğu doğuştan engelli. Burak ve Fatih ikiz kardeşler görme engelli, Ömer tekerlekli sandalyede Mücait, Aleyna, Rabia da eğitimin her türlü engeli aşacağının göstergesi. Ama yetmez onlar gibi olmayı bekleyen tam sekiz buçuk milyon kişi daha var. Bu kampanya onlara el uzatacak...Sümeyye aslında herkesin hikâyesi Biz, en azından dün, daha çok "konuk" olarak oradaydık. 3 yıl sürecek kampanyaya her ihtiyaç duyduklarında tüm desteği vereceğimizi göstermek için onlarlaydık. Eğitim imkânı için "normal" yaşıtlarından çok daha fazla çaba harcayan o çocuklar elbette dünün unutulmazıydı. Ancak bir anı, bir de görüntü aslında "engelin" herkesin yaşantısında olabileceğini anlatır gibiydi. Metin Şentürk'ün okumayazma bilmeyen annesinin, oğlunu gönderecek engelliler okulunu nasıl bulup nasıl başvurduğunu sorduklarında "Çünkü ben bir anneyim" yanıtı verdiği anısı... Ve anneannesi işitme-konuşma engelli olan oyuncu Doğa Rutkay'ın, birlikte kampanya reklamında oynadığı küçük Aleyna ile tören sonunda işaret diliyle candan bir sohbete giriştiği an... Ve gördük ki "engel", herkesin karşısına çıkabilir. Ancak asıl engel, eğitimsizlik...

sabah

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin “Özürlüler Yaz Kampı” kayıtları başladı.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin bu yıl da kapılarını İstanbullu özürlülere açacağı “Özürlüler Yaz Kampı” kayıtları başladı. Aileleriyle birlikte bir hafta ücretsiz tatil imkânı, tüm İstanbullu özürlülere bir telefon kadar yakın.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Sağlık ve Sosyal Hizmetler Daire Başkanlığı Özürlüler Müdürlüğü (İSÖM), İstanbullu özürlülerin yaşamını kolaylaştırma amaçlı sürdürdüğü çalışmalara devam ediyor. İSÖM, özürlü ve özürlü aileleri için düzenlediği ücretsiz Özürlüler Yaz Kampı’nın kapılarını açmaya hazırlanıyor. İstanbullu her özürlü ve özürlü yakınına Florya-Çiroz’da bir haftalık ücretsiz tatil imkânı sağlayan Özürlüler Yaz Kampı kayıtları önceki gün başladı. Özürlüler Yaz Kampı’nın açık kalacağı Ekim ayı sonuna kadar devam edecek olan kayıtlara tüm İstanbullu özürlüler başvurabilecek. Kayıt yaptıran ancak bu sezon tatil imkânından yararlanamayan özürlü ve özürlü yakınlarının kayıtları önümüzdeki tatil sezonuna sarkıtılacak.

ÖZÜRLÜLERE KLİMALI, MÜSTAKİL ODALARDA TATİL…

Toplam 60 bin m² alan üzerine Florya sahiline kurulmuş yaz kampında bu yıl 5 bin 280 özürlü ve özürlü yakını tatil yapacak. Televizyon, klima, 24 saat sıcak su imkânı, telefon, çardak ve çiçek bahçesine sahip 55 müstakil evin bulunduğu kampta özürlü ve özürlü yakınları 6 gün boyunca tatil yapacak.

HER TÜRLÜ SOSYAL TESİSE SAHİP KAMP ALANI…

Kafeterya, çocuk bahçesi, internet kafe, süs havuzu, yürüyüş parkurları, voleybol ve basketbol sahaları, masa tenisi ve satranç oyun alanları, özürlü ve özürlü yakınlarına hizmet verecek.

Her yıl olduğu gibi bu yıl da kamp süresince tarihi ve turistik geziler, konserler, şenlikler, spor organizasyonları ve seminerler düzenlenecek. Gece aktivitelerinde ise doğum günü kutlaması, bilgi ve yetenek yarışmaları, film gösterimi, veda partisi gibi etkinlikler yer alıyor.

2004 YILINDAN BU YANA 13 BİN 775 ÖZÜRLÜ ÜCRETSİZ TATİL YAPTI…

İSÖM tarafından sürdürülen özürlü ve yakınlarına ücretsiz yaz kampı hizmetinden 2004 yılından bu yana toplam 13 bin 775 İstanbullu özürlü ve özürlü yakını yararlandı. Çiroz özürlüler yaz kampının 2006 yılında hizmete açılmasıyla yaz kampının yıllık kapasitesi 5 bin 300 kişiye çıkarıldı.

Detaylı bilgi için :

Adres: İstanbul Özürlüler Müdürlüğü (İSÖM) Karabaş Mektebi Sok. No. 24

34425 Tophane-Beyoğlu/ İstanbul

Tel: 0212- 449 96 26

Kaynak: timeturk

Mayıs 1 - 13 ~ Suşi

Suşi

Yerinde duramayan birisiniz.Çok arkadaşınız var ve sosyal yaşamınız çok renkli. Dedikoduyu biraz seviyorsunuz. Sizi tanıyan sizin gibi biri daha olmadığını düşünüyor. Dikkat çekmeyi çok seviyorsunuz.

Suşi Pişmemiş balık ıyyy.Ama hemen hemen özellikleri tutuyor.

çok sağol bu paylaşım için Berrin

ankaya Köşkü, dün Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün eşi Hayrünnisa Gül'ün himayesinde başlatılan Eğitim Her Engeli Aşar kampanyasına ev sahipliği yaptı.

Çankaya Köşkü, dün Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün eşi Hayrünnisa Gül’ün himayesinde başlatılan “Eğitim Her Engeli Aşar” kampanyasına ev sahipliği yaptı. Engellilerin eğitimine destek amacıyla, başkanlığını TBMM’nin ilk ve tek görme engelli milletvekili Lokman Ayva’nın yaptığı Beyazay Derneği’nin yürüttüğü kampanya töreni salonu kahkahalara boğdu. Hem duygulandıran hem düşündüren hem de güldüren törenin yıldızları, engelleriyle barışık, her biri bir başka başarı öyküsü olan engellilerdi.

Sahnede Beyazıt Öztürk vardı. “Beyaz Şov”u aratmayan esprileri ve rahatlığıyla neşelendirdi salonu.

‘R’ engeli

“Bir ara” dedi, “Sordum, beni bu engelli kampanyasına niye kattılar?” diye.

- “R”ler yüzündenmiş...

Devam etti:

- R’leri söyleyemiyorum ya, ondan. Evet ‘R’yi söyleyemiyorum ama 28 harfle de epey iş yaptık hani. Önemli olan kaç harf söylediğiniz değil, söyleyebildiklerinizle ne anlattığınız...

Lokman Ayva dersi

Beyazay Derneği’nin kurucusu, milletvekili Lokman Ayva’nın hayatı zaten başlı başına bir ders.

Lokman Ayva’nın verdiği dersi Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik anlattı:

“Bir gün” dedi:

- Lokman ve birkaç arkadaşı 4-5 katlı bir apartmanda merdivenlerden iniyorlarmış. Bir ara Lokman herkesin durduğunu hissetmiş. Kimse inmiyor. ‘Ne oldu’ demiş arkadaşlarına, ‘niye durdunuz?’

Demişler ki:

- Elektrikler kesildi.

Lokman, “Dert etmeyin” demiş:

- Girin koluma, sizi indireyim!

Bu da Metin Şentürk’ten

Çelik, Lokman Ayva’nın bu anlamlı yanıtını aktarır aktarmaz bu kez Beyazıt Öztürk araya girdi. Salonda oturan ünlü ses sanatçısı Metin Şentürk’ü işaret ederek, “Sayın Bakanım” dedi:

- Bu Metin Şentürk var ya, çok şikâyetçi. Geçen gün bana geldi. ‘Ne oldu?’ dedim. Elektrik faturasından şikâyetçi. Çok kabarık geliyormuş!

Salon yine kahkahaya boğuldu.

Tek engel eğitimsizlik

Çankaya Köşkü, dün her engeli aşmış engellilerle doluydu. Lokman Ayva, Metin Şentürk gibi engelleriyle şaka yapabilen, yaşamla barışık ünlülerle, aynı yolda emin adımlarla ilerleyen her türden engele rağmen önde yürüyen görmeyen, duymayan, elsiz, kolsuz resim yapan, piyano çalan, şarkı söyleyen, eğitimsizlikten başka engel olmadığını kanıtlayan örnek minikler...

Kolsuz kucaklaşma

Törenin yıldızlarından biri de 4 yaşındaki güzeller güzeli Sümeyye’ydi. Sümeyye’nin iki kolu da doğuştan yok. Ama Sümeyye için kolsuzluk bir engel değil. Minik ayaklarıyla resim yapıyor, tahta boyuyor, hatta hamur açıyor. Yakında resim sergisi açacak.

Hayrünnisa Hanım’ı sahnede öyle bir kucakladı ki, salonu önce bir sessizlik ardından büyük bir alkış kapladı.

Türkân Saylan’ı düşünmek

Sahnede, “Eğitim her engeli aşar, en büyük engel eğitimsizliktir” diyen Hayrünnisa Gül’ü dinlerken, yaşamını çocukların eğitimine adamış ÇYDD Başkanı Türkan Saylan Hoca’yı, pencerede göründüğü o anı, düşünmemek mümkün değildi.

Bir eğitim kampanyası izleyip de Türkan Hoca’nın çabalarını anmamak olmaz.

Milliyet adına Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik’in elinden teşekkür plaketi alırken, “Türkan Hoca da burada olmalıydı” diye düşündüm. Milliyet’in “Baba Beni Okula Gönder” kampanyasının koordinatörü Tijen Mergen de...

Fikret Bila / Milliyet

Bilindiği gibi, özürlü vatandaşlarımız 2022 sayılı Kanun ile sosyal güvenlik kapsamına alınmışlardır. Gerçekten, 1 Temmuz 1976 tarih ve 2022 sayılı 65 Yaşını Doldurmuş Muhtaç, Güçsüz ve Kimsesiz Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması Hakkında Kanun yaşlı ve özürlü vatandaşlarımıza primsiz rejim içinde bir miktar aylık b

Bilindiği gibi, özürlü vatandaşlarımız 2022 sayılı Kanun ile sosyal güvenlik kapsamına alınmışlardır. Gerçekten, 1 Temmuz 1976 tarih ve 2022 sayılı “65 Yaşını Doldurmuş Muhtaç, Güçsüz ve Kimsesiz Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması Hakkında Kanun” yaşlı ve özürlü vatandaşlarımıza primsiz rejim içinde bir miktar aylık bağlanması ile birlikte bir seviyeye kadar sağlık yardımı almalarına da imkan tanımaktadır.

Bugünkü yazımızda, 5378 sayılı Kanun ile özürlü vatandaşlarımıza bağlanacak olan aylıklarda meydana gelen değişiklikler ele alınmıştır.

? Aylık bağlanabilecekler

Anılan Kanun ile 1 Temmuz 1976 tarih ve 2022 sayılı “65 Yaşını Doldurmuş Muhtaç, Güçsüz ve Kimsesiz Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması Hakkında Kanunu’na” ek fıkra eklenmiştir. Söz konusu ek fıkraya göre, özürlü aylığı alabilecek olanlar aşağıda belirttildiği şekilde açıklanmıştır.

Söz konusu ek maddenin ilk fıkrasında 18 yaşını dolduran ancak başkasının yardımı olmaksızın hayatını devam ettiremeyen özürlülere aylık bağlanması hüküm altına alınmıştır. 18 yaşını doldurmuş olmakla birlikte başkasının yardımı olmaksızın hayatını idame ettiremeyecek olan özürlü vatandaşımıza aylık bağlanabilmesi için;

Öncelikle çalışma güçlerini yüzde 70 ve üzerinde kaybettiğinin ve başkasının yardımı olmaksızın hayatını devam ettiremeyecek şekilde özürlü olunduğunun tam teşekküllü hastanelerden alacakları sağlık kurulu raporu ile kanıtlamaları gerekiyor.

Bununla birlikte, 18 yaşını doldurmuş olması ve kanunen bakmakla mükellef kimsenin bulunmaması ikinci önemli şart olarak kanuna konmuştur.

Üçüncü olarak ise; her ne ad altında olursa olsun her türlü gelirleri toplamının aylık ortalamasına göre bu kanunun 1’inci maddesinde belirtilen gösterge rakamının memur aylık katsayısı ile çarpımı sonucu bulunacak tutardan daha az gelirin olması lazım. Halen bu rakam 67.78 YTL olarak uygulanmaktadır. (Memur maaşlarında yapılan enflasyon farkından doğan artış hesaplamada dikkate alınmamıştır)

Yukarıda sayılan üç şartı bir arada bulunduran özürlülere aylık bağlanmaktadır. Bağlanacak aylık miktarı 203,35 YTL dir. Bu gruba özür oranı yüzde 70 ve üzerinde olanlar girmektedir.

? İşe yerleşmemişler

Kanunda aylık bağlanacak ikinci bir grup olarak 18 yaşını dolduran ve işe yerleşmemiş olan özürlüler sayılmıştır. Buna göre, 18 yaşını dolduran ve çalışma güçlerini yüzde 40 ila 69 arasında kaybeden özürlülerin aylık alabilmesi için;

Özürlü olan vatandaşımızın 18 yaşını doldurması, kanunen bakmakla mükellef kimsesi olmaması, özürlüğü olduklarını tam teşekküllü hastanelerden alacak oldukları sağlık kurulu raporu ile belgelemeleri, herhangi bir işe yerleştirilememiş olması ve her ne ad altında olursa olsun her türlü gelirleri toplamının aylık ortalamasının 67.78 YTL den daha az olması gerekiyor.

Bu şartların hepsini bir arada taşıyan özürlülere de 135.56 YTL aylık bağlanacaktır. Bu gruba ise, özür oranı yüzde 40 ila 69 arasında olan özürlüler giremktedir.

? 18 yaşın altındakiler

Hemen belirtelim ki, on sekiz yaşını tamamlamayan özürlüye aylık bağlanabilmesi için kanunen bakmakla yükümlü kişinin aylık ortamla gelirinin 67,78 YTL’den az olması gerekmektedir. Bu halde 18 yaşın altındaki özürlü için 135.56 YTL aylık bağlanacaktır. Aslında bu aylık on sekiz yaşından küçük özürlüye bakan yakınına verilmektedir.

Özürlülere bağlanan bu aylıklar üçer aylık dönemler halinde ve peşin olarak verilmektedir.

? Aylığın iptali

Aylık bağlanmasına esas özürlülük oranı değişenlerin aylıkları Sağlık Kurulu raporları ile durumlarına göre yeniden tespit olunur.

Özürlülük oranı, 5378 sayılı Kanun’a göre aylık bağlanması gereken oranın altına düşenler ile yukarıda belirttiğimiz aylık ortama gelir tutarından fazla gelir elde etmeye başlayanların aylıkları kesilir.

Aylık hakkından yararlanan 18 yaşından küçük özürlülerin yalnızca kendileri 2022 sayılı Kanun’un 7’nci maddesinde belirtilen tedavi hakkından yararlanır. 18 yaşından küçük özürlüye bakan yakını sağlık yardımı hakkından yararlanamaz. Öte yandan, yukarıdaki hükümlere göre aylık alanlardan herhangi bir sosyal güvenlik kurumunun tedavi yardımı kapsamında bulunanlara sağlık-tedavi yardımı yapılmaz.

Son olarak şunu da belirtmeliyiz ki, herhangi bir sosyal güvenlik kurumundan malûl olmaları sebebiyle yetim olarak aylık veya gelir almakta olan çocuklardan bu kurumlardan aldıkları aylık veya gelir toplamı tutarları 2022 eklenen ek madde gereğince durumlarına göre ödenebilecek tutardan yani yukarıda belirttiğimiz tutardan daha az olanlara; aradaki fark ilgili sosyal güvenlik kurumu tarafından ödenir ve bu şekilde ödenen tutarlar Hazine’den tahsil edilir.

Eğer, özürlü kişi birden fazla sosyal güvenlik kurumundan aylık veya gelir alıyorsa yalnızca tercih edecekleri bir sosyal güvenlik kurumu tarafından aradaki fark ödenecektir. İki değişik kurumun birden fark ödemesi Kanuna aykırı düşmektedir.

Türkiye`de engelli çocukların rehabilitasyonu için çalışan dernek destek arıyor. Zihinsel Engelli Çocuklar Derneği başkanı Sevda Seyrek Türkiye`de engelli çocukları olan ailelerin çocuklarına nasıl davranacağını bilmediğini dile getirdi.

Şanlıurfa`da aşiret kültüründe yetiştiğini belirten Sevda Seyrek, çocuk yaştayken, yeğenlerinin engelli doğması ve erken ölümleri gözünün önünden hiç gitmediğini anlatıyor. Çocukluk yıllarında ilçede doktorun olmayışı, aşiretinin ve konu komşunun çocuklarının ardı ardına ölmesi, Sevda Seyrek`i bu uğurda çalışmaya yöneltmiş. Viranşehir`de hastane ve doktorun olmaması çocuk ölümlerinin artmasına neden olduğunu belirten Seyrek Önce İstanbul Şehremini lisesinin kazanıp, anneannesinin yanına yerleşmiş, sonra Hacettepe Sosyal hizmetler yüksekokulundan mezun olmuş. Engelli çocuklara nasıl davranacağını bilmeyen aileler bazen çocuklarını toplumdan dışladıklarını aktaran Sevda Seyrek bu konuda iyi bir eğitim için okul sonrası konusunda uzman kuruluşlarda çalışmış. Ankara`da okul sonrası zihinsel engelliler rehabilitasyon merkezinde çalışan Seyrek, buradan İstanbul`daki bir kurumda özürlü çocuklara uzun süre hizmet vermiş.

Son 7 yıldır kendi işinin patronu olan Sevda Seyrek, kurduğu dernekle bilgilerini engelli çocukların ailelerine aktarıyor. Aile ziyaretlerini Türkiye`de özel kurumlarda ilk başlatan Seyrek, hafta sonları ve mesai saatleri dışında özürlü çocukların bulunduğu evlerde gözlem yapıyor. Aileleri tek tek ziyaret ederek engellilerin odasından, ailesinin davranışına kadar her konuda aileyi yönlendiriyor.

Ak Partinin özürlüler yasasının bir devrim niteliğinden olduğunu belirten Sosyal Hizmetler uzmanı Sevda Seyrek engellilerle ilgili projeleri olduğunu ve bu projeleri görme engelli milletvekili Lokman Ayva, RTÜK başkanı Zahit Akman`la ve Özürlüler İdaresi Başkanı Abdullah Güven ile paylaştığını söyledi.

Avrupa`da engellilerle ilgili neler yapıldığını konusunda çalışmalar yaptığını dile getiren Seyrek`Belçika, Fransa, Almanya ve Hollanda`da engelliler ile ilgili çalışmalar yaptım. Orada neler yapılıyor diye gözlemde bulundum. Avrupa`da engellilerin sayısı belli. Türkiye`de %12.26 olduğu söyleniyor hala ulaşılmamış bir çok engelli var. Ne kadar engelli var bilmiyoruz. Önce engelli sayısı tespit edilmeli ve engelli artışının önlenmesi gerekiyor. Mevcut engellilerin ve ailelerinin sorunları çözülmeli. Eğitim, meslek edindirme ve çalışma koşulları yasalarla garanti altına alındı fakat önemli olan bu haklara ulaşılabilirliği ve hakların kullanımını işlevsel hale getirmektir. Engellilere bağlanan maaşlar da engelli ve engelli ailesini rahatlatmış fakat engelliler ve aileleri haklarından habersiz. Bu nedenle haklarına ulaşmakta zorluk çekmektedir` diye konuştu.

Engelliler konusunda profesyonel olan Seyrek bu konudaki çalışmalarını bir dernek altında toplamış. 3-5 arkadaşıyla Zihinsel Engelli Çocuklar Derneği kuran Sevda Seyrek Avrupa birliği desteğini alarak `Engelimle Mutluyum` projesini hayata geçirmeye çalışıyor. `Ben Ateşin yaktığı yerden geldim.` diyen Seyrek`Çocuk yaşta ölen akrabalarım var.Şu anda engelli akrabalarım var Halen olanaksızlıktan veya bilgisizlikten engelli çocuklara gerekli ilgiyi gösteremeyen aileler var. Hiçbir aile kendi çocuğunun engelli doğacağına inanamıyor. Çocukları engelli doğunca neye uğradıklarını şaşırıyorlar. Ben çevremde çok gördüm. Bazı aileler kendi çocuklarını dışlıyor. Biz bu proje ile doğru eğitimin nasıl olacağına ve neler yapılması gerektiğini anlatıyoruz. Engellilerin toplumda itilmiş utanılan bir kesim olmasını kabul etmiyor, çevresel ve hukuksal düzenlemelerle engellilerin de yaşamın her alanında üretken eğitimli ve saygın bir şekilde toplumla entegrasyonunu hedefliyoruz. Bunun içinde siyasilerin ve medyanın desteğini almak istiyoruz. Herkes eleştiriyor. Kimse elini taşın altına koymuyor. Eksikliklerin ifadesi gereklidir ama çözümün geliştirilmesi ve hayata geçirilmesi daha da önemlidir Ben bu işte elimi taşın altına koydum.Engelliler yalnız olmadıklarını bilmeliler bu konuda çalışmalar yapan resmi ve özel bir çok kurum ve iyi niyetli insanlar var ayrıca toplumun ve Ailelerin mutlaka eğitilmesi bilinçlenmesi lazım.` dedi.

Medyanın engelliye ilgisi arttı

Türkiye nüfusunun yaklaşık % 12,9`unu oluşturan engelli ve süreğen hastalar; spor, eğitim, kültür/sanat, müzik vb. birçok alanda başarılı çalışmalarıyla dikkatleri üzerlerine çekiyor. Peki, sosyal hayatın içinde var olmak için savaş veren engelli vatandaşlara medya ne kadar ilgi gösteriyor?

Engellilerle ilgili en çok hangi konulara yer veriyor? MTM Medya Takip Merkezi, medyanın engelli vatandaşlara ilgisini analiz etti. Araştırma verilerine göre medyanın engellilerle ilgili haberlerinde ciddi bir artış tespit edildi…

Yeterli eğitim alamamak, uygun iş bulamamak, sosyal hayata yeterince dahil olamamak gibi sorunlarla karşı karşıya olan ve Türkiye nüfusunun % 12,9`unu oluşturan engelliler, sorunlarını dile getirmek için yoğun çaba sarf ediyor. Onların seslerini duyurabilecek en etkin araç olan medya, engellilere ne kadar ilgili, onlara ne kadar destek olabiliyor? İşte bu sorudan yola çıkan MTM, engellilerle ilgili haberleri mercek altına aldı. Yapılan araştırma sonuçlarına göre; basının engellilere ilgisi, 2005 yılına oranla % 28, 2006`ya oranla ise % 48 artış gösterdi.

MTM`nin 1700`ü aşkın, gazete, dergi, TV kanalı ve haber sitesinde, Temmuz ve Ağustos 2008 döneminde yaptığı analize göre engelli vatandaşlarla ilgili toplam 3 bin 171 haber yayımlandı. Bu haberlerin % 71`i gazete ve dergilerden okuyucularına ulaşırken, % 17`si haber sitelerinde yer aldı. Haberlerin % 12`si ise TV kanallarından izleyenlerine ulaştı.

Analizin yapıldığı iki aylık dönemde, gazete ve dergilerde yayınlanan 2.253 haber, yaklaşık 12 gazete sayfası kadar yer kapladı. Basında yer alan engelli haberleri, 60 milyona yakın erişim sağladı. Araştırma süresince TV kanallarında yayınlanan haberler ise 42 saate yakın ekranlarda kaldı.

Basın, engellilerin en çok dramatik yaşam haberlerine yer veriyor…

İki aylık dönemde, basının en çok ilgi gösterdiği konu, engellilerin dramatik yaşam hikayeleri oldu. Sosyal hayatın içinde varoluş mücadelesi verirken, çeşitli sıkıntılarla karşılaşan engellilerin hikayeleri, üçüncü sayfalara sıkça konu edildi.

Basının en çok ilgi gösterdiği bir diğer konu ise engellilere yönelik yürütülen çeşitli projeler ve sosyal sorumluluk kampanyaları oldu. Çeşitli firmaların önderliğinde yürütülen sosyal sorumluluk kampanyalarına basın da yoğun ilgi gösterdi.

Hayatın her alanında, gayretli çalışmaları ve azimleri ile dikkatleri üzerine çeken engelli vatandaşlar, özellikle spor dalındaki başarılarıyla da basının yakın takibindeydiler.

Analiz sonuçlarına göre; basında en çok yer bulan konular ise İşitme Engelliler Dünya Futbol Şampiyonası, ÖSS`de kazanılan başarılar, 22 Yaş Altı Gençler Avrupa Şampiyonası ve Pekin Olimpiyatları oldu. Medya mensuplarının en fazla ilgi gösterdiği projeler ise `Gören Dudaklar`, `Örnek Engelsiz Kent`, `Görme Engellilerin Topluma Entegrasyonu ve Engelsiz Yaşam`, `Hayata Dokunmaya Hazır Eller` ve `Beyaz Kelebekler` projeleriydi.

İki ayda 26 defa manşetlere taşındılar…

MTM`nin basın analizi sonuçlarına göre; araştırma süresince gazeteler; engelli vatandaşlarımızla ilgili haberleri toplam 175 defa birinci sayfalarına taşıdılar ve engelliler bir kez de dergi kapağına konu oldular. Bu haberlerin 26 tanesi ise birinci sayfanın manşetinden okuyuculara ulaştı. Her haberin tek tek ve titizlikle incelendiği analiz sonuçlarına göre, birinci sayfadan verilen haberlerin % 62`si pozitif nitelikte olurken, % 33`ü nötr, % 5`i ise negatif nitelikteki haberlerden oluştu.

Tüm haberler içerisinde yapılan nitelik analizine göre, engellilerle ilgili haberlerin % 65`i pozitif yorumlanan haberlerden oluşurken, % 29`u ise nötr olarak değerlendirildi. Haberlerin % 6`sını oluşturan `negatif` nitelikteki haberler, yoğunlukla, dernek veya vakıflarda yaşanan yolsuzluk iddiaları ve STK`ların tavır/davranışları ile ilgili oldu.

Engellilere yerel medyadan da ilgi büyük…

Rapora göre; yerel medya da engelli haberlerine sıkça yer verdi. Haberlerin % 54`ü ulusal basında yer alırken, % 48`i ise yerel basından okurlarına ulaştı.

Engellilere en çok yer veren yerel gazeteler Önce Vatan, Gaste, Bizim Anadolu, İstanbul Gazetesi ve Tasvir olurken, bölgesel yayınlar arasında ise Anayurt, Yeniasır, Yenigün (İzmir), Hürriyet(Ankara), Haber Ekspres(İzmir) öne çıkan gazeteler oldu. Araştırma süresince engelli haberlerine en çok yer veren ulusal gazeteler ise; Hürriyet, Sabah, Zaman, Milliyet ve Türkiye oldular. Dergiler arasında konuya en çok yer veren yayınlar Aksiyon, Ekonomist ve Yeni Aktüel`di.

47 köşe yazarı, 92 kez engellileri yazdı…

Aynı rapor sonuçlarına göre; iki aylık dönemde 47 köşe yazarı engellilerle ilgili konuları köşesine taşıdı. Engellilere en çok yer veren yazalar ise sırasıyla; Yavuz Kocaömer, Ramazan Baş, Nagehan Alçı, Süleyman Er ve Ali Tezel oldu.

Engelli haberlerine en çok yer veren kanallar Skytürk ve TGRT Haber; en çok yer veren siteler ise haber3.com ve mynet.com…

MTM`nin haber siteleri ve TV kanallarında yaptığı araştırma sonuçlarına göre; TV kanallarında Temmuz ve Ağustos aylarında, engellilere dair toplam 366 haber yayınlanırken, haber sitelerinde toplam haber sayısı 552`ye ulaştı. Engelli haberlerine en çok yer veren haber siteleri ise; haber3, mynet ve haberx olurken, en çok yer veren kanallar ise Skytürk, TGRT Haber ve TRT 2 oldular.

MTM Hakkında

1999 yılında İstanbul`da kurulan MTM Medya Takip Merkezi, 2006 yılında Ankara`da ve Avrupa`da şubeler açarak hizmet ağını genişletti. 2007 yılında İzmir şubesini faaliyete sokan MTM, bugün alanında uzman olan ve 126 kişiden oluşan kadrosu ile her gün düzenli olarak 1700 yayını takip ediyor. Optik tarama sistemi gibi en güncel teknolojileri kullanan MTM, Türkiye`nin en seçkin firmalarına hizmet veriyor.

19 bin özürlüye iş imkanı

'Özürlü' çalışan istihdam etmeyen işverenlere kesilen cezalar nedeniyle işverenler, özürlülere kapılarını açtı.

19 bin öğrenciye iş kapısı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, 15 Mayıs 2008'den Şubat 2009'a kadar 19 bin 841 özürlü vatandaşın işe yerleştirildiğini kaydetti.

65 MİLYON TL CEZA

Özürlü çalıştırmadığı gerekçesiyle işverenlere 2005/2009 yılları arasında kesilen para cezası miktarının 65 milyon 83 bin 835 TL olduğunu vurgulayan Bakan Çelikíin verdiği bilgiye göre, eski hükümlü çalıştırmayan işverenlere ise 2002 yılından bu yana toplam 27 milyon 6 bin 721 TL para cezası verildi. Böylece işyeri denetimleri sonucu kesilen cezalarla, 1 yılda 20 bine yakın özürlünün işe yerleşmesi sağlanmış oldu.

Kardemir Karabük, Tekerlekli Sandalye Basketbol Süper Ligi'nde Ordu'yu deplasmanda 10 sayı farkla yenip, ilk dört şansını sürdürdü: 59-69.

Tekerlekli Sandalye Basketbol Süper Ligi'ne hafta sonunda oynanan dört karşılaşma ile devam edildi. Ordu Bedensel maçına hafta içinde operasyon geçiren hocası Can Aksu'dan yoksun giden Kardemir Karabük, karşılaşmadan da 69-59 galip ayrılmasını bildi. Fanatik internet olarak Can hocamıza geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz.

Saran Anadolu farkı

Haftanın zevkli ve çekişmeli maçlarından biri Lefkoşa'da oynandı. KKTCELL'i evinde 60-42 yenen Saran Anadolu, tırmanışını sürdürdü. Kuzey Kıbrıs'tan Murat 18, Saran Anadolu'dan Özgür Gürbulak 16 sayı ile takımlarının en skorer isimleri oldu.

En rahatı Adana!..

Bu hafta ligin en rahat takımı Adana Engelliler'di. Ekonomik güçlükler nedeniyle kapısına kilit vuran ve son 6 haftadır maçlara çıkmayan İskenderun Ortopedik maçını hükmen (20-0) kazanan Adana temsilcisi, puan cedvelinde orta sıralara tırmandı.

Cim Bom prova yaptı

Mayıs ayının başında Şampiyonlar Kupası Finali'nde ülkemizi bir kez daha temsil edecek olan Galatasaray, güçlü rakibi Cadbury Kent Engelli Yıldızlar karşısında, finallerin provasını yaptı. Cim Bom bu çekişmeli mücadeleden 82-58 galip ayrılırken, Avrupalı rakiplerine de gözdağı verdi.

Haydi Süleyman Seba'ya

Süper Lig'in son maçı pazartesi günü saat 18.00'de İstanbul Süleyman Seba Spor Salonu'nda oynanacak. Ligin köklü takımı Beşiktaş, ülkemize ilk Avrupa Kupası'nı kazandıran İzmir Büyükşehir Belediyesi'ni evinde ağırlayacak. Bu zevkli karşılaşmayı izlemek istiyorsanız, buyrun Süleyman Seba'ya...

HAFTANIN TOPLU SONUÇLARI

KKTCELL - Saran Anadolu: 42-60 (9-22, 18-38, 28-48)

Adana Eng. - İskenderun: hükmen (20-0)

Ordu Engelliler - K.Karabük: 59-69

Cadbury Kent - Galatasaray: 58-82

Ünlü fizikçi göğüs enfeksiyonu ile mücadele ediyor

Ünlü fizikçi Stephen Hawking'in acil olarak hastaneye kaldırıldığı bildirildi.

Cambridge Üniversitesi, Hawking'in birkaç haftadır göğüs enfeksiyonu ile mücadele ettiğini ve bugün hastaneye kaldırıldığını belirtti.

Hawking ayrıca ALS hastalığı ile mücadele ediyor. Motor nöronların zamanla yüzde seksenini öldürerek sinir sistemini felç eden; ancak beynin zihinsel faaliyetlerine dokunmayan ALS, Hawking'i tekerlekli sandalyede yaşamaya mahkûm etti. 1985 yılından bu yana sesini de yitirmiş olan Hawking, koltuğuna yerleştirilmiş, yazıları sese dönüştürebilen bilgisayarı sayesinde insanlarla iletişim kurabiliyor.

Henüz daha sekiz yaşında. Yaşıtları gibi ne koşup top oynayabiliyor, ne de yürüyebiliyor.

Doğuştan eklem romatizması hastası olan Hakan, tekerlekli sandalyeye bağlı bir şekilde yaşamın zorluklarını göğüslüyor. Öyle ki hayata sımsıkı tutunan Hakan, hayalinde ki mesleği yapabilmek için eğitimden de vazgeçmiyor. Baraj İlköğretim Okulu'nda okuyan Hakan Bihan, ikinci sınıf öğrencisi. Her gün evinden okula annesi yardımıyla gelen ve kendisi için özel hazırlanmış bir rampa üzerinden sınıfına çıkabilen Hakan, tüm bu zorluklara rağmen hayata sımsıkı tutunuyor...

Kimisi doğuştan şanslı olur. Hayat bir çok konuda onlara belki de haketmediği kadar cömert davranır. Ama bazılarımız da doğuştan daha bir sınıf yenik başlar hayata. Tıpkı Hakan Bihan gibi. O daha sekiz yaşındı.

Doğuştan eklem romatizması olan Hakan Bihan, tekerlekli sandalyesiyle göğüslüyor hayatın zorluklarını.

Baraj İlköğretim Okulu'nda okuyon Hakan, henüz ikinci sınıf öğrencisi. Annesinin yardımlarıyla okula gelen ve arkadaşların yardımlarıyla da kendisi için özel olarak hazırlanmış rampa üzerinden sınıfına çıkan Hakan Bihan, her şeye rağmen okumayı sevdiğini söylüyor.

Hakan Bihan, okumanın zorluklarını en ağır şekilde yaşadığını ancak her şeye rağmen mücadelen vazgeçmeyeceğini söylüyor. İleri de polis olmak istediğini dile getiren Hakan Bihan, bunun için çabaladığını söyledi.

Kaynak: kanalvip

Engelliler Konfederasyonu Başkanı Turhan İçli, Hayrünnisa Gül'e bir mektup

Engelliler Konfederasyonu Başkanı Turhan İçli, Hayrünnisa Gül'e bir mektup göndererek, himayesinde gerçekleştirilen ''Eğitim Her Engeli Aşar'' kampanyasının 20 Nisanda Çankaya Köşkü'nde gerçekleştirilecek tanıtım toplantısına katılmayacaklarını bildirdi.İçli, mektubunda Beyazay Derneği ile Milli Eğitim ve Devlet Bakanlıklarının işbirliğinde sürdürülen ''Eğitim Her Engeli Aşar'' kampanyasına Hayrünnisa Gül'ün iyi niyetlerle destek vermeye çalıştığını ifade etti.

Ancak kampanyanın yanlış gerekçelere dayandırıldığını ve yanlış yöntemlerle uygulandığını savunan İçli, ''Eleştirilerimiz, özel eğitim alanının özelliklerini ve engellilere ilişkin Türkiye'deki örgütlenmeyi bilmemesi olağan olan zat-ı alinize değil, esas olarak Milli Eğitim Bakanlığına yöneltilmiştir'' dedi.

İçli, mektubunda kampanyayı desteklememelerinin nedenlerini de şöyle açıkladı:

''Kampanya çok programlı özel eğitim merkezlerinin kurulmasını öngörmektedir, bu tamamıyla yanlıştır. Çünkü her engel grubunun özellikleri ve ihtiyaçları farklıdır. Kampanyanın başarısı engelliler alanındaki en yaygın ve deneyimli sivil toplum örgütleriyle işbirliği yapılmasına bağlıdır. Bu kampanya için konfederasyonlar, federasyonlar bir yanda dururken özel misyon sahibi ve az sayıda şubesi ve üyesi bulunan Türkiye Beyazay Derneği tercih edilerek daha baştan yanlış bir yöntem izlenmeye başlanmıştır.''

internethaber.com

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün eşi Hayrünnisa Gül'ün himayesinde başlatılan "Eğitim Her Engeli Aşar" kampanyası,

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün eşi Hayrünnisa Gül'ün himayesinde başlatılan "Eğitim Her Engeli Aşar" kampanyası, Çankaya Köşkü'nde düzenlenen tanıtım toplantısıyla başladı. Törene Hayrünnisa Gül, Devlet Bakanı Nimet Çubukçu ile Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'in de aralarında olduğu çok sayıda siyasi ve ünlü isim katıldı. Hayrünnisa Gül'ün himayesinde Türkiye Beyazay Derneği tarafından organize edilen kampanyaya çok sayıda sivil toplum kuruluşu, sanatçı ve politikacı da destek veriyor.

Tanıtım toplantısında konuşan Hayrünnisa Gül, başta aileler olmak üzere toplumun tüm kesimlerinin engellilerin de eğitim görebileceğine, çalışma ve sosyal hayatta başarılı olabileceğine inanması gerektiğini belirtti.

Gül, "Engellilerin etraflarındaki kalın duvarları aşıp hayata katılmalarının, bizim ise onları cesaretlendirmemizin vakti geldi de geçiyor" dedi.

Toplantıya, Devlet Bakanı Nimet Çubukçu, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Mustafa İsen ve eşi Reyhan İsen, Ankara Valisi Kemal Önal, TÜBİTAK Başkanı Prof.Dr. Nüket Yetiş, Anadolu Ajansı Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Hilmi Bengi, TBMM Başkanı Köksal Toptan'ın eşi Saime Toptan, bazı milletvekilleri ve aralarında Hakan Şükür, Metin Şentürk, Doğa Rutkay, Saba Tümer ve Ege gibi ünlü isimlerin de bulunduğu çok sayıda davetli katıldı.

Programın sunuculuğunu "Beyaz" yaptı

Beyazıt Öztürk'ün sunuculuğunu yaptığı toplantıda, işaret diliyle çeviri yapıldı. Toplantının başlangıcında, Türkiye'deki 8,5 milyon engelli ve ailelerini doğrudan ilgilendiren bir projenin bu toplantıyla başlatıldığını söyledi.

Kendisinin kampanyada yer alma sebebiniesprili bir şekilde anlatan Öztürk, "Neden ben de bu kampanyada yer alıyorum diye sorduğumda "r"leri söyleyemediğim için olduğunu söylediler. Önemli olan kaç harf söyleyebildiğin değil, söylediğin harflerle ne anlatabildiğindir" diye konuştu.

Engellilerin eğitimle dimdik ayakta durabildiğini, bunun da inanmakla mümkün olduğunu söyleyen Öztürk, kampanyaların da ancak destek ve inançla amacına ulaşabileceğini belirtti.

Devlet Bakanı Nimet Çubukçu da Özürlüler Yasası ile çok önemli bir eksikliğin giderildiğini, böylece özürlülere yönelik ayrımcılıkla mücadele edenhak eksenli bir anlayışın getirildiğini anlattı.

Engellilere yönelik zihniyetin,toplumsal ön yargıların yıkılmasını gerektiğini kaydeden Çubukçu, buna yalnız caailelerin değil, öğretmenlerin ve arkadaşların da inanması gerektiğini vurguladı.

Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik de Özürlüler Yasası'nın önemine dikkati çekerek, 2003 yılında yasa çıkmadan önce eğitim gören engelli sayısının 30 bin olduğunu, bugün ise bu rakamın 300 bine ulaştığını dile getirdi.

TÖRENDEN NOTLAR

Törende, kampanya tanıtım filmi ve Metin Şentürk, Sunay Akın, Doğa Rutkay, Oktay Kaynarca, Şahan Gökbakar'ın rol aldığı reklam filmleri gösterildi.

Söz ve müziği Sezen Aksu'ya ait olan ve kampanya şarkısı olarak seçilen "Düş Bahçeleri" isimli şarkı, Eda Resureccion ve engelli çocukların oluşturduğu koro tarafından seslendirildi.

Hayrünnisa Gül, şarkının klibini Aleyna isimli işitme engelli kız çocuğunu kucağına alarak izledi. Törende, aralarında Hakan Şükür, Metin Şentürk, Doğa Rutkay ve Beyazıt Öztürk'ün de bulunduğu kampanyaya destek veren kişi ve kuruluşlara plaket verildi.

Doğa Rutkay plaketini alırken anneanne ve dedesinin işitme özürlü olduğunu belirterek, bu törende yer almaktan büyük onur duyduğunu söyledi.

MetinŞentürk de İstinye'deki körler okuluna gittiğini anlatarak, okuma yazma bilmeyen, hiçbir eğitimi olmayan annesine yıllar sonra "Beni okula nasıl götürdün?" diye sorduğunu, annesinin de "Ben anneyim oğlum" yanıtını verdiğini söyledi.

Kampanyanın ana sponsoru olan ve engellilere yönelik bir okul inşa ederek bağışlayacak olan FİYAPI şirketinin yönetim kurulu başkanı Fikret İnan'aplaketini Hayrünnisa Gül verdi.

Törenin sonunda görme engelli Burak ve işitme engelli Aleyna, HayrünnisaGül'e çiçek takdim etti.Bu arada, doğuştan kolları olmayan ve ayaklarıyla resim yapan Sümeyye de,Gül'e kendi yaptığı ahşap bir çiçeği hediye ederek, "Bu çiçeğin her bir yaprağıbütün kıtalardan çocukları temsil ediyor.

Hayrünnisa Hanım bu çiçeğe iyi baksın"dedi.Katılımcıların anı fotoğrafı çektirmesinin ardından, davetlilerr esepsiyona geçti. Bu arada Hakan Şükür, Metin Şentürk, Beyazıt Öztürk ve Doğa Rutkay engelli çocuklar ile sohbet ederek, fotoğraf çektirdi.

KAMPANYANIN HEDEFİ

81 ilde 3 yıl boyunca devam edecek olan "Eğitim Her Engeli Aşar" kampanyası, eğitim sistemiyle ilişkisi olan engellilerin sayısını yüzde 50'iartırmayı, mevcut eğitim sistemiyle ilişkisi olan engellilerin bir üst eğitime geçmelerini sağlamayı, okul öncesi eğitime ihtiyaç duyan ve tespit edilmiş engellilerin yüzde 50'sinin bu eğitime erişmelerini, okul öncesi eğitim ihtiyacını karşılamak üzere her ilde örnek sınıflar ve kaynaşmış eğitim veren sınıflar oluşturmayı ve toplumun en az yüzde 10'unun engellilerin eğitim görebileceği kanaatine erişmelerini ve eğitimin nasıl yapıldığı bilgisini edinmelerini sağlamayı amaçlıyor.

Kampanya hakkında daha geniş bilgi için "0 212 444 60 00" numaralı çağrı merkezi aranabilir ya da "www.egitimherengeliasar.org" adresli internet sitesi ziyaret edilebilir.

Eğitim Her Engeli Aşar Kampanya lansmanı Çankaya Köşkü’nde yapılan tanıtım toplantısıyla gerçekleştirildi.

Engelli vatandaşlarımızın eğitimine yönelik bugüne kadar gerçekleştirilen en geniş kapsamlı kampanya olan Eğitim Her Engeli Aşar Kampanyası’nın Cumhurbaşkanlığı Tanıtım Toplantısı 20 Nisan Pazartesi günü Çankaya Köşkü’nde gerçekleşti. Sayın Hayrünnisa Gül Hanımefendi’nin himayelerinde sürdürülen kampanyanın tanıtım programına siyasetten sanata, iş dünyasından spora, eğitimden bilim dünyasına toplam 470 kişi katıldı.

Sayın Hayrünnisa Gül Hanımefendi, Türkiye Beyazay Derneği Genel Başkanı ve İstanbul Milletvekili Sayın Lokman Ayva ve çok sayıda değerli konuğun katıldığı Cumhurbaşkanlığı Tanıtım Toplantısı sabah saat 11.00’de başlayarak yaklaşık 2 saat sürdü.

Kampanya sponsorlarına plaketleri armağan edildi.

Kampanya Ana Sponsoru FİYAPI A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Fikret İnan’a plaketini Sayın Hayrünnisa Gül Hanımefendi takdim ederken kampanya sponsorlarına ise plaketlerini Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Sayın Mustafa İsen, Milli Eğitim Bakanı Sayın Hüseyin Çelik, Özürlülerden Sorumlu Devlet Bakanı Sayın Nimet Çubukçu verdi.

Kampanyaya ünlü isimlerden büyük destek.

Sunuculuğunu Beyazıt Öztürk’ün yaptığı programda Sezen Aksu’nun Düş Bahçeleri adlı şarkısı Eda ve engelli çocuklardan oluşan koro tarafından seslendirildi. Büyük beğeni toplayan performans, değerli konuklar tarafından dakikalarca alkışlandı. Oktay Kaynarca, Şahan Gökbakar, Metin Şentürk, Sunay Akın, Hakan Yılmaz, Yıldırım Öcek ve Doğa Rutkay gibi ünlü isimlerin mesajlarıyla yer aldığı Eğitim Her Engeli Aşar Kampanyası reklam ve tanıtım filmleri izleyenler tarafından büyük ilgi gördü. Önümüzdeki günlerden itibaren televizyonlarda izlemeye başlayacağımız reklam filminin, Türkiye’de büyük yankı uyandırması bekleniyor.

Çelik Pençeliler İspanya yolcusu

Andre Vergouwen Kupası'nda mücadele edecek olan Tekerlekli Sandalye Basketbol Takımımız, 23 Nisan Perşembe günü İspanya'ya gidecek.

Belçika'daki ön eleme turunda bütün rakiplerini mağlup ederek Andre Vergouwen Kupası'na katılmaya hak kazanan Siyah Beyazlılar, ilk gün iki maç birden yapacak. 24 Nisan Cuma günü ilk karşılaşmasını TSİ 16.00'da Grand Canaria ile oynayacak olan Beşiktaş, aynı gün saat TSİ 21.00'de İtalyan Sassari ile mücadele edecek. Siyah Beyazlılar son maçında ise 25 Nisan Cumartesi günü 12.45'te Stefano'nun karşısına çıkacak. 25 Nisan Cumartesi günü akşamı ise gruplarda oluşan duruma göre yarı final maçları oynanacak. 26 Nisan Pazar günü oynanacak mücadelelerle kupa sona erecek.

8 takımın katıldığı ve 4'erli 2 grup halinde yapılacak şampiyonada grubunu ilk iki sıra içerisinde tamamlayan ekipler yarı finale yükselecek.

Andre Vergouwen Kupası öncesinde BJK resmi internet sitesine açıklamalar yapan Antrenör Mehmet Önüt, final grubunda güçlü takımlarla mücadele edeceklerini belirterek, "Grubumuzda zor takımlar var. Finale gelen İtalyan rakiplerimizin gücü dikkat çekiyor. Stefano ve Sassari kadrosunda yabancı oyuncular bulunduran takımlar. Gerekli çalışmaların bir kısmını burada yaptık. Biz de grubun güçlü takımlarından bir tanesiyiz. İlk hedefimiz ilk iki takımdan birisi olarak gruptan çıkmak. Sonrasında da finale uzanıp kupayı Türkiye'ye getirmek istiyoruz" diye konuştu.

İnsallah gereken para biran önce hayırseverler tarafından toplanırda sağlıklarına kavusurlar yavrucuklar .. Allah annesine bababsına yardım etsin..

inş bu haberde ses getirirde istenilen miktar toplanır.

haber için sağol Berrin

Ben böle projelerin doğru dürüst yürütülceni inanmıyorum ama bu sefer bir Cumhurbaskanının eşi yürütecek insallah güsel olur.

Evet var bazıları karsıda cıkıyor hatta haberlerini bulayım yazacağım.

Bende Can'ın dediklerine katılıyorum cok güsel bir uygulama o kadar cok hastalık hastası insanlarımız varkı hergün doktarda doktardan cıkmayan.