k@lpsizim_85

Üye
  • İçerik sayısı

    4.342
  • Katılım

  • Son ziyaret

  • Days Won

    17

İletiler bölümüne k@lpsizim_85 kullanıcısının eklediği dosyalar


  1. 351.jpg

    spacer.gifGözyaşlarına boğulan anne sinir krizleri geçirirken, şehidin 9 yaşındaki özürlü kız kardeşi Berivan gözyaşlarına boğuldu.

    Diyarbakır'da teröristlerin yola döşediği mayının patlatılması sonucu şehit olan Gaziantepli Er Zeynel Direkçi'nin annesinin feryadı yürek dağladı.

    Şehit oğlunun haberini köyde alan anne Sultan Direkçi, Vatan Mahallesi'ndeki evine geldi.

    Gözyaşlarına boğulan anne sinir krizleri geçirirken, yakınları tarafından teselli edildi.

    Feryat eden annenin durumu yürekleri burktu. Garnizon Komutanlığı'nda görevli doktorlar sinir krizi geçiren anneye ilk müdahaleyi sokakta yaptı.

    Fenalık geçiren anne daha sonra içeri alınarak sakinleştirilmeye çalışıldı. Bu sırada annesiyle birlikte gelen şehidin 9 yaşındaki özürlü kız kardeşi Berivan gözyaşlarına boğuldu.

    Yakınlarının kucağında ağlayan Berivan'ın yine yakınları teselli etmeye çalıştı.

    Şehit Er Zeynel Direkçi'nin bir yakını, "Babası iki yıl önce bir rahatsızlığından dolayı vefat etmişti. Şehidimiz yaklaşık 2.5 önce usta birliğine gitmişti" dedi.


  2. Diyarbakır'ın Lice ilçesi kırsalında, yol emniyetini sağlaması için görevlendirilen ZPT askeri aracının geçişi sırasında mayın patlaması sonucu 9 asker şehit oldu.

    Alınan bilgiye göre patlama Diyarbakır-Bingöl karayolunu Lice mevkiinde Lice'ye 10 kilometre uzaklıktaki Abalı köyü yakınlarında saat 06.30'da meydana geldi. Patlamada 2'si uzman çavuş, 7'si er 9 asker şehit oldu. Olayda yaralıların da bulunduğu belirtildi. Patlayıcıların yere gömülü olduğu ve PKK'lı teröristlerin kablo sayesinde yolun uzağında gizlenerek pusu kurdukları anlaşıldı. Öte yandan mayının güvenlik sağlamak için yoldan geçen askerler araçtan inmeden patladığı konusunda bilgiler geliyor.Teröristler, ZPT aracının geçişi sırasında toprağın altına gömülü bulunan 100 kiloluk patlayıcı ile destekli mayını uzaktan çekilmiş kablo ile patlattılar. Bombanın mayınla desteklendiği ancak halk arasında gübre bombası olarak bilinen kilolarca amonyum nitrat da kullanıldığı öğrenildi.

    İlk gelen bilgilere göre bu yol daha çok askeri birlikler tarafından kullanılıyordu. Bu yoldan çoğunlukla askeri erzaklar ve mühimmat taşınıyordu. Patlamanın ardından bölgede geniş çaplı operasyonlar başlatıldı.

    Aynı noktada 1,5 ay önce güvenlik güçleri yine yol kenarına gömülü halde 65 kilo patlayıcı bulmuştu.Diyarbakır'ın Lice ilçesi kırsalında, yol emniyetini sağlaması için görevlendirilen ZPT askeri aracının geçişi sırasında mayın patlaması sonucu şehit olan 9 askerin cenazeleri, helikopterle Diyarbakır Askeri Hastanesi'ne getirildi.


  3. 338.jpgspacer.gif

    spacer.gifTürkiye Beyazay Derneği tarafından Sn. Hayrünnisa Gül’ün himayesinde organize edilen “Eğitim Her Engeli Aşar”

    Türkiye Beyazay Derneği tarafından Sn. Hayrünnisa Gül’ün himayesinde organize edilen “Eğitim Her Engeli Aşar” kampanyası için kurulan çağrı merkezinde görev alacak müşteri temsilcilerinin çağrı merkezi temel eğitimi, Türkiye’nin önde gelen çağrı merkezi firması CMC tarafından verilecek.

    CMC bu eğitim desteğiyle sponsor olduğu kampanyanın yurt çapında yaygınlaşmasına katkıda bulunmayı amaçlıyor.

    Eğitim Her Engeli Aşar kampanyası, engelli bireylerin de eğitim alabileceğine dair inancı yaygınlaştırmayı ve eğitim sistemi içinde yer almayan engelliler ile onların ailelerine ulaşarak eğitim almaları için ikna çalışmaları yürütmeyi hedefliyor. Çağrı merkezi sektörünün önde gelen firmalarından CMC (Customer Management Center), Eğitim Her Engeli Aşar kampanyasına, kampanya için kurulan çağrı merkezinde çalışacak kişilerin temel çağrı merkezi eğitimini vererek destek oluyor.

    Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün eşi Sn. Hayrünnisa Gül’ün himayesinde Türkiye Beyazay Derneği tarafından organize edilen ve 3 yıl sürmesi planlanan Eğitim Her Engeli Aşar kampanyasıyla ilgili her türlü bilgiye “0212 444 6000” numaralı çağrı merkezinden ulaşılacak. Çağrı merkezi çalışanları ise, CMC’nin uzman kadrosu tarafından çağrı merkezi temel eğitimi alacak. Eğitim Her Engeli Aşar kampanyası için kurulan çağrı merkezi çalışanları, kampanya ile ilgili bilgi almak için 0212 444 6000 no’lu hattı arayanları CMC’nin kendilerine aktardığı çağrı merkezi deneyimi ile karşılayacaklar. Kampanyanın ana sponsorluğunu ise emlak sektörünün deneyimli isimlerinden FİYAPI üstleniyor.

    CMC (Customer Management Center) hakkında:

    CMC, 2000 yılından bu yana firmalar ve müşterileri arasındaki ilişkileri geliştirmeye yönelik hizmetler sunmaktadır. Müşterilerinin stratejik iş ortağı olarak çalışan CMC, en modern teknolojiyle donatılmış çağrı merkezinde 1.200’ün üzerinde çalışanıyla 7 gün 24 saat kesintisiz hizmet verir. Kendi sektörlerine yön veren 45’ten fazla markaya dışkaynak kullanımı yöntemiyle çağrı merkezi hizmeti sunan CMC’nin vizyonu, Türkiye'nin gerek çalışanlar gerekse kurumsal şirketler tarafından en çok tercih edilen çağrı merkezi olmaktır. İstanbul Call Center Awards 2007’de ise “En İyi Dış Kaynak Hizmet Sağlayıcısı” ödülünü kazanarak sektördeki başarısını tescil ettirmiştir.

    CMC Çağrı Merkezi, entegre kanal yönetimi sağlayan yapısıyla, koşulsuz bir “Müşteri Etkileşim Merkezi” anlayışıyla hizmet verir. Çağrı merkezi teknolojileriyle Web, mobil platform, WAP, doğrudan postalama gibi farklı iletişim kanallarını entegre eden CMC, müşteri temas kanallarının tek bir merkezden yönetilmesini sağlar. CRM vizyonu ve bu konudaki tecrübe ve yapılanmasıyla da öne çıkan CMC Çağrı Merkezi, müşteri bilgilerinin firma stratejilerine yön verecek şekilde değerlendirilmesine yönelik yüksek nitelikli hizmetler sunar. CMC hakkında ayrıntılı bilgi www.cmcturkey.com adresinden edinilebilir.

    Kaynak: pchayat


  4. 336.jpg

    spacer.gif

    spacer.gifKardeşi Rodney Ramazan Richard’ı 8 aylık bebekken Edwards Sendromu hastalığından kaybeden Fenerbahçe’nin milli futbolcusu Colin Kazım,

    Kardeşi Rodney Ramazan Richard’ı 8 aylık bebekken Edwards Sendromu hastalığından kaybeden Fenerbahçe’nin milli futbolcusu Colin Kazım, kardeşinin doğum gününde Sultanbeyli’de hizmet veren bir rehabilitasyon merkezini gezdi ve engelli çocuklara moral verdi.

    Genetiksel özelliği de bulunan Edwars Sendromu’na kardeşini kurban veren ünlü futbolcu onu hiçbir zaman unutmadı. Attığı gollerde engelli çocuklarına destek için özel el işareti yapan, her fırsatta bu çocuklara destek vermeyi ihmal etmeyen Kazım, dün de izinli olmasına rağmen gününün büyük bir bölümünü engelli çocuklarla geçirdi.

    Otistik, Down Sendromlu, fiziksel ve zihinsel engelli çocukların eğitildiği Düşler Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi’nde eğitim gören 160 çocukla şakalaşan, oyunlar oynayan Kazım, çocuklara imzalı fotoğrafını dağıttı, okula da Fenerbahçe forması hediye etti. Kazım daha sonra bir süre önce annesi ölen ve hayatta tek başına kalan 4 yaşındaki Gülşah Doğan’ın anneanesinin evine gitti. Küçük çocuğa destek sözü verdi. Öte yandan Sivasspor Kaptanı Mehmet Yıldız da, Cumhuriyet Üniversitesi (C.Ü.) Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesinde tedavi gören, aralarında lösemi hastalarının da bulunduğu çocukları ziyaret etti. Onlarla birlikte "Sinekler ve Arılar" adlı tiyatro oyununu izledi.

    Hürriyet


  5. 341.jpg

    spacer.gif

    spacer.gifKocaeli'nde yürüme engelli bir genç, internette tanıştığı Brezilyalı kızla evlendi. Nikahı kıyan Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu, gelinin uzun ismini söylemekte zorlandı.

    Kamil-Şerife Kalkan çiftinin serbest meslekle uğraşan yürüme engelli oğlu İbrahim Kalkan (31), 1 yıl önce internetten tanıştığı Brezilyalı Lorilene De Fatıma Soares Correa (37) ile dünya evine girdi.

    Yunus Emre Kültür Merkezi'ndeki nikah töreninde Başkan Karaosmanoğlu, yeni evlilere mutluluklar diledi. Başkan Karaosmanoğlu, Brezilyalı geline oldukça uzun olan adı ve soyadının söylemekte zorlanınca ismi içinde yer alan ''Fatıma'' ismiyle seslendi.

    Başkan Karaosmanoğlu'nun, ''Fatıma hanım, İbrahim Kalkan ile severek ve isteyerek evlenmeyi kabul ediyor musunuz?'' sorusunu, damat İbrahim geline tercüme etti. Brezilyalı gelin üç dilde, ''evet, si, yes'' şeklinde cevap verdi.

    haberler.com


  6. 343.jpg

    spacer.gifSabancı Vakfı Toplumsal Gelişme Hibe Programı kapsamında 1 milyon TL hibe vereceği projeleri belirledi.

    Vakıf, kadın, genç ve engelli alanlarında ’Toplumsal Adalet’, ’İstihdam’, "Toplumsal Katılım’ ve ’Araştırma ve Savunuculuk’ konularında geliştirilen 5 projeye toplam 1 milyon TL hibe verdi. Sözkonusu 5 projenin, hibe programından yararlanmak için 54 ilden 273 başvurun arasından seçildiği belirtildi. Bu yıl kuruluşunun 35’inci yılını kutlayan Sabancı Vakfı’nın Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı, "Yeniden yapılanma ve strateji çalışmalarımız kapsamında Toplumsal Gelişme Hibe Programı’nı uygulamaya koyduk" dedi.

    Yarınlar iyi olsun

    Hibe programlarıyla toplumda duyarlılık yaratmayı amaçladıklarını belirten Güler Sabancı, şöyle konuştu: "Yarınlar daha iyi olsun diye çalışıyoruz. Hibe programı ile kadınların, gençlerin ve engellilerin; eşit fırsatlara sahip olmalarını, topluma aktif olarak katılmalarını sağlayacak ve böylece toplumsal gelişmeye katkıda bulunacak projeleri destekliyoruz." Sabancı Vakfı Genel Müdürü Hüsnü Paçacıoğlu, Toplumsal Gelişme Hibe Programı’nın başvurularının 20 Ocak 2009’da sona erdiğini belirterek, "En çok başvurunun istihdam ve toplumsal katılım konularında geldiğini gördük" dedi. Paçacıoğlu, ön elemeyi geçen projelerin de Sabancı Vakfı ve uzmanlardan oluşan bağımsız bir Değerlendirme Kurulu tarafından değerlendirildiğini, ayrıca proje sahipleri ile ayrıntılı mülakatlar yapıldığını söyledi.

    Hibe alacak projeler

    Sabancı Vakfı Toplumsal Gelişme Programı’ndan 2009 yılında yararlanacak kurumlar, alacakları hibe miktarı ve projeleri şöyle belirlendi:

    Toplum Gönüllüleri Vakfı (284 bin 322 TL): Genç alan projesiyle, gençlerin farklı alanlarda güçlenerek yurttaşlık bilinçlerinin gelişmesi ve toplumsal katılımlarının desteklenmesi.

    Kadın Merkezi KAMER (278 bin TL): Cinsiyetçi sistemin kadın ve çocuklara zarar veren yerel uygulamalarını tespit etmek, alternatiflerini geliştirmek.

    Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı (266 bin TL): Türkiye’deki işgücü piyasası dışındaki dar gelirli kadınlaın girişimcilik kapasitesinin iyileşmesine ve ekonomik katılımlarının artmasına katkıda bulunmak.

    Altı Nokta Körler Vakfı (115 bin 505 TL): Çalışan veya çalışabilir durumdaki genç görme engellilerin işyerlerindeki üst düzey yöneticilerin ve diğer çalışanların görme engelli psikolojisi ve engellinin iş yaşamına entegrasyonunu kolaylaştırmak üzere eğitilmesini sağlamak.

    Toplumsal Konuları Araştırma ve Geliştirme Derneği (84 bin 571 TL): İşgücü piyasasında yeni bir istihdam alanı oluşturarak istihdam alanında yer almayan kadınların ve gençlerin hizmet sektöründeki işgücü piyasasına dahil olmasını desteklemek.

    Hürriyet


  7. 337.jpg

    spacer.gifSosyal sorumluluk bilinciyle birçok engelli çocuk ve yetişkin için Galatasaray Spor Kulübü önderliğinde,

    Sosyal sorumluluk bilinciyle birçok engelli çocuk ve yetişkin için Galatasaray Spor Kulübü önderliğinde, TESYEV (Türkiye Engelliler Spor Eğitim ve Yardım Vakfı) ile birlikte düzenlenen "Sözün Bittiği Yer" projesinin galası, bu akşam MKM'de (Mustafa Kemal Kültür Merkezi) gerçekleşti.

    Gecede, 7 ünlü yönetmenin özel olarak hazırladığı ve birçok ünlü ismin rol aldığı 7 adet kısa filmin gösterimi yapıldı. Gösterim öncesi Nev bir konser verdi.

    Galaya, Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Adnan Polat ve Yönetim Kurulu’nun yanı sıra Galatasaray Tekerlekli Sandalye Basketbol Takımı, Profesyonel Futbol Takımı, “Sözün Bittiği Yer” projesinde rol alan basketbolcu Hüseyin Beşok ve sekizinci Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın eşi Semra Özal da katıldı.

    Cem Yılmaz, Çağan Irmak, Gül Oğuz, Umur Turagay, Ömer Vargı, Ömer Faruk Sorak ve Ümit Ünal'ın yönettiği kısa filmlerde Adnan Polat, Fatih Terim, Hüseyin Beşok, Serdar Bilgili, Sadri Şener, Hülya Avşar, Özgü Namal, Cansu Dere, Kıvanç Tatlıtuğ, Meltem Cumbul, Yetkin Dikinciler, Hümeyra gibi birçok ünlü isim oynadı.

    Kaynak: maraton

    b8350196d0f7b455a414325.jpg


  8. 31.jpg

    148.jpg

    Belçika'da yapılan ve 8 takımın katıldığı Challange Cup'ta ülkemizi temsil eden Türkiye Engelli Basketbol Ligi takımlarından Cadbury Kent Engelli Yıldızlar

    İlk maçında İtalya'nın Briantea takımı ile karşılaşan Engelli Yıldızlar, rakibini 33 sayı fark ile 73-41 mağlup etti.

    Aynı gün oynanan diğer kaşılaşmada da Fransa'nın Villefranche Meyziev-Cluny takımını 82-45 mağlup eden Engelli Yıldızlar finale emin adımlarla yürüyor.

    İşte ilk gün sonunda alınan sonuçlar:

    Antwerp: 61 - Quartu S. Elena 82

    Rhinos: 48 - Halochem Tel Aviv: 71

    Engelli Yıldızlar: 73 - Briantea: 41

    Villefranche Meyzieu Cluy: 52 - Norrköping Dolphins: 69

    ---------------------

    Antwerp Players: 51- Wolverhampton Rhinos: 75

    Quartu S. Elena: 46 - Halochem Tel Aviv: 66

    Engelli Yıldızlar: 82 - Villefranche Meyzieu Cluy: 45

    Briantea: 64 - Norrköping Dolphins: 63

    hürriyet.com.tr


  9. 328.jpg

    spacer.gif

    spacer.gifYÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, eğitim fakültesi bünyesinde herhangi bir alanda öğretmenlik bölümleri okuyanlara

    YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, eğitim fakültesi bünyesinde herhangi bir alanda öğretmenlik bölümleri okuyanlara 14 saatlik fark derslerini vererek özel eğitim öğretmenliği sertifikası vereceklerini açıkladı.

    Eğitim Fakültesi bünyesindeki bölümlerde okuyan öğrenciler fark derslerini vererek özel eğitim öğretmenliği sertifikası alabilecek. YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, eğitim fakültesi bünyesinde herhangi bir alanda öğretmenlik bölümleri okuyanlara 14 saatlik fark derslerini vererek özel eğitim öğretmenliği sertifikası verme kararı aldıklarını söyledi. Özcan öğrenme güçlüğü, konuşma problemi ve fiziksel yetersizliği olan çocukların eğitimine verdikleri önemden dolayı bu kararı aldıklarını belirterek, özel eğitim kurumlarının öğretmen ihtiyacının da daha rahat karşılanacağını söyledi. Kendi branşında atanamayan çok sayıda öğretmen olduğunu belirten Özcan, bu kararın Milli Eğitim Bakanlığı tarafından da olumlu karşılandığını söyledi.

    10 milyon kişinin sesini duyun

    Ülkemizde yaşayan yaklaşık 10 milyon engelli vatandaşın sorunları, 10-16 Mayıs tarihleri arasındaki “Engelliler Haftası”nda bir kez daha dile getirilecek. AK Parti'nin iktidara geldiği günden beri engellilerin sorunlarına daha fazla çözüm getirildiğini bildiren engelli vatandaşlar, hükümetten daha fazla destek beklediklerini ifade ettiler.


  10. 327.jpg

    spacer.gif

    spacer.gifMilyonlarca dolar harcanarak hizmete sokulan Metrobüs projesi ulaşıma önemli bir çözüm yolu gibi dursa da, planlama hataları ve eksikler nedeniyle İstanbullu'nun sırtına maddi bir yük getiriyor.

    METROBÜS DURAKLARININ ÇOĞUNDA ENGELLİLER İÇİN OLMASI GEREKEN DÜZENEKLER YOK

    4584.jpg

    Milyonlarca dolar harcanarak hizmete sokulan Metrobüs projesi ulaşıma önemli bir çözüm yolu gibi dursa da, planlama hataları ve eksikler nedeniyle İstanbullu'nun sırtına hem maddi bir yük getiriyor, hem de toplumun önemli bir kesimi tarafından kullanılamıyor. Milyonlarca dolar harcanarak alelacele faaliyete sokulan Metrobüs hatlarının proje aşamasında doğru planlanmadığı her geçen gün bütün netliği ile ortaya çıkıyor. Metrobüs projesinin ilk uygulanmaya başladığı günlerde de konuya defalarca dikkat çektiğimiz haberlerde ortaya koyduğumuz gerçekler bugün daha da çok gün yüzüne çıkıyor. Milliyet Gazetesi'nin geçen hafta gündeme taşıdığı metrobüs gerçeğinden sonra bir başka acı gerçek de Kent Yaşam sayfalarında.

    Avcılar'da yolda kaldı

    İstanbul'daki onbinlerce engellinin ulaşım sıkıntısı Metrobüs planlanırken dikkate alınmamış. 'Tekerlekli sandalyeli vatandaşlarımız metrobüsü kullanabiliyor mu?' sorusuna cevap aramak amacıyla Metrobüs'ün Avrupa yakasındaki başlangıç durağı olan Avcılar'dan yola çıkarak Metrobüs'ün sondurağı olan Anadolu yakasındaki Kadıköy Söğütlüçeşme'ye kadar yanımızda bir engelli yurttaşımızla yapmak istediğimiz yolculuk daha ilk durakta son buldu. Engelli arkadaşımızı Avcılar'da durağa çıkış rampası yada asansör olmadığı için Metrobüs'e bindiremedik ve maalesef evine yolladık. Ve yolculuğumuza tek başımıza devam etmek zorunda kaldık. Tekerlekli sandelyeye mahkum vatandaşlarımızın çoğu duraklara ulaşamazken bir şekilde metrobüse binenler ise indiği durakta mahsur kalıyor.

    Avrupa Başkenti ama… 2010'da Avrupa Kültür Başkenti olacak olan İstanbul'da ulaşıma yapılan yatırımlar ne yazık ki engelli vatandaşlar düşünülmeden yapılıyor. Avcılar- Kadıköy arasını 63 dakikaya düşüren metrobüsü ne yazık ki tekerlekli sandalyeli vatandaşlar hiç kullanamazken, yaşlılar ve arabada çocuk taşıyan bayanlar ise zorlukla kullanıyor. Avcılar Söğütlüçeşme arasındaki Metrobüs hattında toplam 32 durak var. Bu duraklardan 10'unda tekerlekli sandalyeli vatandaşlar için düzenek varken 22 durakta herhangi bir düzenek yok.

    İlk rampa dördüncü durakta

    Avcılar'dan çıktığımız yolculuğumuzda ilk engelli rampasına dördüncü durak olan Cennet Mahallesi'nde rastladık. Küçükçekmece'nin en işlek durağı olan Sefaköy durağında bile tekerlekli sandalyeli vatandaşlar için hiçbir önlem alınmadığını gördük. Avrupa yakasının en işlek durağı üstelik metroyla da aktarma bağlantısı olan Şirinevler'de de durum aynı. Burada da hiçbir düzenek yok. Engelliler için metrobüsü kullanabileceği düzenekler İncirli-Ömür, Zeytinburnu'nda mevcut, ancak Merter durağında yine yok.

    SSK Okmeydanı durağında da yok

    Ulaşım akslarının merkezi olan Cevizlibağ'da indiğimizde burada da sakatlar için bir düzenek olmadığını görüyoruz. Buradan bir bir duraklara bakarak ilerliyoruz. Edirnekapı'ya geldiğimizde burada asansörün olduğunu görüyoruz. Okmeydanı durağına geldiğimizde normal insanın bile zor kullanabileceği bir düzenek ile karşılaşıyoruz. Hergün binlerce hastanın indiği SSK Hastanesi durağına varıyoruz. Burası da hergün binlerce hastanın indiği durak olmasına rağmen herhangi bir düzeneğe rastlamıyoruz. Mecidiyeköy'e geldiğimizde yine burada da normal insanın kullanamayacağı bir düzenekle karşılaşıyoruz.

    Anadolu yakasında hiç yok

    Anadolu yakasında acele bir şekilde faaliyete sokulan ve seçim öncesi şatafatlı bir şekilde açılan güzargahta ise hiçbir durakta rampa veya asansör yok. Anadolu yakasında sadece düz ayak giriş olan Söğütlüçeşme durağı engelli yurttaşların kullanımına açık. Söğütlüçeşme'den metrobüse binen bir yurttaşımız ya geri dönmek, ya da Zincirlikuyu'ya kadar yolculuk yapmak zorunda. Yolculuğumuz sonunda bir tekerlekli sandalyeli vatandaşı bırakın, çocuklu bir ailenin bile metrobüsü kullanmalarının zor olduğunu gözlemledik.

    Özürlüler de düşünülmeli

    Metrobüs hattını tekerlekli sandelyelerde ki vatandaşlar kullanabiliyor mu sorusunu sorduğumuz Türkiye Sakatlar Derneği Genel Müdürü Ergun İşeri, metrobüsü sakat vatandaşların kullanamadığını söyledi. Sakat vatandaşların metrobüsü kullanamadıkları nedeniyle kendilerine yoğun şikayet geldiğini belirten İşeri, “Metrobüs hattı ilk önce Avcılar- Topkapı arasında hizmete girdiğinde sadece birkaç durakta özürlüler için rampa vardı. Daha sonra metrobüs Zincirlikuyu'ya oradan da Söğütlüçeşmeye kadar uzatılmasına rağmen özürlü vatandaşlar ne yazıkki unutuldular” diye konuştu. Bu proje yapılırken engelli vatandaşlar düşünülmeden yapıldı diyen İşeri, metrobüsü sadece sakatlar değil yaşlılar hatta çocuklu ailelerde kullanamıyor dedi. Metrobüs hattının birkaç durağında engelli vatandaşlar için düzenek varken çoğunda olmadığına değinen İşeri şunları söyledi: Yani engelli bir vatandaşımızın metrobüsü kullanması çok zor. Biz metrobüs duraklarına engeli vatandaşlarımız için asansör konmasını istiyoruz. Asansör dışında ki düzenekler yine engelli vatandaşlarımız için engeldir. Mesala rampa konuyor ve rampalarda çok uzun olduğu için engelli vatandaşımız onu dolanana kadar kan ter içinde kalıyor. Biz yerel yönetimlerin bir proje yaparken özürlü vatandaşlarıda düşünmelerini istiyoruz.”

    Milyonlarca dolar garajda çürüyor

    Avcılar-Söğütlüçeşme metrobüs hattında kullanmak için Hollanda’dan ithal edilen her biri 2.4 milyon TL değerindeki 50 Phileas marka otobüsün teslim alınan 35 adedi, İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından seferden kaldırıldı.. Milliyet Gazetesi'nin haberine göre yokuş çıkmakta ve hızlanmakta zorlanan, süspansiyon sisteminde sorun olan ve yol tutuşunda bekleneni veremediği öne sürülen Phileas’lar yerine kendisinden daha ucuza satın alınan Mercedes marka otobüslere kullanılıyor. Avcılar-Söğütlüçeşme hattında 140’ı Capacity ve 65’i Citaro olmak üzere toplam 205 Mercedes marka metrobüs bulunuyor. Seferden sessiz sedasız çekilen Phileas’lar ise İETT’nin İkitelli garajında adeta çürümeye terk edilmiş. Konuyla ilgili açıklama yapan İBB ilk partisi 2007 Eylül ayında alınıp İETT’ye teslim edilen araçların test edildiğini iddia etti. Açıklamada şöyle denildi: “Otobüslerin ilk üretim olması sebebiyle, test ve deneme işlemleri titizlikle yapılmaktadır. Söz konusu işlemler, her bir sistemin farklı metotlarla denenmesi sebebiyle asgari 15 iş gününde yapılabilmektedir.”

    Düzenek olan duraklar:

    Cennet Mahallesi; rampalı düzenek var

    Yenibosna; rampalı düzenek var

    İncirli- Ömür; rampalı düzenek var

    Zeytinburnu; rampalı düzenek var Topkapı; rampalı düzenek var Edirnekapı; asansör var Okmeydanı; düzenek var Mecidiyeköy; düzenek var Söğütlüşeçme; durak zeminde

    Zincirlikuyu; köprünün yanından yol var

    Düzenek olmayan duraklar:

    Avcılar, Şükrübey, İETT Kampı, Küçükçekmece, Florya, Sefaköy, Şirinevler, Merter, Cevizlibağ, Maltepe, Vatan Caddesi, Ayvansaray, Halıcıoğlu, Perpa, SSK Hastanesi, Çağlayan, Boğaziçi Köprüsü, Burhaniye Mahallesi, Altunizade, Acıbadem, Uzunçayır, Fikirtepe YILMAZ ORUÇ / KENT YAŞAM

    akistanbul.com


  11. 332.jpg

    spacer.gif

    spacer.gifÖzürlü Avrupalı vatandaşlardan Gazze'deki ihtiyaç sahiplerine yardım.

    Avrupa ülkelerinde yaşayan birçok özürlü Avrupa vatandaşı, ambargo altında yaşayan Gazze halkına destek amacıyla Mayıs ayında Gazze’ye doğru yola çıkacak “Umut Kafilesi”ne katılmak üzere başvuruda bulundu.

    Umut Kafilesi Avrupa Koordinatörü Rami Abduh bugün (26 Nisan Pazar) yayınladığı ve Filistin Enformasyon Merkezi’ne ulaşan bildiride, özürlülerin kafileye katılım isteğinin ambargo altındaki Gazze’deki özürlülere ve son savaşta yaralananlara yardım arzusuna işaret ettiğini bildirdi.

    Kafileye çok sayıda uzman doktorun da eşlik edeceğini söyleyen Abduh, Gazze’deki özürlülere ve yaşlılara ulaştırılmak üzere aküyle çalışan tekerlekli sandalyeler götüreceklerini açıkladı.

    Kafileyle birlikte Gazze’ye götürülecek ambulansların ve tıbbi yardım malzemelerinin kafilenin yola çıkacağı İtalya’nın Milano kentine gelmeye başladığını belirten Abduh, kafilenin büyük bir yük gemisiyle Mısır’ın İskenderiye limanına hareket edeceğini ve oradan da Rafah Kapısı’ndan geçerek Gazze’ye ulaşacağını söyledi.

    Öte yandan, kafileye Londra’dan katılan özürlü İngiliz vatandaşı Bill, “Umut Kafilesi”yle birlikte Gazze’ye gidecek olmaktan büyük mutluluk duyduğunu ifade ederek, Gazze’deki yaralıların ve özürlülerin her türlü yardıma ihtiyaç duyduğunu ve bu uğurda yolculuğun sıkıntılarına katlanmaya hazır olduğunu bildirdi.

    Kendisi gibi özürlülerin “Umut Kafilesi”ne katılımının Gazze’ye yardım için dünya kamuoyuna mesaj teşkil ettiğini söyleyen Bill, Gazze Şeridi’nde yaşayan hastaların ve özürlülerin ambargo nedeniyle gerekli tedaviyi göremediğini hatırlattı.


  12. 23 yıl önce Ukrayna'da meydana gelen Çernobil Nükleer Faciası'nın yankıları halen sürüyor. Karadeniz Bölgesi'ndeki kanser vakalarında görülen artış bu kazaya bağlanırken, kazanın yıldönümünde Türkiye'deki nükleer çalışmalara tepkiler sürüyor.

    23 yıl önce Ukrayna'nın Kiev kentindeki Çernobil Nükleer Santrali'nde gerçekleşen patlamayla reaktörün içindeki radyasyonun büyük kısmı çevreye yayılmış, radyasyonun etkisi Türkiye'ye kadar gelmişti.

    Öyle ki radyasyonun etkisinin Trakya ve Karadeniz'de kanser vakalarını artırdığı iddia ediliyor.

    Karadeniz'de kanserden her ölüm haberi akla hemen Çernobili getirdi. Trabzonlu gazeteci Sibel Kalaycı'dan Karadeniz'in asi sesi Kazım Koyuncu'ya birçok değerli isim bir zamanlar kanserin ne olduğunun bile bilinmediği bu topraklarda kanser yüzünden hayatını kaybetti.

    Çernobilin etkisi gündemdeki yerini korurken Mersin'deki çevreciler, Akkuyu Nükleer Santral Projesi'ni protesto ederek herkesin gözünün önündeki "Çernobil" gerçeğine bir kez daha vurgu yaptı. Çevreciler tabut taşıyıp helva dağıttı.

    Unutmadılar, unutturmayacaklar

    Trabzon'da, Rusya'daki Çernobil Nükleer Santrali'nde 26 Nisan 1986'da meydana gelen patlamanın 23. yılı dolayısıyla basın açıklaması yapıldı.

    Meydan Parkı'ndaki Atatürk Anıtı önünde toplanan bazı sivil toplum örgütü üyeleri adına açıklama yapan Çevre Kültür Girişimcileri Derneği yönetim kurulu üyesi Ali Atıl, Çernobil'deki patlamadan sonra oluşan radyoaktif maddelerle yüklü bulutların, rüzgarın götürdüğü yerleri kirlettiğini belirtti.

    "Bu kirlenmeden başta Karadeniz Bölgesi ve ülkemiz etkilendi. Toprağımız, suyumuz, havamız zehirlendi. On binlerce insan doğrudan ve dolaylı olarak mağdur oldu" diyen Atıl, o günkü yöneticilerin, televizyon ekranlarından çay içerek çayda radyasyon olmadığını göstermeye çalıştıklarını ifade etti.

    Atıl, "El birliği içinde yaşamımızı tehdit eden tehlikeyi bizden gizlediler. Şimdiki yöneticiler de nükleer santral kurma hazırlığındalar. Nükleer santral kurarak Sinop'u, Akkuyu'yu 'marka' yapacaklarını söylüyorlar. Çernobil de bir marka oldu. Yıllar içinde yüz bin kişinin ölümüne yol açacak bir facianın markası" diye konuştu.

    Yeni ve yenilenebilir enerji kaynakları açısından kendi gereksiniminin üzerinde zenginliğe sahip olan Türkiye'de, tümüyle dışa bağımlı ve çok pahalı bir enerji kaynağı olan nükleer enerji konusunda yetkilileri uyardıklarını anlatan Atıl, şöyle devam etti:

    "Birim enerji maliyeti, birim nükleer enerjinin yarısı kadar olan rüzgar enerjisi, biz kullanmasak da her gün bizi ısıtan, en doğal enerji kaynağı olan güneş var. Çok zengin olduğu tüm araştırmacılarla saptanmış olan, yer altı zenginliğimiz, jeotermal dururken, biokütle, dalga enerjisi gibi kaynaklarımız dururken bugüne kadar başta Çernobil olmak üzere yüzden fazla kaza olduğu bilinen, dışa bağımlı, her yıl yaklaşık 2 milyar dolar lisans ücreti ödeyeceğimiz, atıkları yüzlerce yıl radyasyon yaymaya ve dolayısıyla kanser oluşturmaya devam edecek nükleer enerji sevdasından derhal vazgeçilmelidir."

    Çernobil nükleer felaketinin 23. yıldönümü

    Ukrayna'da, dünyanın en büyük nükleer kazası olan Çernobil'deki nükleer reaktörün patlamasının 23. yıldönümünde anma töreni düzenlendi.

    Aralarında Devlet Başkanı Viktor Yuşçenko ve üst düzey yetkililerin de bulunduğu 100 kadar kişi, Kiev'de gece yarısından sonra düzenlenen törende, kazanın kurbanlarının anısına dikilen anıta çiçekler bıraktı.

    Geleneksel anma töreni, Çernobil'in 4 numaralı reaktörünün 26 Nisan 1986'da yerel saatle 01.23'te patlaması nedeniyle, her yıl 01.20 sularında düzenleniyor.

    Törene, patlamanın ardından tesisin temizlenmesinde çalışan çok sayıda görevlinin de katıldığı ve bu görevlilerden çoğunun törende gözyaşlarını tutamadığı görüldü.

    Çernobil çalışanlarının bir bölümünün yaşadığı, tesise 50 kilometre mesafedeki Slavutiç kasabasında da, kazanın kurbanları için yüzlerce Ukraynalının katıldığı bir ayin düzenlendi.

    Devlet Başkanı Yuşçenko, yayımladığı bildiride, "Kendilerini bizim için, çocuklarımız için feda eden bu kahramanları derin üzüntüyle anıyoruz" ifadesine yer verdi.

    Resmi verilere göre, patlamada 31 kişi öldü. Gayriresmi rakamlara göre ise 1986 ile 1990 arasında 25 binden fazla kişi radyasyon yüzünden öldü.

    Çernobil bölgesinden 130 bin kişi tahliye edildi. Ukrayna ve Avrupa'da yüzbinlerce kişi radyasyondan etkilendi. Çernobil nükleer santrali 2000 yılında kapandı.

    Çernobil Radyoaktif Atık Merkezi Oldu

    23 Yıl Önce İnsanlığın En Büyük Nükleer Faciasının Yaşandığı Ukrayna'nın Başkenti Kiev Yakınlarındaki Çernobil Nükleer Santrali, Artık Radyoaktif Atık Merkezi Olarak Çalışacak. http://www.sondakika.com/resimli_haber.asp?haber_id=1656952

    23 yıl önce insanlığın en büyük nükleer faciasının yaşandığı Ukrayna'nın başkenti Kiev yakınlarındaki Çernobil Nükleer Santrali, artık radyoaktif atık merkezi olarak çalışacak. Alman şirketi NUKEM Technologies GmbH tarafından Devlet Çernobil Nükleer Santrali Anonim Ortaklığı (ÇAES) için inşa edilen katı nükleer atık depolama ve dönüşüm sanayi kompleksinin açılışı yapılarak tesislerin sembolik anahtarı şirket yetkililerine teslim edildi.

    ÇAES radyoaktif atık merkezinin açılışı öncesinde Ukrayna Olağanüstü Hal Bakanı Vladimir Şandra ve Avrupa Komisyonu Ukrayna Temsilcisi José Manuel Pinto Teixeira Çernobil faciasında hayatını kaybedenler anısına yapılan anıt mezara Ukrayna bayrağı renklerinde çiçek bırakarak saygı duruşunda bulunuldu.

    2001 yılında başlayan kompleks 47 milyon Avro'ya mal oldu. ÇAES radyoaktif atık depolama kompleksinin maliyetinin 43,5 milyon Avro'su Avrupa Komisyonu tarafından karşılanırken Ukrayna tesislerin yapılmasına sadece 3,5 milyon Avro'luk bir katkı sağladı.

    Bu komplekste 23 yılı önceki Çernobil faciasında oluşan nükleer atıkların yanı sıra kaza öncesi biriken nükleer atıklar yeniden işlenerek depolanıyor. Bakan Vladimir Şandra bu tesislerin kurulmasında kendilerine mali destek sağlayan Avrupa Komisyonu'na ve Alman inşaat şirketine teşekkür etti.

    Avrupa Komisyonu Ukrayna temsilcisi ise Avrupa Birliği ve Ukrayna'nın nükleer güvenlik alanda işbirliğinin devam edeceğini söyledi.

    Bakan Şandra bu kompleksin sadece Ukrayna'daki radyoaktif atıklar için kullanacağına dikkat çekerek Ukrayna Anayasasına göre ülke sınırlarından nükleer atık veya maddelerin giriş ve çıkışının yasak olduğunu hatırlattı.

    "Maalesef biz de çok fazla nükleer atık var." diyen Olağanüstü Hal Bakanı Şandra sadece Ukrayna şirketlerin radyoaktif atıklarını kabul edilerek işleneceğinin üzerinde durdu.

    Burada yapılan açıklamada Ukrayna genelindeki atıkların yüzde 92'sinin Çernobil Bölgesi'nde olduğu ve mevcut atıkların işlenilmesi ve depolanmasının yaklaşık 10 yıl alacağını bildirildi.

    ÇAES radyoaktif atık depolama tesislerinin inşasında çalışan Alman mühendislerden Jürgen Herman Cihan'a yaptığı değerlendirmede "Nükleer atıklar tesise girdikleri andan itibaren güvenli depolamaya hazır hale getiriliyor. Bu işlemler akabinde betonla kaplanarak özel inşa ettiğimiz bir alanda konteynırlarda saklanıyor" dedi.

    Öte yandan Ukrayna topraklarında 23 yıl önce yaşanan Çernobil faciasına rağmen ülke nükleer enerjiden vazgeçmiyor. Ukrayna'da yapımı yarım kalan Hmelnitskiy Nükleer Enerji Santrali'nin tamamlanması ihalesini Türkiye'deki nükleer santrale de teklif veren Rus şirketi aldı.

    Elektrik ihtiyacının yarısını, halihazırda çalışmakta olan 15 nükleer reaktörden karşılayan Ukrayna nükleer enerji ile ülke içi elektrik tüketimi karşılamakla kalmayıp; Romanya, Moldova gibi komşu ülkelere de elektrik satıyor.


  13. bunu bence herkez göruyor ve susuyor neden sustuklarınıda anlamıs değilim dernekler bizlerden kayıt parası alıyor ayriyetten kayıt olduğumuz için devlettende alıyor gel gelelim faliyetlerine ne var senede bir oda sandalyen eskımısse sandalye verirler.

    nortwester arkadasım dediğin gibi zengini zengin etmek dernekelerin amacı 11 seneden beri engelliyim ve girdiğim her dernekte zengini zengin etiklerini gördüm.

    Hakkını aramaya kalktığındada bir laf sölediğindede sen nankör, engelini aşamamış hırcın asabi psikolojisi bozulmuz basit bir engelli oluyorsun..


  14. 309.jpgspacer.gifspacer.gifAntalya ve çevre illerden 500 engelli genç ve çocuğun katıldığı Üniversite Özel Olimpiyat Oyunları, Akdeniz Üniversitesi'nde düzenlenen törenle başladı.

    Engellerini sporla aşan özel çocukların; futbol, basketbol, voleybol, yüzme ve atletizm branşlarında mücadele edeceği olimpiyatlarda dereceye girecek sporcular, Ulusal Olimpiyatlar Oyunları'na katılmaya hak kazanacak.

    Türkiye Özel Sporcular Derneği ve Akdeniz Üniversitesi işbirliğiyle bu yil ilk kez düzenlenen Üniversite Özel Olimpiyat Oyunları'nın Akdeniz elemeleri Antalya'da başladı. Antalya, Kahramanmaraş, Mersin, Burdur ve Adana'dan 500 spocunun katıldığı Özel olimpiyatın açılış töreni Akdeniz Üniversitesi Beden Eğitimi Spor Yüksekoku'nda yapıldı.

    Tüm özel sporcuların katıldığı açılış töreni Antalya Devlet Konservatuvarı'nın sunduğu mini konserle başladı. O konserin sanatçıları arasında da çok özel bir isim vardı. Görme özürlü olan Alp Özsökmen, belki de kalp gözüyle gördüğü, özel çocuklara müzik ziyafeti sundu.

    Çocuklar da bu müzik ziyafetine kayıtsız kalmadılar ve danslarıyla eşlik ettiler.

    Türkiye Özel Spor Derneği Başkanı Necmettin Aydın ve Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsrafil Kurtcephe, yaptıkları açılış konuşmalarında engelli sporculara başarılar dilediler.

    Konuşmaların ardından tam çocuklara göre bir gösteri vardı. İllüzyon gösterisi açılışın en çok ilgi gören bölümü oldu.

    İki gün sürecek olimpiyatlarda dereceye giren sporcular bu yıl sonu düzenlenecek Özel Olimpiyatlar Ulusal Oyunları'na katılmaya hak kazanacak. Burada birinci olanlar da Amerika Birleşik Devletleri'nde yapılacak Dünya Özel Olimpiyat Oyunları'nda ülkemizi temsil edecek.

    kanalvip


  15. 301.jpgspacer.gifspacer.gifKadıköy’de engellilerin yüzleri gülüyor. Kadıköy Belediyesi Engelli Danışma ve Dayanışma Merkezi tarafından ihtiyaç sahipleri engellilere

    Kadıköy Belediyesi Engelli Danışma ve Dayanışma Merkezi tarafından ihtiyaç sahipleri engellilere 21 Nisan Pazartesi günü düzenlenen törenle onlarca engelliye sandalyeleri dağıtıldı. Törende Kadıköy Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü’nün elinden alan engellilerin mutlulukları gözlerinden okundu. Törende 81 yaşındaki Kamile Erbaş isimli yaşlı teyzenin sandalyesine kavuşurken yaşadığı sevinç herkese duygusal dakikalar yaşattı. 20 yıldır romatizma hastalığı nedeniyle yürümeyen Erbaş, sandalyesini aldıktan sonra ona binerek kendisine yardım edenlere teşekkür etti. Sandalyesine kavuşanlar arsında 48 yaşında Hediye Bilge Birses, 42 yaşında Metin Arkan, 11 yaşındaki Seçil Genç tekerlekli sandalyelerini aldı. Sandalyelerini almaya gelemeyenlerin bir bölümü ailesini göndererek tekerlekli sandalyesine kavuştu.

    Kadıköy Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Tülin Ergüner, Kadıköy Belediyesi Engelli Danışma ve Dayanışma Merkezi’nde tekerlekli sandalyelerin engellilere dağıtmaya devam edeceklerini belirterek, şu bilgileri verdi: “2005 yılında 42, 2006 yılında 47, 2007 yılında 53, 2008 yılında 46, 2009 yılında 6 tane engelliyi sandalyesine kavuşturduk. Yeni yılda engellilerimize sandalyelerini dağıtmaya da devam edeceğiz.

    Kadıköy Belediyesi Engelli Danışma ve Dayanışma Merkezi Koordinatörü Canan Öner de özürlü vatandaşların en büyük ihtiyaçlarının tekerlekli sandalye olduğunu belirterek, bağışlarla sandalyeleri elde ettiklerini söyledi. Engellileri iş ve sosyal aktivitelerle sosyal hayata kattıklarına da dikkat çeken Öner, merkezlerinde önümüzdeki günlerde 10-16 Mayıs Dünya Engelliler Haftası nedeniyle 12 Mayıs’ta 10.30 merkezlerinin önünde bir yürüyüş düzenleceklerini söyledi. Öner, yürüyüşte engellilerin ve engelli STK’ların olacağına dikakt çekerek yürüyüş sonunda Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk’ e gidileceğini belirtti.

    Kadıköy.com


  16. 305.pngspacer.gifUludağ Üniversitesi'nin, AB Üyesi Estonya, Almanya, Hollanda ve Avusturya ile Birlikte 18 Ay Önce Başlattığı İşitme Engellileri Topluma ve İş Dünyasına Kazandırma Projesinde Sona Gelindi.

    Uludağ Üniversitesi'nin, AB üyesi Estonya, Almanya, Hollanda ve Avusturya ile birlikte 18 ay önce başlattığı işitme engellileri topluma ve iş dünyasına kazandırma projesinde sona gelindi. Leonardo B tipi olarak bilinen "VOGS+" pilot projesi boyunca, özel ihtiyacı olan işitme engelli kişiler için mesleki rehberlik standardı oluşturuldu ve uygulamaya geçildi. Uygulamaya geçilen standartın en önemli maddesi ise "engelli" tanımının doğru yapılması ve engellinin ihtiyaç duyduğu desteğin doğru belirlenmesi oldu. Bursa'daki rehberlik hizmeti veren kuruluşlarda görev yapan kişiler de bu standartlar hakkında bilgilendirildi ve eğitildi.

    Projenin ilk aşamasında işitme engelliler için uygulanması düşünülen yenilikler partner ülkelere tanıtıldı. İkinci aşamada da, ulusal mesleki rehberlik uygulamaları karşılaştırılıp uyarlama prosedürü kapsamında danışmanlar eğitime tabi tutuldu. Eğitilen danışmanlar kendi ülkelerinde engellilere rehberlik yapan uzmanlara VOGS+ projesi kriterleri doğrultusunda eğitim verdi. Böylece işitme engellilere rehberlik yapan kişiler, "mevcut ya da arzu edilen niteliklerini öğrenmelerinde, kişisel özellikleri ile uyumlu meslek seçmelerinde, yeni beceriler edinmelerinde ve bilgilerini yenilemelerinde yardımcı olacak" bir nitelik kazandılar.

    Proje ortakları Estonya, Almanya, Hollanda ve Avusturya'nın ilgili kurum temsilcileri son olarak Uludağ Üniversitesi'nde bir araya gelerek proje sonuçlarını ve Avrupa Birliği projelerinin yeni fırsatlarını değerlendirdi. Proje ile Bursa'da rehberlik, danışmanlık ve rehabilitasyon hizmeti veren kuruluşların uzmanlarına özel eğitim seminerleri verdiklerini anlatan VOGS+ proje koordinatörü Uludağ Üniversitesi Öğr. Gör. Dr. Sıdıka Parlak, eğitimlerin ilgi görmesinden büyük mutluluk duyduklarını dile getirdi.

    Proje ortakları da ülkelerindeki rehberlik eğitimlerine ilişkin bilgi vererek, soruları cevapladı. Bir işitme engellinin "koklear implant-yapay kulak" ile işitme sorununu çözmek varken neden işaret dili üzerinde bu kadar duruluyor? Yoksa işaret dili ile ilgili Avrupa'da bir sektör mü var?" şeklindeki sorusu üzerine yabancı proje ortaklarından biri, "İşaret dili bir kültür, evrensel bir iletişim aracı, elbette bunun yaşatılması gerekir. Bütün ülkelerin, işaret dilini resmi dil olarak da tanıması gerekir" cevabını verdi.

    Bu arada, VOGS+ projesi kapsamında yapılan çalışmaların yer aldığı raporda, Türkiye'de yaklaşık iki milyon işitme engelli birey olduğu, bunların yüzde 34'ünün okuma ve yazmasının bulunmadığı belirtildi. İşitme engellilerin yüzde 40'ının çalışma yaşında olduğu kaydedilen raporda, 2006 yılında Türkiye'de ulusal bir işaret dili geliştirilmesine ilişkin karar alınmasına rağmen, işitme engellilerin sadece yüzde 50'sinin yerel bir işaret dili geliştirerek iletişimini sağladığı kaydedildi. Ayrıca 156 işitme engelli öğrencisi bulunan bir lisede görev yapan 11 danışmandan yüzde 98'inin işaret dili bilmediği ve işitme engelliler için özel eğitim almadığı bildirildi.

    (CİHAN)


  17. Ben buna soru cevap gibi cevaplıcam..

    Engelli olmadan önce nasıl bir yaşantınız vardı? Neler yapardınız?

    Engelli olmadan önce ailesiyle memleketinde okual giden bir öğranciydim.

    Engelli olmadan önce engellilerin yaşadıkları hakkında ne düşünürdünüz.. Ya da engellilerden ve engellerden bihaber miydiniz?

    Bihaber değildim babam bile engelli olduğu halde kendim engelli olana kadar engellinin ne olduğunu bilmiyordum Sadece tekerlekli sandalyede birini ya hastane görmüştürüm hasta diye düşünüyordum yada genellikle dilenci gördüğüm için dilenci olarak biliyordum.

    Nasıl engelli oldunuz ve şu anki engel durumunuz nedir?

    sırt ağrı 2 ay sonra yururken düşme ve sonrasında yürümede güçsüzlük 2 gün böle güçlüksüz çektikten sonra tamamen yürüyemedim omurilikteki tümör sinirlere baskı yaptığı için, suanda yine yürüyemiyorum ama önceye göre cok iyi sadece yürümüyorum o kadar.

    Artık eskisi gibi olamayacağını anladığınız/öğrendiğiniz anda neler hissettiniz?

    2.ci yada 3.cü senemde öğrendim yürüyemicemi ilk öğrendiğimde sanki herşey bitmişti hayeller umutlar 3 gün 3 gece ağladığımı hatta kendimi öldürmeyi dahi denediğimi biliyorum bunu şimdi utanarak söylüyorum ama yaptım :D yürüyememek ölmek demekti o zaman benim için.

    Engelli olduktan sonra hayatınızda neler değişti?

    Neler değişmediki sehirim mekanım arkadaşlarım hayellerim umutlarım herseyim değişti, artık herseyi 2 kişilik görmeye başladım ben ve sandalyem bir yere giderken önce sandalyem çıkarmı demeye vs gibi..

    Ve son olarak şu an hayatınız ne alemde, neler söylemek istersiniz

    şuanda ne alemdemi süper arada prazitler olsada iyi hatta bazen engelli olduğumu bile hissetmiyorum.

    Artık öğrendim yürümedende bişiler yapılırmış yürüyememenin hayatın sonu olmadığını, ailenin ne demek olduğunu gercek dost kimmiş, sevginin gücünü nefes almanın tadını 2 kişilik yaşamayı ,olmuyormuş kelimesinin ne kadar olumsuz olduğunu, sabırı şükretmeyi öğrendim.


  18. 284.jpgspacer.gif23 Nisan Ulusal Egemenlik Çocuk Bayramı kutlamaları çerçevesinde Özel Kılıç Uzmanlar Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi tarafından tören düzenlendi.

    23 Nisan Ulusal Egemenlik Çocuk Bayramı kutlamaları çerçevesinde Özel Kılıç Uzmanlar Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi tarafından tören düzenlendi. aj_230420090124148156789.jpg Gümüşhane'de 23 Nisan Ulusal Egemenlik Çocuk Bayramı kutlamaları çerçevesinde Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı Özel Kılıç Uzmanlar Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi tarafından tören düzenlendi.

    Gümüşhane Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü Salonu'nda düzenlenen törene Belediye Başkanı Mustafa Canlı, kurum müdürleri, vatandaşlar ve öğrenciler katıldı. Törenin açılış konuşmasını yapan Uzmanlar Özel Eğitim Merkezi Müdürü Kemal Ağaç, "Atatürk'ün önderliğinde kurulan Türkiye Cumhuriyeti'ne ve değerleri emanetine sahip çıkmak demek bu cennet vatanı dünya arenasında günümüzde, gelecekte dengeleri kendi lehine değiştirebilen güçlü bir konuma getirmek olmalıdır. Emanete sahip çıkmak demek, eğitim öğretim alanında, bilim ve teknik alanında, tıp alanında, spor alanında ve diğer bütün alanlarda uluslar arası çapta başarılar elde ederek İstiklal Marşımız eşliğinde şanlı bayrağımızı gönderlere çektirmek olmalıdır. Bu günde hem çocuklarımıza bu şuuru vermenin gayreti içerisinde olacağız, Hem de çocuklarımıza, kendilerine emanet edilen değerleri ve emanetlerin büyüklüğünü anlatacağız. Çünkü devletimize, cumhuriyetimizin temel değerlerine ve milletimizin bütünlüğüne yönelik saldırılar dün, bugün olduğu gibi, yarın

    da devam edecektir. Gelecek nesillerin uyanık ve bu gibi düşmanca saldırılara karşı hazırlıklı olması için onlara gerçekleri anlatmalı, yüklendikleri emanetin büyüklüğünü bugünden öğretmeliyiz" dedi.

    Törende daha sonra rehabilitasyon merkezinde eğitim alan engelli çocukların etkinliklerinden olan "Kezban Yenge Oyunu", "Bücürük Şov", "Kolbastı", "Hal Hal", "Sıra Gecesi", Playback Askere Gideceğim" büyük beğeni toplarken Ergin Bostan adındaki vatandaşın etkinliğe asker kıyafeti ile getirdiği engelli 10 yaşındaki oğlu Tunahan için yazdığı şiiri okurken salonda duygulu anlar yaşandı.

    İHA


  19. spacer.gif

    289.jpg

    Görme özürlü Enes ise ses ayırt etme yeteneğine sahip. Enes piyanodan aynı anda çıkan 5 ayrı sesi birbirinden ayırabilme yeteneğine sahip.

    Görme özürlü Enes ise ses ayırt etme yeteneğine sahip. Enes piyanodan aynı anda çıkan 5 ayrı sesi birbirinden ayırabilme yeteneğine sahip. Doğadan duyduğu sesleri notalara dökebilen Enes, konservatuar öğrencisi. Normal çocuklarla kaynaşmalı eğitimde okuyan Enes aynı zamanda sınıfının da birincisi.

    Sümeyye'nin doğuştan iki kolu yok. Ancak ayağıyla yaptığı resimler Rus ressamların dahi dikkatini çekti. Ünü Türkiye topraklarını aşan küçük Sümeyye, merkezi Rusya'da bulunan Spivakov Vakfının önerisiyle Türkçe'ye çevrilen Rus masallarının resimlerini yapıyor. Bugün, yani 23 Nisan'da yurt dışında ilk kişisel resim sergisini Rusya'da açacak. Ancak sadece resim yapmıyor Sümeyye o aynı zamanda başarılı bir yüzücü.

    Eskişehir'de ailesiyle birlikte yaşayan Sümeyye birçok insanın elleriyle yapamadıklarını ayaklarıyla başarıyor. Renklerin ve çizgilerin dans ettiği resim kağıtlarına hayat veren Sümeyye, şu günlerde Türkçe'ye çevrilen Rus masallarının resimlerini yapıyor. Anadolu Üniversitesi (AÜ) Devlet Konservatuvarı öğretim görevlisi ve Spivakov Vakfı Türkiye Temsilcisi Amine Aygistova'nın Rusya'dan Türkçeye çevirdiği kitapta yer alacak resimlerden birini 6 yaşında iki kolu olmayan Sümeyye Boyacı yaptı. Sümeyye masal kitabında yer alacak olan "Altın Balık" masalı için ayaklarıyla resim yaptı. Küçük Sümeyye'nin yaptığı resim Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e Rusya Devlet Başkanı Dimitriy Medvedev ile görüşmelerde bulunmak üzere gittikleri Rusya'da hediye edildi. Gül çifti, resmini beğendikleri küçük Sümeyye'yi unutmadılar. Türkiye'ye döndüklerinde "Eğitim Her Engeli Aşar" kampanyasının hamisi olmakla gösterdiler.

    ENES SINIFININ BİRİNCİSİ

    Doğuştan görme özürlü olan Enes Deniz ise işittiği farklı sesleri notalara dökebilme ve bir piyanonun tuşundan aynı anda çıkan 5-6 hatta 7 sesi ayırabilme yeteneğine sahip. Enes eğitimini normal öğrencilerle birlikte kaynaştırmalı bir şekilde yürütüyor. Kocaeli Kartepe İstasyon İlköğretim Okulu 4. Sınıf öğrencisi. Enes'e bu eğitimi sırasında bir ayrıcalık uygulanmıyor. Enes, eğitimin her engeli aştığını göstermek için sadece bir alanda değil, iki cephede yürüttüğünü söylüyor.

    Tüm sorunların çözüm merkezi TBMM'dir

    Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Tayyip Erdoğan 23 nisan Milli Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla birer mesaj yayınladılar. Gül mesajında "Milli iradenin tecelligahı Türkiye Büyük Millet Meclisi, demokratik rejimimizin kalbidir. Ülkemizde tüm sorunların çözüm merkezi bu yüce çatıdır. Milli egemenlik ilkesi, tüm görev ve yetkilerin kaynağı, devletimizin temel direğidir" dedi.

    Başbakan Erdoğan da 23 Nisan mesajında "Aziz milletimizin istiklal mücadelesindeki büyük azim ve kararlılığı, bugün de muasır medeniyetler seviyesinin ötesine geçme yolunda verdiğimiz istikbal mücadelesinin en güçlü ilham kaynağıdır" ifadelerini kullandı.

    Onlar da Cumhuriyet çocukları

    Bedensel Engelliler Dayanışma Derneği Başkanı Kemal Demirel, 8,4 milyon engelli için 6 yıldır şenlik düzenliyor. Kemal Demirel etkinliğin genel hedefini de anlatarak 'Engelli çocuklarımızın da Atatürk Cumhuriyeti çocukları olması, bu Cumhuriyet'te bu evlatlarımızın unutulan yetimler olmaması ve Devletin bütün kutlama programlarında yer alması gerçeğini kabul ettirerek, engelli Dünyasını onura etmektir.' dedi.

    Açık hava kutlamaları iptal edildi

    23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla Ali Sami Yen Stadı ile ilçelerde bugün düzenlenecek gösteriler yağışlı hava nedeniyle iptal edildi. İstanbul Valiliği'nden yapılan açıklamada, "Ali Sami Yen Stadı'nda yapılması planlanan gösterilerle, ilçelerde düzenlenecek gösteriler iptal edilmiştir. Kutlamalar, saat 10.30'da Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nda icra edilecektir."

    haberalemi.net